bc

Zorbanın Özel Asistanı

book_age18+
9.4K
TAKİP ET
56.2K
OKU
billionaire
revenge
dark
HE
opposites attract
friends to lovers
dominant
badboy
heir/heiress
bxg
lighthearted
city
highschool
mythology
musclebear
assistant
like
intro-logo
Tanıtım Yazısı

Eşyaları mı bir bir toplarken birden kolumdan kavrayan güçlü kolla sendeledim.

Yüzümü Tolga bey'e çevirince sinirli şekilde bana baktığını gördüm.

"Ne yaptığını zannediyorsun?"

"İstifa mektubum masanızda Tolga bey ben şirketten ayrılıyorum"

"Giderken kimden izin aldın? Bir senelik sözleşmen var"

"Beni bırakın artık burda durmak istemiyorum. Bana ihtiyacınız yok çok daha iyisini bulursunuz"

Kolumu kurtarmaya çalışırken beni duvara itti. Duvara vurmanın etkisiyle sırtım acıdı, ellerimi duvara sabitleyip yüzüme baktı.

"Gitmeyeceksin hem bir sene çalışıp sözleşmeyi bitirecek, hem babaannen için harcadığım 100 bini bana ödeyeceksin"

Hayal kırıklığı ile yüzüne baktım nasıl fark etmemiştim bu kadar kötü olduğunu.

"Yeni bir iş buldum her ay maaşımı alabilirsiniz"

Ellerimi kurtaramadıkça dolu olan gözlerim akmaya başladı.

"Ben gitmene izin verene kadar burada kalmaya devam edeceksin"

"Bunu bana neden yapıyorsunuz?"

"Seni ilgilendirmez"

Sinirle ayağımı kaldırdım ama tekmemi fark edip beni durdurdu. Bacaklarımı bacakları arasına alıp beni duvara büsbütün yapıştırdı.Şu an erkekliği kasıklarıma değiyordu.Yetmemiş gibi kendini bana iyice bastırıyordu.

chap-preview
Ücretsiz ön okuma
1. Bölüm
Yine bıkkın şekilde kapıdan giren müşterilere baktım. Elimi pantolomun arkasına atarak küçük defter ve kalemi elime aldım. Yüzüme yalan bir tebessüm yerleştirip gelenlere baktım. Erkeklerin hepsi takım elbiseli, yanlarında ki kadınları mini elbise giymiş süslü kokanalardı. Umursamayıp başlarında dikilmeye başladım. Kadınlar beni şöyle bir süzüp yüzlerini buruşturdu. Bende sizi beğenmedim pis kokanalar ukala şeyler. "Ne alırsınız efendim?" Bir kadın bana bakıp somurttu "Daha zayıf ve güzel bir garson alabiliriz" *Elimle bilmem kaç tllik boyalı saçlarını kavrayıp 'sen kim oluyorsun da bana şişko ve çirkin diyorsun lan' diye bağırarak kadının saçlarını yolmaya başlıyorum. Etrafta ki herkes kadının çığlıklarına koşuyor ama tabi kimse elimden alamıyor. Kadının saçlarının bir kısmı elimde kalınca memnun olmuş şekilde gülümsüyorum. (tabi hayal gerçek mi sandınız? Onlar zengin kesim insanlar, böyle bir hareket beni senelerce hapiste tutar ve ben büyük anneme bakmak zorunda olan son sınıf öğrencisiyim. Nerde bizde o yürek) diyerek yüzümde ki gülümsemeyi hiç soldurmadım. Masada ki tüm erkekler bana dönünce yanaklarım kızardı. Ama kimse dönüp kadına bir şey söylemedi tekrar kadına dönüp "Maalesef öyle bir servisimiz yok hanımefendi" Elimle masa üzerinde ki menüyü elime alıp kadının önüne koydum. Kadın bana ters ters ters bakıp. "Müdürünü çağır" La havle diyerek yavaşça müdürün yanına geldim. "Yine ne oldu Ömür" "Şu kadın sizi çağırıyor, isterseniz bir bakın" Müdür sinirli bir nefes alıp "Takip et beni" O kadar kalabalık varken birde kokona hanımın istekleriyle uğraşıyorduk. Tekrar masaya gelince hiç kimsenin yüzüne bakmadan,sadece konuşulanları dinlemeye başladım. "Buyrun efendim beni çağırmışsınız?" Kadın çırlak sesiyle "Arkanızda ki garson benimle dalga geçti" Dalga denizde olur diyemedim. Müdür dönüp bana baktı. "Bu doğru mu Ömür?" Adımı söylemesen iyiydi. Neyse zaten yakamda kafam kadar yazdığı için elbette bileceklerdi, o yüzden sorun değildi. "Bana zayıf ve güzel bir garson yok mu diye sordu. Bende maalesef öyle bir servisimiz bulunmuyor dedim" "Aa terbiyesize bak birde hatasını söylüyor" Kokananın sesini duyunca sinir tüm hücrelerimde gezmeye başladı. Ama bu işe ihtiyacım vardı. Müdür bana dönüp ters bir bakış attı. Güler yüzüyle kadına dönüp "Siz onun kusuruna bakmayın efendim hemen yeni bir garson yolluyorum" Müdür'ün yalakalığına midem bulanmış olsa da bir şey demedim. Bakışları mı masada ki tüm godamanlar da gezdirdim. Bir tane mavi gözlü adamla göz göze geldik. Kokananın sevgilisi olduğu belli olan adama iğrenerek baktım. Onlar için her şey ne kadar kolaydı değil mi? Bir insan işinden olmuş olmamış, ihtiyacı varmış veya yokmuş hiç önemli değildi. Bu tür insanlardan nefret ediyordum. Sadece babaannemin emekli maaşı ile geçinmek zordu. Babaannem sağolsun her şeyini benim için harcıyordu. Cimrilik yapmıyordu ama 3 aylık okul tatilinde pahalı bir otelin restoranında çalışarak eve katkı sağlamaya çalışmak benim görevimdi. Babaannemin bir sürü ilacı vardı. Aylık kontrole götürmem, yeni ilaçlar almak zorundaydık. Evimiz kiraydı babaannem hasta ve yaşlı olduğu için onu köyde yanlız bırakamadım. Okulu dondurmayı düşünsem de babaannem müsaade etmedi kör, sağır, topal bu günlere geldik. Şimdi bir hakaret yüzünden her şeyi mahvedemezdim. Çocukluğumdan beri kilo problemim vardı. Her zaman balık etlinin biraz üstü oldum ama bu o yellozu ilgilendirmiyordu. Ekmeği mi suyu mu o vermiyordu. Müdür beni kolumdan çekiştirince gözlerim doldu. Gözlerimi o adamdan çekip önüme döndüm ben yürüyünce müdür kolumu bıraktı o kolunu alıp ona monte ederdim ama işe ihtiyacın var Ömür, diyerek kendimi telkin ettim. Ellerimle ıslanan gözlerimi silip yeni gelen müşterilerin yanına doğru yürümeye başladım 2 hafta sonra O gün dönüp göz ucuyla bile o masaya bakmamıştım. Diğer müşterilerle ilgilenip geceye doğru otelden ayrılmıştım. Yol parası vermemek hemde spor olsun diye yarım saat yürüyordum her gün. Gece olduğu için işlek caddelerden eve gidiyordum. Yoksa sapık çıkma ihtimali vardı. O gün babaanneme sarılmış biraz ağlamıştım. Babaannem neyim olduğunu sorunca, yorulduğum için ağladığımı söylemiştim. Başıma gelenleri anlatsaydım bana işten ayrıl diyecekti biliyordum. Babaannem saçımı okşayınca kendimi iyi hissetmiştim. Kendime bir kahve yapıp biraz oturmuştum. Babaannem erken uyuyordu ama beni beklediği için uyuması genellikle geceyi buluyordu. Bugün yine pantolonu mu giyip üzerime uzun bir tişört geçirdim. Çantamı alıp babaannemin yanaklarına sulu bir öpücük kondurdum. Babaannem beni dualarıyla uğurladı güle oynaya otele vardım. Saat 4e geliyordu o yüzden az dışarda durup bahçede ki gece doyurduğum kedilere baktım. Bir kaçı bacaklarımın arasına girip bana sürtündü tebessüm ederek onları nazladım. Saat 4e 5 kala otele girdim üzerime garson kıyafetimi giydim. Bir kumaş pantolon ve gömlek giyiyordum popom çıkık ve belirgin olduğu için rahatsız oluyordum. Oyüzden popomun üzerine beyaz bir kumaş bağlıyordum. Müdür kızsa da takmıyordum. Çok istiyorsa kendi poposunu sergileyebilirdi şerefsiz. Elime küçük defter ve kalemi alıp ilk müşteriye doğru yürümeye başladım. Güler yüzle siparişlerini alıp içeriye verdim. Saat 11 olunca kapının zili çaldı yüzüme bir tebessüm yerleştirip kapıya doğru baktım. Mavi gözler ve kokana ile karşılaşmayı elbette beklemiyordum. Bulunduğum alandan uzaklaşıp diğer müşterilerle ilgilenmeye başladım. Kokana hanıma zayıf ve güzel bir garson lazımdı nasıl olsa. Aslında genellikle enerji dolu bir kızdım, gülümsemeyi severdim. Hele ki garsonluk mesleği yapıyorsan hemde zengilere o tebessüm yüzünüzde olacaktı. Müdür'ün Ömür diye bağırdığını duyunca kaşlarım çatıldı. Artık adımı bilmeyenler de öğrenmişti. Dönüp müdüre baktım eliyle beni yanına çağırıyordu. Yanına gidince bana bir masayı gösterdi ki, gözlerim biraz daha yerinden çıkacaktı şaşkınlıktan. "Beni istemiyorlar niye beni gönderiyorsunuz?Müdür efendi pardon beyefendi" Müdür bana ters bakışlarını yollayıp "Şimdide ısrarla seni istiyorlar" "Ben gitmesem?" "Bende seni kovsam?" Bu işten çıkınca ilk işim bu müdürün zayıf noktasını bulmak olacaktı. Hatta vardı evli olmasına rağmen genç garsonlara kırıştırıyordu. Biraz delil toplasam iyi olurdu çıkınca ona iyi bir ayar çekerdim. "Hadi ne bekliyorsun? Gitsene" İçimden müdüre küfürler yağdırarak yere bakarak masaya doğru yürümeye başladım. Kafamı bir kayaya toslayınca acıyla inledim. Bakışları mı yukarı çevirip tebessümle bana bakan adama baktım. Gülüşü bulaşıcı gibiydi bende kendimi ona karşılık verirken buldum. "İyi misin?" Yüzümde ki gülümseme ile "Evet iyiyim ya sen?" "İyiyim teşekkür ederim" Ömür diye bağıran müdürün sesiyle gülümsemem yüzümde soldu. Arkama bakınca sinirle bana baktığını gördüm. Senin sinirin çokta şeyimdeydi ya pislik. Tekrar adama dönüp "İşime dönmem lazım size çarptığım için çok üzgünüm" "Sorun değil bende özür dilerim" Adama tebessüm ederek yürümeye başladım. Bu sefer masaya baktım kokana telefonu ile ilgilenirken mavi gözlü öküz çatılmış kaşlarla bana bakıyordu. Ne var yapraaamm diyemediğim için bakışlarımı boş şekilde tutarak masaya ilerledim. Masanın yanına gelince "Buyrun siparişlerinizi alayım?" Kadın beni görünce beni şöyle bir süzüp tiz sesiyle "Bir Türk kahvesi alayım sade" Bu kokana türk kahvesi bilir miydi? Kağıda notu mu alıp adama döndüm "Siz ne alırsınız?" "Aynısından" Başımla onaylayıp not aldım. Gerçi aynı şeyi istemişlerdi ama neyse. Kağıdı içeriye verdim bir süre sonra tepsiyle masaya döndüm. Kahveleri ve sularını önüne koydum. "Başka bir isteğiniz var mı" diye sordum "Lokumları al kiloma dikkat etmem lazım" diyerek kötü bir gülümseme sunarak beni süzdü. Ya sabır çekerek kadının önünde ki lokumu aldım "Başka bir isteğiniz var mı?" "Yok çekilebilirsin" Genç adama bakınca tepkisiz beni izlediğini gördüm. Geriye dönüp iki adım attım ki kokananın sesini duydum. Derin bir nefes alıp tekrar masaya döndüm. "Bu kahve şekerli bana başka getir" Tepkisiz kalmaya özen göstererek kahveyi alıp tepsiye koydum ve mutfağa doğru yürümeye başladım. Tekrar kahve alıp masaya döndüm. Kahveyi kadının önüne koydum. Kadın bir yudum alıp "Buda olmamış değiştir" Bu kadın sabır taşını çatlatırdı valla "Abartma Nilüfer iç işte" "Ama aşkımmm" Kadının uzatarak aşkım demesine yüzümü burusturmak istesem de kendime engel oldum. Adama bakınca yüzünü buruşturmuş olduğunu gördüm iki dengesiz birbirini bulmuştu işte. Neyse ki saatim dolmuştu birazdan çıkacaktım "Değiştirme mi istiyor musunuz?" "Hayır" Sonunda "İzninizle mesaim doldu çıkıyorum. Sizinle başka garson ilgilenecek iyi geceler" Kadın arkasına yaslanıp umursamadı. Adamda bir şey söylemeyince arkamı dönüp giyinme odasına geçtim.

editor-pick
Dreame-Editörün seçtikleri

bc

ALFABETA (+18)

read
28.8K
bc

Tutku'nun Esiri

read
23.1K
bc

Kan Kırmızı (Türkçe)

read
4.1K
bc

evli kadın evli adama aşık oldu

read
9.9K
bc

Ölüm Yıllıkları

read
1.1K
bc

ÇAPKIN +18 (365 Gün Serisi)

read
24.2K
bc

SENİ HİSSEDİYORUM ( 2 )

read
7.9K

Uygulamayı indirmek için tara

download_iosApp Store
google icon
Google Play
Facebook