Bir kız düşünün . Kendiyle barışık olmayan dışlanmış, hep hor görülen kiloları ile dalga geçilen bir kız . Sadece bu da değil ailesi tarafından sevgiye aç büyüyen bir kız . Aynaya bakmaktan korkan , kabinler en büyük korku rüyası olan , acaba bir gün ben de o insanlar gibi sokakta dolaşabilir miyim diye düşünen bir kız . Tek isteği normal bir insan gibi yaşamak olan özgürce gezmek isteyen ama insanlar tarafından aşağılanan ve izin verilmeyen bir kız . Evet o kız bendim .
Yine aptal alarmın sesi ile uyanmıştım . Sanki günüm değişik geçecek gibi bir de kıyafetlerimi özenle seçmem gerekiyordu . Ne giyebilirdim ki ? Bana ne yakışırdı ? Yine beni aşağılayacaklarına adım kadar emindim oysa . Ah Tanrım bu yataktan çıkmak istememem normal değil mi ?
- Alara kalk artık !!!!
- Kalktım anne
- Baban kızıyor kızım görmüyor musun ?
- Özür dilerim anneciğim . Hemen hazırlanıyorum .
Evet benim diğer insanlar gibi normal bir babam yoktu . Benim babam başkalarının lafına göre hareket eden , dışarıdaki insanlar tarafından delice sevilen ama kendi kızlarına sevgi göstermeyen bir adamdı . Oysa hep çok istemiştim babam tarafından sevilmeyi . Saçımın oksanmasıni . Bana bir kere de olsa sarılmasını . Çok özenirdim hep babası tarafından sevilen kızlara . Çünkü çok merak ederdim babası tarafından sevilmek acaba nasıl bir duygu diye . Allah bana bunu hiç nasip etmedi . Belki de hiç etmeyecek . Ben babasının prensesi değil de annesinin savaşçısı olarak doğmuş bir kızım . Yine çok lak lak ettim değil mi sabah sabah . biliyorum .
Mükemmel boy aynasının karşısına geçip kendimi şöyle bir süzdükten sonra gerçekten bazen insanlara hak vermiyor değilim diye düşündüm . Gerçekten kayda değer bir güzelliğim yoktu . Upuzun düz saçlarım ,okkalı bir burnum ,normal bir boyum vardı . Ama göbeğim o kadar çıkmıştı ki kurtarın beni buradan der gibi bağırıyordu adeta . Ne yapacağımı ben de bilmiyordum . Bir yanım oturup hıçkıra hıçkıra ağlamak isterken bir yanım ise hala güzel şeyler olacağına inanıyordu. Sahiden güzel şeyler olabilir miydi ? Mesela ben zayiflayabilir mıydım ? Boy aynamın önünde yine kendi kendime konuşurken babamın bağırışı ile hayallerimden uyanmış oldum .
- Hadi git okuluna artık ! Seni mi bekleyeceğim ben bütün gün ! Zaten beş para etmez bir kızsın . Sen ne işe yarıyorsun ki acaba ?
Babam yine bana söylenirken gözyaşlarım benden habersiz akmaya başlamıştı bile . Sahi neden her sabah aynı durumu yaşamak zorundaydım ki neden her gün acaba bugün ne zaman öleceğim Allah'ım diye düşünüyorum. Neden benim bu kadar canım yanıyordu . Üstüme hemen bir kazak altıma ise pantolon çekip merdivenlerden inmeye başladım . Babamı mutfağa girişini fırsat bilerek hemen kapıya doğru koştum . Çünkü gerçekten artık bir sorun daha kaldıramayacaktım bugünlük .
- Annecim ben çıkıyorum
- Tamam güzel kızım dikkat et kendine.
Annem de olmasa beni seven tek Allah'ın kulu yoktu . Bunun acısı ile kulaklığımı takıp en sevdiğim şarkıyı açıp onunla birlikte mırıldanmaya başladım.
Her yer karanlık ve ıssız göremiyorum . Gerçekten hayatım hem karanlık hem de ıssızdı . Gözüme bir park çarptı . Normalde benim okula gidip arkadaşlarımın benim hakkımda alay etmelerini dinlemem lazımdı ama bugün hiç okula gidesim gelmiyordu . Tam tersi yola doğru yürümeye devam ettim. Yolun hangi güzergahta olduğunu bile bilmiyordum . Tek amacım yaşadıklarımdan uzaklaşmak kendimi biraz olsun mutlu gibi hissetmekti . Yolun sonunda bir park gördüm ve oraya doğru ilerlemeye karar verdim . Bir sürü çocuklar, çocuklarının elinden tutup gelen bir sürü aileler ,sevgililer ve daha bir çok insan vardı . Köşede en kenarda ve kimsenin olmadığı banka doğru ilerlemeye karar verdim . Hava gerçekten soğuktu . Ve ben sanırım birazcık ince giyinmiştim.
Hadi ama Alara neyine güvenerek bu kadar ince giyindin ki kızım !!!
Sanırım az sonra yağmur baslayacaktı . Yağmurun başlaması belki de daha iyi olurdu duymazdı insanlar benim hıçkırıklarımı , sessiz çığlıklarımı. Oturdum banka hayatımı sorguladım. Bu banktan her zamanki Alara gibi kalkmayacağımı biliyordum . Ben bu banktan her şeyi düzelterek kalkacağıma kendimi o kadar inandırmıştım ki . Kim bilir belki de öyle olurdu . Şöyle bir etrafıma bakındım . Bir kızı bir erkek çocuğu birden kucağına alarak döndürmeye başladı. O kızın yerinde olmak isterdim sanırım . Ama bunu bir arkadaşıma söylesem hahahah saçmalama kızım seni biri kucağına alsa ölür o çocuk derdi sanırım . Nasıl bir histi acaba biri tarafından sevmek sevilmek . Kalbinde sahiden kuşlar uçuyor muydu ? Kelebekler nala koşuyor muydu ? Söylesene kalbim söylesene neden sevilmedim ben . Neden bana yaklaşan insanlara aç bir köpek gibi direkt bağlanıyorsun ? Ne arıyorsun onlarda ne. Babanda bulamadığın sevgiyi kim verebilir sana ? Kim tutar senin elinden ? Kim okşar söylesene bana . Neden bu kadar acizim ki ben . Neden güçlü olamıyorum . Neden yıkılıyorum neden !!!
Hıçkırıklarım artık çoğalmıştı. Kalbim o kadar daralıyordu ki artık ne yapacağımı bilemez haldeydim . Normalde ağlamamı kesmem lazımdı ama sanki bir güç beni ağlamaya itiyordu . Şöyle bir etrafıma bakındım . Hiç kimse kalmamıştı . Yağmur yağmaya başlamıştı . Soğuktan tır titriyor ama tek adım dahi atamıyordum . Çok büyük hasta olacağıma o kadar emindim ki . Ama bir yere gitmek de istemiyordum. O ara telefonuma bir mesaj geldi . Allah Allah normalde bana kimse mesaj atmazdı ki . Bu mesaj da neyin nesiydi ?
055*** : Ne yaptığını sanıyorsun sen hemen eve git ufaklık yoksa hasta olacaksın .
- Sen de kimsin ve numaramı nerden aldın ? Ayrıca ben ufaklık değilim . Neden bilmiyorum ama bu hiç tanımadığım telefon numarası yüzümde bir gülümsemeye yer açtı . Bu kimdi ve bana neden ufaklık diyordu . Şöyle bir vücuduma baktım . Pek de ufak sayilmazdım .
055*** : Ufaklık, hasta olacaksın !
- Hala bir cevap alamadım kim olduğunu bilmediğim bir adam bana ufaklık diyor ve hasta olacaksın diyor . Neden senin sözünü dinlemeliyim ki ?
055***: Pekala, Ufaklık baban seni okulda biliyor değil mi ? Eve gidiyorsun hemen !
- Hah ! İnanamıyorum beni resmen tehdit ediyordu . Kahretsin ! Tamam gidiyorum diye mesajı yanıtladım. Yağmur gerçekten hızlanmıştı . Gitmem aslında bir bakımdan iyi olmuştu bile diyebilirim. Ama bu kişi kimdi . Kadın mıydı erkek miydi onu dahi bilmiyordum . Ben yine kendi kendime konuşurken ekrana bir mesaj belirdi.
055*** : Dinle ufaklık ve üzülme .
Bana bir şarkı göndermişti hadi ama bu da neyin nesiydi . Nil Karaibrahimgil'den benden sana şarkısı. Hiç tanımadığım kişi neden kalbimin ritmini bu kadar hızlandırmıştı ki . Hadi ama Alara ne oluyor kızım kendine gel . Dinleyip dinlememe konusunda tereddüte düşmüştüm. Şarkıyı açıp sözlerini dinlemeye başladım .
Ben sana öğreteceğim. Başaracaksın. Kimdi bu . Nerden bulmuştu numaramı . Arkadaşlarımın bir oyunu muydu yoksa . Nolur Allah'ım nolur daha fazla kırılmama izin verme incinmeme izin verme . Dayanabilir miyim bilmiyorum.
055*** Artık ben varım ufaklık, hiç kimse sana zarar veremez .
- Kim olduğunu bilmediğim bir adam bana mesaj atıyor . Eve gitmemi söylüyor. Bana artık ben varım diyor . Adam mı kadın mı onu bile bilmiyorum . Bana sen mi yardım edeceksin ? Nasıl edeceksin bana yardımı . Mesaj yollayarak mi . İstemiyorum . Numaranızı engellemek zorunda bırakmayın lütfen .
055*** Adım Karan ufaklık , Karan .
Bir erkekti . Adı Karan . Peki beni nerden bulmuştu. Nereden gelmiştim aklına . Beni izliyor muydu yoksa . Hadi ama Alara sakin olsana kızım . Belli ki seninle dalga geçiyor cevap yazma . Neden cevap yazayım ki yazmayacağım evet . Kendi kendime konusurken yere kapaklanmam bir oldu . Evet harika . Harikasın Alara . Her yerin çamur oldu ne diyeceksin annene diye kendi kendime söylenirken telefonuma tekrardan bir mesaj geldi .
055*** Yürürken önüne bakmalısın ufaklık. Zamanı geldiği zaman kim olduğumu öğreneceksin. Sadece sabır istiyorum senden .
Deliydi bu adam zır deliydi . Ama deli de olsa adam benim kalbimin ritminin değişmesini sağlamıştı bile . Evet bana acıyorsunuz demi . Telefondan gelen bir mesaja bile bu kadar aç mısın kızım biraz ağırlığın olsun dediginizi duyar gibiyim bile . Ama beni yargılamak için benim yürüdüğüm yollardan yürüyüp benim giydiğim ayakkabıları giyip benim çektiğim acıları çekmelisiniz . Yürümeye devam ediyordum . Öyle boş boş sadece yürüyordum. Artık evden ne kadar uzaklaşmışsam bir türlü eve ulaşamıyordum . Yürürken pencereden bakan bir teyze :
- Şşşt ,kızım baksana bana yazık şu haline biraz az yesen de biraz zayıflasan olmaz mı ? diye konuşuyordu . Dinlemedim. Arkama dahi bakmadım . Çünkü bakarsam ağlardım biliyorum . Çünkü bana o sokakta yürümek bile fazlaydı . Sadece sokakta yürüyor olmam bile insanlara batıyordu . Neden bu kadar acımasızdı insanlar . Ben sırf karşımdakinin canı yanmasın diye yanlış bir şey söylerim diye kılı kırk yaran bir insanken insanlar neden dusunemiyor söylediği bir sözün benim canımı yakıp üstelik paramparça ediyor olduğunu .
Hava iyice kararmaya başlamıştı . Ben yine kendi kendime düşünürken telefonuma art arda mesajlar geliyordu ama hiçbiri umrumda değildi . Tek düşündüğüm şey lanet evime gidip pijamalarımı giyip her şeyden herkesten uzaklaşmaktı. Çünkü ben çok yorulmuştum . Sonunda eve ulaştım .
Anahtarımi çıkarıp kapıyı açtım ama içeriden ses gelmiyordu . Sanırım annem uyumuş babam ise bugün evde yoktu . Büyük ihtimal gece mesaiye kalmıştı . Onun evde olmadığına bir yandan çok sevinmiştim. Çünkü canı sıkıldıkça beni azarlayan bir insandı. Anahtarlarını vestiyerin üzerine koyup ceketimi asıp odamın yolunu tuttum . Karnım zil çalıyordu. Sabahtan beri hiçbir şey yememiştim. Mutfağa doğru adımladım . Annem sarma sarmıştı . Oradan kendime sarmalar koyup buzdolabından kola çıkarıp yemeye koyuldum . Çünkü gerçekten akşama kadar bir şey yememiştim . Ve bu benim ellerim ve ayaklarımın titremesine yol açıyordu . Yemeğimi yedikten sonra bulaşıkları bir güzel yıkadım. Odama doğru ilerledim . Evet bugün okuldan bir şekilde paçayı kurtarmıştım . Ama yarın mutlaka okula gitmem gerekiyordu . Çünkü babama haber verebilirlerdi . Odama girdiğimde telefonumu yatağımın üzerine attım . Telefonum . Tabi ya bana art arda mesaj gelmişti . Hemen telefonuma sifremi girip bakmaya başladım .
055***: Kendini bilmez insanlar için göz yaşını akıtmamayı öğreteceğim sana ufaklık .
055*** Hala o kadının dediklerine ağladığına inanamıyorum . Kendine gel artık !
055*** Şu telefona bak !
Beyefendiye bak sen ya bir de bana emir veriyordu. Tabi seninle dalga geçiyorlar benimle geçiyorlar . Nereden anlayacaksın ki beni . Umursamayıp en sevdiğim şarkıyı açıp sözlerini mırıldanarak devam ettim uzanmaya. Bir şarkı buldum ve bunu Karana gondermeye karar verdim
Bu şarkıyı neden bilmiyorum ama ona göndermek istedim . Hadi ama Alara gönderebilirsin ne var niye altında bir şey ariyorsun . Alt tarafı şarkı kızım . Attım gitti. Ay niye heyecanlandım ki ben bu kadar . Sakin oluyoruz. Hadi ama cevap ver . Cevap versene . Vermiyor işte . Ne bekliyordun ki . Yani ne bekliyorsun . Sana cevap vereceğini falan mi çok komiksin Alara ya cidden . Bir erkek seni ne yapsın . Uyu kızım uyu . Uyu ki geçsin her şey .
Yine lanet alarmın sesi ile gözümü açmıstım. Daha ne kadar böyle sürecekti bilmiyordum . Düşüncelerimden sıyrılıp hemen ilk işim elime telefonu alıp mesaja bakmak oldu. Ne bir bildirim ne de bir arama vardı . Hiçbir şey yoktu . Öylece telefonu masamın uzerine bıraktım. Kısa bir duş aldıktan sonra kıyafetlerimi giyip atlaya zıplaya merdivenlerden inmeye başladım . Ve annemenin yanına gidip kocaman sarıldım ona . Yaşama sebebimdi bu kadın benim . Tabi ki bir de kardeşim vardı . Deli kız onu da çok seviyordum ama o henüz burada değildi. Halamın yanına tatile gitmişti ve daha gelmemişti . Ve onsuz bu ev gerçekten çekilmiyordu . Neyse ki babam hala işten dönmemişti . Bunun rahatlığı ile kahvaltımı hızlıca yiyip hemen okul yolunu tutmaya başladım . Kendi kendimi teselli edip otobuse doğru ilerlemeye başladım . Neyse ki otobüs erkenden gelmişti de hemen binmiştim. O sırada telefonuma bir mesaj geldi .
055*** : Günaydın ufaklık ,naber ?
Hahahah komik adam ukala herif ne sanıyordu bir de ona cevap yazacağımı falan mi tabi ki yazmayacağım. Dün ondan o kadar mesaj beklemiştim . Hatta sabah kalkar kalkmaz ilk isim onun mesajlarına bakmakti. Ama o beni umursamamıştı dahi . Bir yanım deli gibi cevap yazmak isterken bir yanım ise resmen engel oluyordu . Aklım galip geldi . Ve ona mesaj atmadım. Derken bir mesaj sesi daha duyuldu.
055*** : Cevap vermeyecek misin ufaklık ?
055***: Trip mi atıyorsun yoksa , triplerden hiç hoslanmadığımı bilmeni isterim .
Sinirlenmiştim . Ne sanıyordu bu kendini . Tabi ki trip atmıyordum .
- Seni tanımıyorum bile sana neden trip atayım ki
055*** : Hadi ama ufaklık dün tanıştığımızı sanıyordum .
- Evet mesajıma cevap vermediğin zamana kadar ben de öyle sanıyordum .
Ne demiştim ben Allah kahretsin adam kendisini umursadığımı falan sanacaktı. Çok gülünç duruma düşmüştüm . İnanmıyorum ya .
055*** : Beni bu kadar önemsediğini bilmiyordum ufaklık . Pekala artık daha çok dikkat ederim . Şimdi işim var akşam konuşuruz .
Al işte böyle olacağı belliydi . Salaksın Alara salak . Neden böyle yaptım ki şimdi . Kendi kendime konuşurken yine okula gelmiştim . Ama onlarda bir gariplik seziyordum . Normalde ben okula adımımı atar atmaz benimle dalga geçmeleri aşağılamaları gerekmez miydi . Yanlarından geçiyordum . Yüzüme dahi bakmiyorlardi. Bu da neyin nesiydi ne olmuş olabilirdi ki . Kendi kendime düşüncelere dalmışken ayağımın takılması ve yere kapaklanmam bir oldu . İçimden 10' a kadar saymaya başladım. Çünkü benimle gülüp alay edeceklerdi . Ama sessizlik hakimdi . Değil gülmek yanıma bile yaklasmiyorlardi . Neler oluyordu. Acaba bana oyun mu oynayacaklardı. Neden bu kadar sessizler ve beni görmezden geliyorlardı. Gerçekten anlamıyordum . O sırada telefonuma bir mesaj geldi .
055*** : Sana kimsenin zarar vermesine izin vermeyeceğim ufaklık . Okulda artık rahatça takılabilirsin. Gözüm üzerinde küçüğüm.
Kimdi bu adam . Her yerde karşıma çıkıyor beni her yerde koruyor bana küçüğüm diye sesleniyor . Attığım her adımı biliyor . Kafayı yiyecektim artık . Neler oluyordu . O sırada herkese bağırarak toplanmasını söyledim .
- Neden benimle dalga gecmiyorsun sen
- Sana diyorum sana sen neden beni her gördüğün zaman gibi yüzüme igneleyerek bakmıyorsun. O sivri dilini bugün bana göstermiyorsun
- Peki ya sen ?
Allah kahretsin biri burada neler oluyor anlatabilir mi bana . Hep ezdiniz beni . Hep hor gördünüz . Şimdi geçmiş karşıma hiçbir şey olmamış gibi bana bakıyor ve sesinizi çıkarmıyorsunuz. Kimden korkuyorsunuz ? Cevap versenize . Cevap verin bana .
Kafayı yemek üzereydim. Hiçbiri beni umursamıyor ve yollarına devam ediyordu . Ne bekliyordum ki benimle insanca konusacaklarını ya da benimle arkadaş olacaklarını mı ? Aslında bir bakıma sevinmem bile lazımdı . Sonuçta artık bana karışan birileri olmayacaktı. Öylece kendi kendime otururken sınıfımdan biri yanıma gelip oturmuştu . Konuşmuyordu . Konuşmuyordum. İkimizden de ses çıkmayınca konuşmaya karar verdim .
- Neden buradasın
- Neden yanında olduğunu bilmiyorum .
- Sen de zamanında benimle dalga geciyordun ne değişti Ali .
- Canını acıtacağını bu kadar düşünmemiştim Alara . Herkes gülüp geçiyordu . Ben senin bu duruma alıştığını ve umursamadigını düşünmüştüm. Ta ki sen bugün hıçkıra hıçkıra ağlayana dek . Özür dilerim Alara . Beni affedebilecek misin ? Benimle arkadaşlık yapabilecek misin ?
- Sahi mi cidden benimle arkadaş mi olmak istiyorsun ?
- Eğer kabul edersen seninle arkadaş olmak istiyorum Alara ..
- Olur, Olur Ali . Heyecanlanmıştım . Ne diyeceğimi ne yapacağımı bilemiyordum . İlk defa bir arkadaşım olmuştu. Belki yine çabuk güveniyordum ama güvenmek istiyordum . Aliye dönüp gulumsedim . O da bana gülümsedi . Ve sınıfına doğru ilerlemeye başladı . Ne kadar garip bir gündü . Daha iki gün öncesine kadar kendimi öldürmek istiyordum . Şu an ise bir tane arkadaşım bir tane ise koruyucu meleğim olmuştu . Çok garipti . Ağlasam mı gülsem mi gerçekten bilmiyordum. Sanırım şu an tek sorunum zayıflamaktı . Eve gider gitmez buna bir çözüm bulmam gerektigini düşündüm . İlk isim okuldan çıkar çıkmaz bir tartı almak ve kilomu öğrenmekti. Bir yerden başlamam gerekiyordu . Sonuçta artık yanımda bana değer veren insanlar vardı . Belki de bana yardımcı olabilirlerdi. Hatta destek bile olurlardı . Olurlardı değil mi ? Sahi bana yardım ederler miydi ? Bilmiyordum . İlk isim Karanın numarasını kaydetmek oldu . Çünkü onun sayesinde biraz da olsa hayatım değişmişti. Sonra kitapta okuduğum bir söz geldi aklıma . Unutmayın hiçbir insan sizin hayatiniza durduk yere girmez. Belki o insan sizin sinavinizdir . Ya da mutlaka hayatınıza girdiyse size bir ders verecek ya da bir şey öğretecektir. Sen hangisiydin Karan . Sesini bile duymadığım , Zayıf mi şişman mi nasıl olduğu hakkında tek bir fikire bile sahip olmadığım bir adamdı Karan . İsmi bile çok çekiciyken kendi nasıldır acaba . Bana acıyordu mu yoksa ? Nolur bana acıma Karan ne olur . Bunu Karana sorup sormama konusunda o kadar kararsızdım ki onun ağzından sana acıdığım için yardım ediyorum Alara sözünü duymamak için elimden geleni yapardım . Düşüncelerimi bir kenara itip zil sesiyle birlikte ayağa kalktım . İlk isim bir tartı almaktı . Tartımı aldığım gibi hemen evimin yoluna koyulmaya başladım . Zili çaldım ve açan babamdı .
- Hoşgeldin kızım . Lütfen gel .
- Ba - ba . Kekelemistim . Ne diyeceğimi bilemiyordum . Babam hayatı boyunca bana ilk defa kızım demisti . O kapıyı kızım diyerek açmıştı . Ne oluyordu böyle.
- Baba ne oluyor ?
- Ne olacak kızım geç şöyle annen misafirliğe gitti. Ben de sana döner aldım odana koydum bir güzel yersin canım kızım benim dedi .
- Baba sen iyi misin ?
- Neden iyi olmayayım ki . Hadi bakalım odana çık . Yemeğini ye güzelce dinlen . Ben seni burada bekliyor olacağım .
Kendimi odama attım . Neler oluyordu. Bu olan biten de neydi ? Aklıma tek kişi geliyordu . Bugün okulda olanlar kimsenin bana karışmaması . Evde olanlar . Babamın hayatım boyunca bana ilk defa kızım demesi. Karanın işiydi bu . Adım kadar emindim . Ama hem okula hem eve her yere nasıl yetişiyordu bu adam . Benim hayatımı nasıl bu denli etkileyebiliyordu . Elime telefonu aldığım gibi ona mesaj atmaya karar verdim .
Karan kişisine : Kimsin sen ?