bc

UFAKLIK

book_age16+
1.2K
TAKİP ET
1.6K
OKU
drama
tragedy
comedy
twisted
sweet
humorous
heavy
lighthearted
mystery
spiritual
like
intro-logo
Tanıtım Yazısı

Karan ve Alara'nın tanışma ve doludizgin aşk hikayelerini okumaya hazır mısınız ?

Öyleyse sizi bu tarafa alalım .

Kendini beğenmeyen kiloları ile başı dertte olan Alara ,ve ondaki güzelliklerin farkına varmasını sağlayan Karan'ın hikayesine hoş geldiniz .

chap-preview
Ücretsiz ön okuma
(1.Bölüm)
Bir kız düşünün . Kendiyle barışık olmayan dışlanmış, hep hor görülen kiloları ile dalga geçilen bir kız . Sadece bu da değil ailesi tarafından sevgiye aç büyüyen bir kız . Aynaya bakmaktan korkan , kabinler en büyük korku rüyası olan , acaba bir gün ben de o insanlar gibi sokakta dolaşabilir  miyim diye düşünen bir kız . Tek isteği normal bir insan gibi yaşamak olan özgürce gezmek isteyen ama insanlar tarafından aşağılanan ve izin verilmeyen bir kız . Evet o kız bendim .              Yine aptal alarmın sesi ile uyanmıştım . Sanki günüm değişik geçecek gibi bir de kıyafetlerimi özenle seçmem gerekiyordu . Ne giyebilirdim ki ? Bana ne yakışırdı ? Yine beni aşağılayacaklarına adım kadar emindim oysa . Ah Tanrım bu yataktan çıkmak istememem normal değil mi ?       - Alara kalk artık !!!!       - Kalktım anne       - Baban kızıyor kızım görmüyor musun ?       - Özür dilerim anneciğim . Hemen hazırlanıyorum .      Evet benim diğer insanlar gibi normal bir babam yoktu . Benim babam başkalarının lafına göre hareket eden , dışarıdaki insanlar tarafından delice sevilen ama kendi kızlarına sevgi göstermeyen bir adamdı . Oysa hep çok istemiştim babam tarafından sevilmeyi . Saçımın oksanmasıni . Bana bir kere de olsa sarılmasını . Çok özenirdim hep babası tarafından sevilen kızlara . Çünkü çok merak ederdim  babası tarafından sevilmek acaba nasıl bir duygu diye . Allah bana bunu hiç nasip etmedi . Belki de hiç etmeyecek . Ben babasının prensesi değil de annesinin savaşçısı olarak doğmuş bir kızım .  Yine çok lak lak ettim değil mi sabah sabah .  biliyorum .          Mükemmel boy aynasının karşısına geçip kendimi şöyle bir süzdükten sonra   gerçekten bazen insanlara hak vermiyor değilim diye düşündüm . Gerçekten kayda değer bir güzelliğim yoktu . Upuzun düz saçlarım ,okkalı bir burnum ,normal bir boyum vardı . Ama göbeğim o kadar çıkmıştı ki kurtarın beni buradan der gibi bağırıyordu adeta . Ne yapacağımı ben de bilmiyordum . Bir yanım oturup hıçkıra hıçkıra ağlamak isterken bir yanım ise hala güzel şeyler olacağına inanıyordu. Sahiden güzel şeyler olabilir miydi ? Mesela ben zayiflayabilir mıydım ? Boy aynamın önünde yine kendi kendime konuşurken babamın bağırışı ile hayallerimden uyanmış oldum .    - Hadi git okuluna artık ! Seni mi bekleyeceğim ben bütün gün ! Zaten beş para etmez bir kızsın . Sen ne işe yarıyorsun ki acaba ?      Babam yine bana söylenirken gözyaşlarım benden habersiz akmaya başlamıştı bile . Sahi neden her sabah aynı durumu yaşamak zorundaydım ki neden her gün acaba bugün ne zaman öleceğim Allah'ım diye düşünüyorum. Neden benim bu kadar canım yanıyordu . Üstüme hemen bir kazak altıma ise pantolon çekip merdivenlerden inmeye başladım . Babamı mutfağa girişini fırsat bilerek hemen kapıya doğru koştum .  Çünkü gerçekten artık bir sorun daha kaldıramayacaktım  bugünlük . - Annecim ben çıkıyorum - Tamam güzel kızım dikkat et kendine.        Annem de olmasa beni seven tek Allah'ın kulu yoktu . Bunun acısı ile kulaklığımı takıp en sevdiğim şarkıyı açıp onunla birlikte mırıldanmaya başladım.          Her yer karanlık ve ıssız göremiyorum . Gerçekten hayatım hem karanlık hem de ıssızdı . Gözüme bir park çarptı . Normalde benim okula gidip arkadaşlarımın benim hakkımda alay etmelerini dinlemem lazımdı ama bugün hiç okula gidesim gelmiyordu . Tam tersi yola doğru yürümeye devam ettim. Yolun hangi güzergahta olduğunu bile bilmiyordum . Tek amacım yaşadıklarımdan uzaklaşmak kendimi biraz olsun mutlu  gibi hissetmekti . Yolun sonunda bir park gördüm ve oraya doğru ilerlemeye karar verdim . Bir sürü çocuklar, çocuklarının elinden tutup gelen bir sürü aileler ,sevgililer ve daha bir çok insan vardı . Köşede en kenarda ve kimsenin olmadığı banka doğru ilerlemeye karar verdim . Hava gerçekten soğuktu . Ve ben sanırım birazcık ince giyinmiştim. Hadi ama Alara neyine güvenerek bu kadar ince giyindin ki kızım !!!    Sanırım az sonra yağmur baslayacaktı . Yağmurun başlaması belki de daha iyi olurdu duymazdı insanlar benim hıçkırıklarımı , sessiz çığlıklarımı. Oturdum banka hayatımı sorguladım. Bu banktan her zamanki Alara gibi kalkmayacağımı biliyordum . Ben bu banktan her şeyi düzelterek kalkacağıma kendimi o kadar inandırmıştım ki . Kim bilir belki de öyle olurdu . Şöyle bir etrafıma bakındım . Bir kızı bir erkek çocuğu birden kucağına alarak döndürmeye başladı. O kızın yerinde olmak isterdim sanırım . Ama bunu bir arkadaşıma söylesem hahahah saçmalama kızım seni biri kucağına alsa ölür o çocuk derdi sanırım . Nasıl bir histi acaba biri tarafından sevmek sevilmek . Kalbinde sahiden kuşlar uçuyor muydu ? Kelebekler nala koşuyor muydu ? Söylesene kalbim söylesene neden sevilmedim ben . Neden bana yaklaşan insanlara aç bir köpek gibi direkt bağlanıyorsun ? Ne arıyorsun onlarda ne. Babanda bulamadığın sevgiyi kim verebilir sana  ? Kim tutar senin elinden ? Kim okşar söylesene bana . Neden bu kadar acizim ki ben . Neden güçlü olamıyorum . Neden yıkılıyorum neden !!!     Hıçkırıklarım artık çoğalmıştı. Kalbim o kadar daralıyordu ki artık ne yapacağımı bilemez haldeydim . Normalde ağlamamı kesmem lazımdı ama sanki bir güç beni ağlamaya itiyordu .  Şöyle bir etrafıma bakındım . Hiç kimse kalmamıştı . Yağmur yağmaya başlamıştı . Soğuktan tır titriyor ama tek adım dahi atamıyordum . Çok büyük hasta olacağıma o kadar emindim ki . Ama bir yere gitmek de istemiyordum. O ara telefonuma bir mesaj geldi . Allah Allah normalde bana kimse mesaj atmazdı ki . Bu mesaj da neyin nesiydi ? 055***  : Ne yaptığını sanıyorsun sen hemen eve git ufaklık yoksa hasta olacaksın .   - Sen de kimsin ve numaramı nerden aldın ? Ayrıca ben ufaklık değilim . Neden bilmiyorum ama bu hiç tanımadığım telefon numarası yüzümde bir gülümsemeye yer açtı . Bu kimdi ve bana neden ufaklık diyordu . Şöyle bir vücuduma baktım . Pek de ufak sayilmazdım . 055*** :  Ufaklık, hasta olacaksın !    - Hala bir cevap alamadım kim olduğunu bilmediğim bir adam bana ufaklık diyor ve hasta olacaksın diyor . Neden senin sözünü dinlemeliyim ki ? 055***: Pekala, Ufaklık baban seni okulda biliyor değil mi ? Eve gidiyorsun hemen !   - Hah ! İnanamıyorum beni resmen tehdit ediyordu . Kahretsin ! Tamam gidiyorum diye mesajı yanıtladım. Yağmur gerçekten hızlanmıştı . Gitmem aslında bir bakımdan iyi olmuştu bile diyebilirim. Ama bu kişi kimdi . Kadın mıydı erkek miydi onu dahi bilmiyordum . Ben yine kendi kendime konuşurken ekrana bir mesaj belirdi. 055*** : Dinle ufaklık ve üzülme .    Bana bir şarkı göndermişti hadi ama bu da neyin nesiydi . Nil Karaibrahimgil'den  benden sana şarkısı. Hiç tanımadığım kişi neden kalbimin ritmini bu kadar hızlandırmıştı ki . Hadi ama Alara ne oluyor kızım kendine gel . Dinleyip dinlememe konusunda tereddüte düşmüştüm. Şarkıyı açıp sözlerini dinlemeye başladım .        Ben sana öğreteceğim. Başaracaksın. Kimdi bu . Nerden bulmuştu numaramı . Arkadaşlarımın bir oyunu muydu yoksa . Nolur Allah'ım nolur daha fazla kırılmama izin verme incinmeme izin verme . Dayanabilir miyim bilmiyorum.     055*** Artık ben varım ufaklık, hiç kimse sana zarar veremez .     - Kim olduğunu bilmediğim bir adam bana mesaj atıyor . Eve gitmemi söylüyor. Bana artık ben varım diyor . Adam mı kadın mı onu bile bilmiyorum . Bana sen mi yardım edeceksin ? Nasıl edeceksin bana yardımı . Mesaj yollayarak mi . İstemiyorum . Numaranızı engellemek zorunda bırakmayın lütfen .       055*** Adım Karan ufaklık , Karan . Bir erkekti . Adı Karan . Peki beni nerden bulmuştu. Nereden gelmiştim aklına . Beni izliyor muydu yoksa . Hadi ama Alara sakin olsana kızım . Belli ki seninle dalga geçiyor cevap yazma . Neden cevap yazayım ki yazmayacağım evet . Kendi kendime konusurken yere kapaklanmam bir oldu . Evet harika . Harikasın Alara . Her yerin çamur oldu ne diyeceksin annene diye kendi kendime söylenirken telefonuma tekrardan bir mesaj geldi .      055*** Yürürken önüne bakmalısın ufaklık. Zamanı geldiği zaman kim olduğumu öğreneceksin. Sadece sabır istiyorum senden .        Deliydi bu adam zır deliydi . Ama deli de olsa adam benim kalbimin ritminin değişmesini sağlamıştı bile . Evet bana acıyorsunuz demi .  Telefondan gelen bir mesaja bile bu kadar aç mısın kızım biraz ağırlığın olsun dediginizi duyar gibiyim bile . Ama beni yargılamak için benim yürüdüğüm yollardan yürüyüp benim giydiğim ayakkabıları giyip benim çektiğim acıları çekmelisiniz .  Yürümeye devam ediyordum . Öyle boş boş sadece yürüyordum. Artık evden ne kadar uzaklaşmışsam bir türlü eve ulaşamıyordum . Yürürken pencereden bakan bir teyze :     - Şşşt ,kızım baksana bana yazık şu haline biraz az yesen de biraz zayıflasan olmaz mı ? diye konuşuyordu . Dinlemedim. Arkama dahi bakmadım . Çünkü bakarsam ağlardım biliyorum . Çünkü bana o sokakta yürümek bile fazlaydı . Sadece sokakta yürüyor olmam bile insanlara batıyordu . Neden bu kadar acımasızdı insanlar . Ben sırf karşımdakinin canı yanmasın diye yanlış bir şey söylerim diye kılı kırk yaran bir insanken insanlar neden dusunemiyor söylediği bir sözün benim canımı yakıp üstelik paramparça ediyor olduğunu .         Hava iyice kararmaya başlamıştı . Ben yine kendi kendime düşünürken telefonuma art arda mesajlar geliyordu ama hiçbiri umrumda değildi . Tek düşündüğüm şey lanet evime gidip pijamalarımı giyip her şeyden herkesten uzaklaşmaktı. Çünkü ben çok yorulmuştum . Sonunda eve ulaştım . Anahtarımi çıkarıp kapıyı açtım ama içeriden ses gelmiyordu . Sanırım annem uyumuş babam ise bugün evde yoktu . Büyük ihtimal gece mesaiye kalmıştı . Onun evde olmadığına bir yandan çok sevinmiştim. Çünkü canı sıkıldıkça beni azarlayan bir insandı. Anahtarlarını vestiyerin üzerine koyup ceketimi asıp odamın yolunu tuttum . Karnım zil çalıyordu. Sabahtan beri hiçbir şey yememiştim.  Mutfağa doğru adımladım . Annem sarma sarmıştı . Oradan kendime sarmalar koyup buzdolabından kola çıkarıp yemeye koyuldum . Çünkü gerçekten akşama  kadar bir şey yememiştim . Ve bu benim ellerim ve ayaklarımın titremesine yol açıyordu . Yemeğimi yedikten sonra bulaşıkları bir güzel yıkadım. Odama doğru ilerledim . Evet bugün okuldan bir şekilde paçayı kurtarmıştım . Ama yarın mutlaka okula gitmem gerekiyordu . Çünkü babama haber verebilirlerdi . Odama girdiğimde telefonumu yatağımın üzerine attım . Telefonum . Tabi ya bana art arda mesaj gelmişti . Hemen telefonuma sifremi girip bakmaya başladım  .   055***: Kendini bilmez insanlar için göz yaşını akıtmamayı öğreteceğim sana ufaklık .    055*** Hala o kadının dediklerine ağladığına inanamıyorum . Kendine gel artık !     055*** Şu telefona bak ! Beyefendiye bak sen ya bir de bana emir veriyordu. Tabi seninle dalga geçiyorlar benimle geçiyorlar . Nereden anlayacaksın ki beni . Umursamayıp en sevdiğim şarkıyı açıp sözlerini mırıldanarak devam ettim uzanmaya. Bir şarkı buldum ve bunu Karana gondermeye karar verdim        Bu şarkıyı neden bilmiyorum ama ona göndermek istedim . Hadi ama Alara gönderebilirsin ne var niye altında bir şey ariyorsun . Alt tarafı şarkı kızım . Attım gitti. Ay niye heyecanlandım ki ben bu kadar . Sakin oluyoruz. Hadi ama cevap ver . Cevap versene . Vermiyor işte . Ne bekliyordun ki . Yani ne bekliyorsun . Sana cevap vereceğini falan mi çok komiksin Alara ya cidden . Bir erkek seni ne yapsın . Uyu kızım uyu . Uyu ki geçsin her şey .             Yine lanet alarmın sesi ile gözümü açmıstım. Daha ne kadar böyle sürecekti bilmiyordum . Düşüncelerimden sıyrılıp hemen ilk işim elime telefonu alıp mesaja bakmak oldu. Ne bir bildirim ne de bir arama vardı . Hiçbir şey yoktu . Öylece telefonu masamın uzerine bıraktım. Kısa bir duş aldıktan sonra kıyafetlerimi giyip atlaya zıplaya merdivenlerden inmeye başladım . Ve annemenin yanına gidip kocaman sarıldım ona . Yaşama sebebimdi bu kadın benim . Tabi ki bir de kardeşim vardı . Deli kız onu da çok seviyordum ama o henüz burada değildi. Halamın yanına tatile gitmişti ve daha gelmemişti . Ve onsuz bu ev gerçekten çekilmiyordu . Neyse ki babam hala işten dönmemişti . Bunun rahatlığı ile kahvaltımı hızlıca yiyip hemen okul yolunu tutmaya başladım . Kendi kendimi teselli edip otobuse doğru ilerlemeye başladım . Neyse ki otobüs erkenden gelmişti de hemen binmiştim. O sırada telefonuma bir mesaj geldi .      055*** : Günaydın ufaklık ,naber ?                   Hahahah komik adam ukala herif ne sanıyordu bir de ona cevap yazacağımı falan mi tabi ki yazmayacağım. Dün ondan o kadar mesaj beklemiştim . Hatta sabah kalkar kalkmaz ilk isim onun mesajlarına bakmakti. Ama o beni umursamamıştı dahi . Bir yanım deli gibi cevap yazmak isterken bir yanım ise resmen engel oluyordu . Aklım galip geldi . Ve ona mesaj atmadım.  Derken bir mesaj sesi daha duyuldu.      055*** : Cevap vermeyecek misin ufaklık ?       055***: Trip mi atıyorsun yoksa , triplerden hiç hoslanmadığımı bilmeni isterim .    Sinirlenmiştim . Ne sanıyordu bu kendini . Tabi ki trip atmıyordum .      - Seni tanımıyorum bile sana neden trip atayım ki      055*** : Hadi ama ufaklık dün tanıştığımızı sanıyordum .      - Evet mesajıma cevap vermediğin zamana kadar ben de öyle sanıyordum . Ne demiştim ben Allah kahretsin adam kendisini umursadığımı falan sanacaktı. Çok gülünç duruma düşmüştüm . İnanmıyorum ya .       055*** : Beni bu kadar önemsediğini bilmiyordum ufaklık . Pekala artık daha çok dikkat ederim . Şimdi işim var akşam konuşuruz .          Al işte böyle olacağı belliydi . Salaksın Alara salak . Neden böyle yaptım ki şimdi . Kendi kendime konuşurken yine okula gelmiştim . Ama onlarda bir gariplik seziyordum . Normalde ben okula adımımı  atar atmaz benimle dalga geçmeleri aşağılamaları gerekmez miydi . Yanlarından geçiyordum . Yüzüme dahi bakmiyorlardi. Bu da neyin nesiydi ne olmuş olabilirdi ki . Kendi kendime düşüncelere dalmışken ayağımın takılması ve yere kapaklanmam bir oldu . İçimden 10' a kadar saymaya başladım. Çünkü benimle gülüp alay edeceklerdi . Ama sessizlik hakimdi . Değil gülmek yanıma bile yaklasmiyorlardi . Neler oluyordu. Acaba bana oyun mu oynayacaklardı. Neden bu kadar sessizler ve beni görmezden geliyorlardı. Gerçekten anlamıyordum . O sırada telefonuma bir mesaj geldi .       055*** : Sana kimsenin zarar vermesine izin vermeyeceğim ufaklık . Okulda artık rahatça takılabilirsin. Gözüm üzerinde küçüğüm.        Kimdi bu adam . Her yerde karşıma çıkıyor beni her yerde koruyor bana küçüğüm diye sesleniyor . Attığım her adımı biliyor . Kafayı yiyecektim artık . Neler oluyordu . O sırada herkese bağırarak toplanmasını söyledim .      - Neden benimle dalga gecmiyorsun sen     - Sana diyorum sana sen neden beni her gördüğün zaman gibi yüzüme igneleyerek bakmıyorsun. O sivri dilini bugün bana göstermiyorsun      - Peki ya sen ? Allah kahretsin biri burada neler oluyor anlatabilir mi bana . Hep ezdiniz beni . Hep hor gördünüz . Şimdi geçmiş karşıma hiçbir şey olmamış gibi bana bakıyor ve sesinizi çıkarmıyorsunuz. Kimden korkuyorsunuz ? Cevap versenize . Cevap verin bana .            Kafayı yemek üzereydim. Hiçbiri beni umursamıyor ve yollarına devam ediyordu . Ne bekliyordum ki benimle insanca konusacaklarını ya da benimle arkadaş olacaklarını mı ? Aslında bir bakıma sevinmem bile lazımdı . Sonuçta artık bana karışan birileri olmayacaktı. Öylece kendi kendime otururken sınıfımdan biri yanıma gelip oturmuştu . Konuşmuyordu . Konuşmuyordum. İkimizden de ses çıkmayınca konuşmaya karar verdim .     - Neden buradasın     - Neden yanında olduğunu bilmiyorum .     - Sen de zamanında benimle dalga geciyordun ne değişti Ali .      - Canını acıtacağını bu kadar düşünmemiştim Alara . Herkes gülüp geçiyordu . Ben senin bu duruma alıştığını ve umursamadigını düşünmüştüm. Ta ki sen bugün hıçkıra hıçkıra ağlayana dek . Özür dilerim Alara . Beni affedebilecek misin ? Benimle arkadaşlık yapabilecek misin ?       - Sahi mi cidden benimle arkadaş mi olmak istiyorsun ?       - Eğer kabul edersen seninle arkadaş olmak istiyorum Alara ..       - Olur, Olur Ali . Heyecanlanmıştım . Ne diyeceğimi ne yapacağımı bilemiyordum . İlk defa bir arkadaşım olmuştu. Belki yine çabuk güveniyordum ama güvenmek istiyordum . Aliye dönüp gulumsedim . O da bana gülümsedi . Ve sınıfına doğru ilerlemeye başladı . Ne kadar garip bir gündü . Daha iki gün öncesine kadar kendimi öldürmek istiyordum . Şu an ise bir tane arkadaşım bir tane ise koruyucu meleğim olmuştu . Çok garipti . Ağlasam mı gülsem mi gerçekten bilmiyordum. Sanırım şu an tek sorunum zayıflamaktı . Eve gider gitmez buna bir çözüm bulmam gerektigini düşündüm . İlk isim okuldan çıkar çıkmaz bir tartı almak ve kilomu öğrenmekti. Bir yerden başlamam gerekiyordu . Sonuçta artık yanımda bana değer veren insanlar vardı . Belki de bana yardımcı olabilirlerdi. Hatta destek bile olurlardı . Olurlardı değil mi ? Sahi bana yardım ederler miydi ? Bilmiyordum . İlk isim Karanın numarasını kaydetmek oldu . Çünkü onun sayesinde biraz da olsa hayatım değişmişti. Sonra kitapta okuduğum bir söz geldi aklıma . Unutmayın hiçbir insan sizin hayatiniza durduk yere girmez. Belki o insan sizin sinavinizdir . Ya da mutlaka hayatınıza girdiyse size bir ders verecek ya da bir şey öğretecektir. Sen hangisiydin Karan . Sesini bile duymadığım , Zayıf mi şişman mi nasıl olduğu hakkında tek bir fikire bile sahip olmadığım bir adamdı Karan . İsmi bile çok çekiciyken kendi nasıldır acaba . Bana acıyordu mu yoksa ? Nolur bana acıma Karan ne olur . Bunu Karana sorup sormama konusunda o kadar kararsızdım ki onun ağzından sana acıdığım için yardım ediyorum Alara sözünü duymamak için elimden geleni yapardım . Düşüncelerimi bir kenara itip zil sesiyle birlikte ayağa kalktım . İlk isim bir tartı almaktı . Tartımı aldığım gibi hemen evimin yoluna koyulmaya başladım . Zili çaldım ve açan babamdı .      - Hoşgeldin kızım . Lütfen gel .       - Ba - ba . Kekelemistim . Ne diyeceğimi bilemiyordum . Babam hayatı boyunca bana ilk defa kızım demisti . O kapıyı kızım diyerek açmıştı . Ne oluyordu böyle.      - Baba ne oluyor ?       - Ne olacak kızım geç şöyle annen misafirliğe gitti. Ben de sana döner aldım odana koydum bir güzel yersin canım kızım benim dedi .       - Baba sen iyi misin ?       - Neden iyi olmayayım ki . Hadi bakalım odana çık . Yemeğini ye güzelce dinlen . Ben seni burada bekliyor olacağım .           Kendimi odama attım . Neler oluyordu. Bu olan biten de neydi ? Aklıma tek kişi geliyordu . Bugün okulda olanlar kimsenin bana karışmaması . Evde olanlar . Babamın hayatım boyunca bana ilk defa kızım demesi.  Karanın işiydi bu . Adım kadar emindim . Ama hem okula hem eve her yere nasıl yetişiyordu bu adam . Benim hayatımı nasıl bu denli etkileyebiliyordu .  Elime telefonu aldığım gibi ona mesaj atmaya karar verdim .      Karan kişisine : Kimsin sen ?

editor-pick
Dreame-Editörün seçtikleri

bc

KIRIK ANILAR MAHZENİ

read
4.1K
bc

Yasak Sevda

read
85.1K
bc

Çobanaldatan

read
2.1K
bc

KAKTÜS| Texting

read
3.4K
bc

TYLER (Cherry 2)

read
6.0K
bc

Zor Ajanlar

read
1.5K
bc

PRENSİN KORUMASI

read
13.0K

Uygulamayı indirmek için tara

download_iosApp Store
google icon
Google Play
Facebook