DENİZ Bıçağın omzuna saplandığı an, bir anlık şokla donup kaldım. Dudakları dudaklarıma değdiğinde ise beynim kısa devre yaptı. Viski kokan nefesi, kanın metalik tadıyla karıştı. Nasıl iğrenç bir tattı bu arkadaş! Öfkem her şeyi bastırdı. Ensemden tutan eline bir dirsek darbesiyle karşılık verdim, başımı geri çekip suratına tükürdüm. “Sikik herif!” diye bağırdım, bıçağı omzundan çekip tekrar havaya kaldırdım. Ruh hastası manyak, kanlar içinde sırıtmaya devam ediyordu. Bıçağı boğazına dayadım. Dudağını yalayıp gözlerimin içine baktı. Sarıya çalan kahverengi gözleri adeta neşeyle parlıyordu. Oflaz için sadist derken asıl sadist kendisiydi bence. Dudaklarımı omzuma sildim. Omzundan sızan kan, gömleğini kızıla boyarken, gözlerindeki o lanet olası keyif hala sönmemişti. “Vay be,” dedi

