51. Bölüm "İlk Ziyaret" Hanna Koray’la birlikte annesinde kahvaltı yapacaktık. İki günlüğüne izin alabilmişti; bu gün dönüş günüydü. İçimde hem gurur hem de buruk bir özlem vardı. Onu görünce kalbim hızla çarptı, ama yüzüne baktığımda o yorgunluğu hemen fark ettim. Annesi her zamanki gibi sofrayı donatmıştı. Taze çay, sıcacık ekmek kokusu, közde kızarmış biberler... Her şey vardı ama Koray’ın yüzünde hiçbir şeyin tadını çıkaramayan bir ifade vardı. Filiz yengenin kaybı Efenin durumu canını çok sıkıyordu. Oturdu, sessizce tabağına baktı. “Askerlik nasıl gidiyor, Koray?” dedim usulca, gülümsemeye çalışarak. Başını kaldırmadan, dudaklarının arasından kısa bir nefes verdi. “İdare eder,” dedi. Sesi yorgundu, sanki bir yerlerde tükenmişti. Bakışlarını kaçırdı benden, çayına daldı.

