"Göz yanılması olabilir." Efe, mırıldanırken süt kutusunu çöp kovasına attım. Dünden beri taşın neden parladığını düşünüyorduk. Taşı parlarken görmemiştim ve Efe, prensin yanlış gördüğünü ifade ediyordu. "İki kere de mi?" Bu bana çok mantıklı gelmiyordu. Göz yanılması dediği şeyi iki kere görmüş olabilir miydi? Kafam gittikçe karışıyordu. "Bununla alakalı bize hiçbir şey söylemediler Helen. Bilmiyorum." Haklıydı. Buraya gelirken sadece kolyeyi çıkarmamamız gerektiği ile ilgili uyarılmıştık. Bu kolyeler bizim için koruyucu birer muhafızdı. "Prens zihin okuyabiliyor. Bununla alakalı bir şey olabilir mi?" Efe'nin bakışları anında bana döndü ve kaşlarını çattı. "Nereden biliyorsun? Bunu sana söyledi mi?" "Fark ettim işte. Kendi farkında değil, altıncı hissinin kuvvetli olduğunu düşünüyor

