DURU YATMAN Abimle babam odaya gelip kabul ettiğimi öğrendiklerinde o kadar sevinmişlerdi ki koskoca adamlar çocuk gibi kahkaha atıp, birbirlerini kucakladılar. Yıllardır onları ilk kez bu kadar içten gülerken gördüm. Vicdanımın sesi yine çığlık atıyordu. Kaçırılan ben olsam da acılarını yıllarca beraber çekmiştik. Sırf bu sebepten bile olsa Kara'ya güvenmek istiyordum, ama buna henüz cesaretim yoktu.. Sarılmaları bittiğinde; ben hala babamın koltuğunda oturduğum için babam Kara'nın karşısında ki koltuğa geçti. Abimde benim karşıma denk gelen ikili koltuğa geçti. "Bülent Baba (Baba mı?) iznin olursa Duru'yu yaşayacağımız eve götürmek istiyorum. Eksik bir şey varsa, ne kadar erken fark edersek o kadar çabuk önlem alırız." "NE! BU KADAR ÇABUK MU?" Daha doğrusu çığlık atmıştım. Hem o bab

