Geç Gelen Pişmanlık..

1311 Kelimeler
Şimal Artık makus talihimle vedalaşmam lazımdı ve anladım ki bunu da benden başkası yapamayacak. Eskiler ne güzel demiş elden gelen öğün olur diye.. Benim hayatımı kurmam için sadece kendime ihtiyacım var, başkalarından destek bekledikçe o yükün altında eziliyorum çünkü. Daima minnet duygusu içinde olmak yıpratıyor insanı. Oturduğum evin bile emanetçisi olmak yeterince özetliyor hayatımı aslında.. Gelirken giydiğim kıyafetlerimi giydim bana ait bir iki parça eşyayı aldım. Elimde mektuplar. Biri istifa mektubum. Diğeri ise herkese belki... "Gülce Hanım, Zemheri Bey İknize de daima yanımda olduğunuz beni kendi evlatlarınızdan ayırmadığınız için çok teşekkür ederim. Hayatımın en anlamlı günlerini yanınızda geçirdim diyebilirim. Aynı şekilde Pars Bey ve Aslan Bey sizlere de çok teşekkür ediyorum bana hep çok yakın davrandınız.. Kurt Beyle yıldızımız barışmadı bir türlü.. Olsun insan insanı sevmek zorunda değil.. Hakkınızı ödeyemem ama artık kendi hayatımı kurmak istiyorum. Sizlere yeterince yük oldum. Allah hepinizden razı olsun.. Hoşçakalın.." Kısa ve öz. Ne kimseyi zan altında bırakırım ne de kimsenin bana acımasını isterim. Yeterince zavallı durumuna düştüm zaten. Mektupları çantama koyup çıktım ama bina önüne inmişken korumalar çevirdi hemen yolumu. "Şimal Hanım bir ihtiyacınız mı var?" "Hayır şirkete gitmem gerekiyor" "Buyrun biz bırakalım sizi" "Tabi, teşekkür ederim" Onları aşamayacağımı bildiğim için planımı burada devreye sokmadım. Korumalar eşliğinde şirkete gittim. Deniz'le lafladık, Gülce Hanım yokmuş. Bir davete gitmiş Kadir götürdüğü için onu da göremedim. Böylesi daha iyi olur belki de.. Gülce Hanımın odasına girip mektupları masasına bırakıp çıktım.. Asla ait olmayacağım bir yerde 3-5 gün zaman geçirmiş oldum işte.. Korumaların kapının önünde beklediğini bildiğim için arka taraftaki personel girişine ilerledim hemen, sağımı solumu kontrol ettikten sonra çıktım ama daha 100 metre bile gidemeden karşımda duran adama şaşkınca bakakaldım.. "Bir yere mi gidiyorsunuz Şimal Hanım" "Iıı biraz hava alacakatım da ben Kenan Bey" "Hmm hava alacaktınız demek, e buyrun alalım birlikte havamızı" "Biraz yalnız kalmaya ihtiyacım var da.." "Öyle desenize, arkadaşlarım bana hayalet Kenan der varlığımı anlamazsınız bile" Omuzlarım düştü, karşımdaki herhangi bir adam değil ki.. Attığım adımdan niyetimi anlar. Bu sebeple de açık olmaya karar verdim.. "Kenan Bey lütfen izin verin, gideyim" "Ah Şimal, velev ki bıraktım seni ne yapacaksın" "Bir düzen kuracağım kendime." "Massimo Moretti var?" "Parası var diye bana sahip olacağını sanan tek adam o değil. Bazen sadece kaderimmiş demesini bilmek lazım Kenan Bey." "Benim adaş mı sıktı canını" "Konuşmak istemiyorum. Hem nasıl anladınız gideceğimi" "Ali Pars söyledi" "Ama o nerden biliyor ki" "Orada beni aradığında söyledi ta. Amca Şimal muhtemelen kaçmaya çalışacak, peşini bırakma dedi" Kafamı salladım sadece, gerçekten basit bir kızım ben sanırım. Adamlar daha benim atmaya karar vermediğim hamleme kadar tahmin ediyorlar. "Anladım Kenan Bey ama lütfen izin verin gideyim" "Önce cevap ver Kenan'dan mı uzak durmaya çalışıyorsun" "Ben kimseye yük olmak istemiyorum, zarar vermek de istemiyorum. Kenan Kurt Beyi ise görmek dahi istemiyorum" "Anlaşıldı.. Tamam gitmene izin vereceğim" Gözlerimin parladığına yemin edebilirim. "Çok teşekkür ede.." dedim ama elini kaldırdı. "Bir şartla.." "Nedir?" "Benim himayemde olacaksın Şimal. Senin başında bela varken hadi buyur git diyemem sana benim de kızım var! Git istediğin hayatı kur sana yeni bir kimlik ayarlayım ben. Pars'tan başka da kimseye söylemem nerede olduğunu anlaştık mı?" Şu duyduklarım o kadar muhteşem ki dayanamadım ağlamaya başladım. "Şey Pars Bey de bilmese, yani en azından nerde ve kim olduğumu" "Peki bakalım küçük hanım o da bilmeyecek" "Kenan Bey çok teşekkür ederim bakın bana bu yaptığınızı hayatım boyunca unutmam." "Unutma unutma da şş Şimal sen benim Esat'ı istememe konusunda ciddi misin. Gelinim yapayım seni. Bak benim hanım da muhteşem bir kadındır çok iyi kaynana olur" Ağlarken yeniden glmeye başladım. Muazzam bir adam gerçekten. "Dünya ahiret kardeşim olsun desem Kenan Bey" "Demiyeydin iyiydi ama neyse.. Hayırlısı artık." "Öyle.." "E hadi bakalım hazır mısın yeni hayatına.." "Hiç olmadığım kadar." 🥀 Kenan Kurt Düşünüyorum düşünüyorum işin içinden çıkamıyorum.. Yattım dedi gözlerimin içine baka baka.. Üstelik senden daha iyiydi dedi.. Aklımı kaybetmemek için kendimle mücadele ediyorum.. Pars gelince bir iki sıkıştırdı beni ama konuşmadım. Benim eve geç 2 saate geliyorum dedi ve Şimal'le beraber gitti.. Şimal'le beraber.. Ben de Pars'ın Amerika'daki evine geçtim ama ne oturabiliyorum ne yatabiliyorum deli gibi volta atıyorum dakikalardır. Dediği gibi tam 2 saat sonra geldi ama daha duramadım içeri girer girmez yumruğumu geçirdim suratına.. Sadece kafası hafif yana eğildi.. Balyoz sanki it herif. Tekrar döndü bana sadece bakıyor. Allah'ım çıldıracağım. "Karşılık ver lan!" "Henüz o seviyeye kadar düşemiyorum Kurt" Seviyeni sikerim deyip bir yumruk daha attım bana mısın demiyor. Yemin edemi koca herifim hırsımdan şimdi ağlayacağım! "Karşılık ver piç" "Benim babam belli Kurt ve bu yaptıkların beni tahrik etmiyor." "Sakinliğini sikeyim Pars.." "Niye kudurdun bu kadar ve Şimal'e ne yaptın da o kız öyle perişan oldu" "Çok mu önemli Şimal senin için" "Evet, çok önemli" "Niye lan niye" "Değerli biri, işlenirse muhteşem bir mücevhere dönüşecek bi maden" "Sen de kimseye kaptırmayım ben mi işleyim dedin" "O ne demek?" Yakasına yapıştım bu defa, dişlerimi sıkmaktan kıracağım artık. "Niye Pars" dedim ama hiddetime ters fısıltı gibi çıktı sesim. "Kafanda kurduğun cümleleri anlayamam Kurt, bana ne sormak istiyorsan direkt sorman lazım" "Sorayım kodumun herifi sorayım. Lan niye yattın Şimal'le niyeeee. Niye sana striptiz yapmasına müsade ettin it" Yüzünde minancık bir değişiklik olmadı, bu heriften nefret etmek için o kadar çok sebebim var ki ama yerine ölmem gerekse bir an düşünmeyecek kadar da bağlıyım! "Takıldığın konu benim Şimal'le yatmış olmam mı? Yoksa Şimal'in bir adamla birlikte olması mı?" "Aynı şey?" "Değil.. Sen Şimaley kapıldın değil mi..." Yakasını bıraktım, yığılır gibi çöktüm koltuğa, kafamı salladım sadece.. "Bir insan bir insana aşıksa onun kendinden öncesi önemli olur mu Kurt.. Şimalin biriyle yatmış olması niye dert oldu sana" "Lan o benimle yaşadı ilkini" dedim ama laf ağzımdan çıkar çıkmaz siktiri çektim. Ayarsız ağzımı da ayrı sikeyim! Kodumun herifi nasıl yapıyorsa her seferinde istediği cevabı alıyor. "Demek ilkini seninle yaşadı Kurt efendi.. Sen de önce seninle beraber olan ardından üçüzlerinden biriyle birlikte olan kadına hemen fahişe yaftasını yapıştırdın" "Git dedim ona. Şimal git para da vereceğim korumanı da sağlayağım dedim.. Niye yattı ki seninle sanki" "Hmm para da teklif ettin demek. Ne kadar yüce gönüllüsün Kurt. Peki hiç düşündün mü Şimal'in derdi para olsa bu kadar sıkıntıyı niye çeksin" Kafamı kaldırıp yüzüne baktım o an, ne demekti ki bu.. "Nasıl?" "Dizdar hatırı sayılır zenginlikte bir adam ve Şimal'e karısı olması için şiddet uygulamış, Massimo Moretti bizimle aşık atabailecek kadar zengin bir adam ve Şimal'e hayran.. Ele geçirebilse pamuklara sarar.. Bir düşün bakalım Şimal neden bu adamlara gitmedi.." Ben bunları nasıl düşünmedim.. ama.. ama.. Hay kafamı sikeyim ben bunları nasıl düşünmedim, ama asıl kafama dank eden şey başka oldu. Çıkışa giderken aniden döndüm Pars'a.. "Yatmadı seninle.. Olmadı kimseyle birlikte değil mi.." Kafasını iki yana salladı sadece ama o an dünya yıkıldı da ben de altında kaldım sandım.. Çıkışa doru koştum hemen benim bir an evvel Şimal'i bulmam lazımdı ama Pars bağırdı arkamdan. "Gitti Şimal" Olduğum yerde kaldım öylece.. "Nereye gitti lan?" "Türkiye'ye" "Nasıl gitti Pars delirtme beni, ne ara gitti." "1 saat önce bindi uçağa" "Pars yapma, Moretti peşinde nasıl gönderirisin" "Kenan amcam alacak inince" "Hay kafama tüküreyim lan" Çıkıp gittim evden hemen amcamı aradım ama açmadı havaalanına gittim ama Allah kahretsin en erken uçuş saat 4 de.. Jet bakımda onu da kullanamıyorum. Sik gibi kaldım ortada. O satteki bileti aldım hemen havaalanında beklemeye başladım.. Bu arada belki yüz kere aradım amcamı açmadı, Şimal'i aradım onun telefonu kapalıydı zaten.. Uçuş saati gelince bindim hemen uçağa.. 3-5 saatlik yol değil ki bitsin. Kafamda kura kura geçirdim yolcuğu bir gram uyku uyumadan.. İner inmez Şimal'in evine gittim ama kimse yoktu kapıda korumaları da göremeyince amcamı aradım. Şükür cevap verdi. "Efendim Kenan" "Amca şimal nerde?" "Biz de onu arıyoruz oğlum " "O demek nasıl onu arıyorsunuz. Pars amcam alacak dedi." "Öyleydi şirkete gelmiş korumalarla annenin odasına iki mektup bırakıp kaybolmuş. Kamera kayıtlarına baktım ama personel kapısından çıkmış sonrası yok" "Amca ne diyorsun sen başında bin tane bela var nereye gider" "Bakacağız oğlum bulacağız." Telefonu kapatınca kapının önüne çöktüm kaldım.. Ne yani gitti mi Şimal...Yok mu artık... Kaybettim mi seni Şimal..
Yeni kullanıcılar için ücretsiz okuma
Uygulamayı indirmek için tara
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Yazar
  • chap_listİçindekiler
  • likeEKLE