bc

Güz Ayazı

book_age18+
3.2K
TAKİP ET
16.4K
OKU
age gap
playboy
powerful
city
first love
twink
expirenced
gorgeous
novice
like
intro-logo
Tanıtım Yazısı

Duru 20 yaşında akademik eğitim alan, seçkin bir ailenin kızıdır, katıldıkları davette uzaktan tanıdığı, 33 yaşındaki Saruhan’ın öpücüğüyle ona aşık olur.

Kimseyle ciddi ilişki yaşamayan playboy Saruhan'dan karşılık bulamaz. Duru Londra'ya taşınırken yeniden Saruhan'la karşılaşır ve bu kez farklı bir boyutta ilişkileri başlar.

Aileler işin içine girdiğinde tahmin edilesi güç olaylar yaşanır.

Güz Ayazı sizlerle.

Not: Duru ve Saruhan karakterinin ilk tanışmaları Saklı Deniz hikayesinde başlar, Saklı Deniz’den bağımsız okunabilir ancak aile ilişkilerini daha iyi anlamak için Saklı Deniz’i okumanızı öneririm.

chap-preview
Ücretsiz ön okuma
Sergi
  “Hadi Duru! Geç kalıyoruz!” Neva kapının dışında son uyarısını yaparken Duru hızla merdivenleri inmeye başladı. “Geldim.” Dedi nefes nefese. “Sonunda! Aynaya yapışıp kaldığını düşünmeye başlayacaktım.” Duru arkadaşının isyanını duymazdan gelip dağılan saçlarını düzeltti ve merakla “Nasıl görünüyorum?” diye sordu. Neva başını öne düşürüp “1500’üncü kez harika!” dedi. Duru gözlerindeki ışıltılarla “O zaman gidebiliriz!” deyip heyecanını bastırmak için sesli bir nefes verdi. Anahtarlarını arkadaşına uzatıp “Sen kullan. Bu gece sağ tarafta olmak istemiyorum!” dedi gülümseyerek. Neva her zamanki haliyle “Sürücü koltuğunun sağda olmasıyla ilgili değil yani?” diye sataştı. Duru aynı heyecanını koruyarak “Uğraşma benimle Neva! Hadi geç kalmayalım.” Deyip ince topuklu ayakkabılarıyla düşmemek için gayret gösterip arabanın yanına gitti. Neva gelip arabaya binince fotoğraf sergisinin yapılacağı mekana doğru yola çıktılar. Neva yanında oturan arkadaşına kısa bir bakış attıktan sonra “Bu gece Dean’a cevap verecek misin?” diye sordu. Duru biraz önce ki heyecanını kaybedip “Ne konuda cevap vereceğim ki?” dedi anlamamış gibi. Neva ise “Yapma Duru! Adam daha ne yapacak? 6 Aydır peşinden koşuyor sana ilgisini her türlü belli etti ki geçen hafta bunu açıkça dile getirdi. Fotoğraflarını çekerken onu görmen lazımdı fıstık gibi mankenler, modeller etrafında dönüyor ama adamın gözleri hep sendeydi! Eee daha ne? Şimdi bu adam sana gerçekten aşık mı değil mi diye tartışmayalım istersen!” dedi Duru’nun aslında bildiklerini hatırlatarak. Duru somurtarak “Söylemesen olmazdı canım arkadaşım. Tüm bunları bende biliyorum! Ondan hoşlanıyorum yalan değil ama ilişki için bu yeterli bilemiyorum!” dedi. “Denemeden nereden bileceksin?” Diyen Neva’ya “Senin bu kadar Dean’cı olduğunu bilmiyordum diye cevap verdi. Neva gayet düz “Dean’cı değilim yalnızca onun aşkını ve gayretini görüyorum. Ehh sende boş değilsin. Mutlu olun istiyorum. Ne zamana kadar böyle devam edecek ki?” dedi. Duru düşünerek “Haklısın aslında.” Dedi. Dean kendisine davranışlarını düşünüp gülümseyerek “Çok sıcak, akıllı, esprili, karizmatik.” Dedi ve karar vererek “Bu geceden sonra ona bende bir adım atacağım.” dedi. Neva gülümseyerek arkadaşına bakıp “Eminsin yani?” diye sordu. Duru yüzünü buruşturarak “Emin değilim. Eğer ona evet dersem bu çıkma teklifi gibi bir şey olur. Çok demode.” Dedi. Açıklamasına devam ederken gülümsedi. “Ona adım atacağım ve bir şekilde ilerlerse doğal akışında başlayan bir ilişkimiz olur. İlerlemezse de onun arkadaşlığını kaybetmek istemiyorum.” Dedi Neva mutlulukla “Sana nasıl doğru geliyorsa ben yalnızca mutlu olmanızı istiyorum.” dedi. “Eee first step ne zaman geliyor?” diye ekledi. Duru yeniden Neva’ ya bakıp “Açıkçası bilmiyorum. Öncelikle bu geceyi atlatalım. Sonrasında düşünürüm.” Dedi verdiği kararın rahatlığıyla sokak ışıklarını izlemeye koyuldu.     Dean’ ın içten gülümsemesiyle karşılanan Duru ışıl ışıl gözlerle kalabalığa ve fotoğraflara gösterdikleri ilgiye sevinçle baktı. Hemen ardından Dean’a dönüp “Her şey muhteşem görünüyor Dean! Tam bir harikasın! İnsanlar sanatına bayılacak!” dedi. Onu kutlamak için kocaman sarıldı. Dean ise onu iyice kendine çekti. Ayrıldıklarında Dean Duru’nun yüzüne  gülümseyerek bakıp “Henüz şaheserimi görmedin!” dedi. “Ama öncelikle bu atmosferin tadını çıkar!” diyerek insanların arasına karışmasını istedi. Duru siyah beyaz fotoğrafların arasında gezinirken Neva tanıdık birkaç kişiyle sohbet ediyordu. Açılış konuşmasının zamanı geldiğinde herkes Dean’ın önünde toplanmıştı. Duru, Neva’yla Dean’a en yakın yerde duruyordu. Duru baktığı panolarda resmini görememişti. Salonun diğer tarafında olduğunu düşünürken heyecanı biraz körelmişti. Dean  çarşafla kapalı büyük panonun önünde konuşmasına başlamıştı. Konseptinin anlamını, sanatıyla buluşturarak vermek istediği mesajı anlatan  konuşmayı çok uzatmadı. “Değerli dostlarım çok uzatmak istemiyorum. Eserlerimin ortaya çıkmasını sağlayan kişiyi yanıma davet etmek istiyorum. Kendisi benim ilham perim oldu ve bu gecenin açılışını onunla beraber yapmak istiyorum.” Herkes dikkatle Dean’i dinlerken Dean elini Duru’ya uzattı. “Duru!” diyerek insanlara onu tanıttı. Duru, Dean’in sözlerinin kendisini işaret ettiğin bilse de yanına çağırmasını beklemiyordu, yeniden heyecanlanmıştı. Dean’in uzattığı elini beklemeden tutup yanına geçti. Neva kıyafetinin biraz abartı olduğunu söylediğinde onu dinlemediği için seviniyordu. Çünkü tüm gözler onun üzerindeydi ve beline oturup eteği biraz açılan ince askılı siyah, ışıldayan elbisesiyle hiç aşağı görünmüyordu. Dean, Duru’nun yanında olmasının verdiği haz ve eserini sunacak olmanın gururuyla sesini biraz daha yükseltti. “Sevgili dostlarım! Bu gecenin şaheseri! Kanadını Arayan Melek!” dedi ve büyük panoyu kapatan örtüyü arkadaki iki kişi açtı. Duru heyecanla başını çevirip bakacakken tanıdık bakışlara rastladı. Yüreğinde ince bir sızıya neden olan o tanıdık yüzü görmüş olmazdı. Her şey saniyelerle gerçekleşiyordu. Zaman o kadar yavaşlamıştı ki yanlış gördüğüne ikna olmak için rastlaştığı o gözlere döndü ve yeniden baktı. Yüreğinde ki sızı derinleşti. Saruhan! Bir eli cebinde dikkatle Duru’ya bakarken bakışlarını Duru’dan çekip herkesin ilgiyle yöneldiği resme baktı. Dean’in şaheserim dediği fotoğrafa. Duru bakışların kendisinden çekildiğini gördüğünde gözlerini kapayıp açtı ve yumruk yaptığı elini serbest bıraktı. Hissettiği bu acının geçmesi gerekmiyor muydu? Daha önemlisi onun burada ne işi vardı? Bakışlarını hafifçe çevirip yere baktığında var olan heyecanı korkuya dönüşmüştü. Gömdüğü hüzünlü anları hortlamıştı. Dean beline sarılınca daldığı düşüncelerden çıkmaya çalıştı. “Duru!” diye seslenen Dean’e baktı ve gülümsedi. Ardından fotoğrafa bakınca şaşırmadan edemedi. Dean fotoğraflarını çektiğinde mükemmel olacağını söylemişti ancak bu resim beklemediği kadar büyüleyiciydi. Üstelik serginin yıldız parçası olarak tanıtılmış olması inanılmazdı. Duru’nun içini göstermeyen özel tasarım beyaz flu elbisesi tüm vücudunu sarmış verilen efektlerle harikaya  dönmüştü. Bakışları öylesine hüzünlü ve meraklıydı ki “Kanadını Arayan Melek” adını sonuna kadar hak ediyordu. “Dean!” Diyebildi resme bakarken “Muhteşem olmuş!”. Yalnız bu kelimeler dudağından dökülmüş devamı gelmemişti. Dean, Duru’nun söyledikleriyle çok  mutlu oldu. Aylardır beklediği Duru’nun ona geleceğinden artık emindi gözlerinde görüyordu. Bundan cesaret alıp Duru’ya biraz daha sokuldu “Muhteşem olan sensin!” dedi. Duru, Dean’in tenine değen nefesinden ürperse de insanların önünde bunu belli etmemeye çalışarak gülümsedi. Kalabalığın fısıltıları giderek artınca Duru dönüp onlara baktı ve biraz önce kaçtığı bakışlarla yeniden karşılaştı. Yüreğini kanatan o sözcükler yeniden kulağında çınladı “Senden hoşlandığımı nasıl düşünebilirsin? Sen benim için küçük bir kız çocuğusun!”. Yaşadığı küçük düşürülmenin intikamını almak için çok güzel bir ortamda ve durumda olduğunun farkına vardı. Yakaladığı fırsatı kaçırmamak için  insanların tebriğini kabul eden Dean’e döndü. Yakınlığından yararlanıp ona uzandı ve öptü. Dean’in beklentisi zamansız olsa da gerçekleşirken Duru’yu kabul edip öpücüğünü derinleştirdi. Alkışlar ve küçük ıslıklar sergi salonunu doldurmuştu. Sanki resim şimdi tamam olmuştu. Ancak öpüşmeyi başlatan Duru olsa da Dean dudaklarına temas ettiği an çok başka anılar hayaline düşmüştü. Yine bir sergi salonunda Duru sıkıldığı kalabalıktan kaçmak için gezinirken Saruhan onu görmeyip yanlışlıkla çarpmıştı. Duru’dan özür diledikten sonra bir an yüzüne bakmış ve sonra dudaklarına yapışmıştı. Duru ilk başta onu itmeye çalışmıştı ama kokusunu derinden soluduğunda her şeyi unutmuştu hatta adını bile. Alkışlar kulağına dolduğunda kendine geldi. Kiminle öpüştüğünü hatırladı. Dean ondan ayrıldığında büyük bir zafer kazanmış gibi hissediyordu. “Teşekkür ederim!” dedi Duru’ya sessizce. Sonra kalabalığa dönüp kocaman gülümsemeyle onlara teşekkür etti ve diğer fotoğraflara da ilginin aynı olmasını dileyerek onları diğer resimlerle buluşturdu. İnsanlar yavaş yavaş fotoğraflarda gezinmeye başladıklarında Duru’nun gözleri Saruhan’ı aradı ama göremedi. Halbuki yüzünde hangi ifadenin oluşacağını çok  merak etmişti. Birkaç yakın arkadaşı Dean’in etrafını sarınca Neva gözlerini iri iri açarak Duru’nun yanına geldi ve elindeki broşürle hafifçe ona vurarak “Sana inanmıyorum!” dedi. “Bunu ilk adım olarak mı yaptın yoksa içinden mi geldi?” Diye şaşkınlığını belli etmemeye çalışarak sordu. Duru kısaca “İçimden geldi.” dedi ara ara bakışlarını salonda gezdirerek. Hala onu görememişti, gitmiş olmalıydı. “Ne kadar mükemmel göründüğünüzü anlatamam. Senin Dean’in yanına geçişin onu sözleri, fotoğraf ve öpüşmeniz. Sanki yazılmış bir senaryo gibiydi.” Dedi Neva gördüklerini anlatarak. Duru ise onu duymuyor gibiydi. Göğsünün ortasından başlayan bir acı boğazını sarmaya başlamıştı. “Neva!” Dedi sıkkınlıkla. “Biraz hava alsam iyi olacak!” Neva onu anlamaya çalışarak “Tabi, eminim sen bile yaptığına şaşırdın! Sıkılmış olmalısın!” dedi. Duru’yla beraber hareket edince Duru “Yalnız kalsam daha iyi!” dedi Neva’nın gelmesini istemeyerek. Neva konuşmadan başını sallayarak onu onaylasa da kaçar gibi giden arkadaşının haline anlam veremedi. Duru hızla dışarı çıktığında üzerine montunu almadığı için üşüdü. Londra’nın serin havası her yere yapışmış gibiydi. Daha bir saat öncesine kadar Dean’den hoşlandığını arkadaşına anlatırken bu hissettiği neydi? Saruhan’la olanların üzerinden 2 yıl geçmişti. Ona olan aşkının hayranlıktan öte olmadığını anlamış ve unutmuştu. Atlatmıştı. Gözlerini kapatıp yüzünü simsiyah gökyüzüne çevirdi. Derin nefesler alarak kendini rahatlatmaya çalıştı. “Duru!” Dean’in ona seslenmesiyle gözlerini açıp arkasına döndü. “İyi misin?” Kendine merakla bakan Dean’e gülümseyip “İyiyim, hava almak istedim.” Diye cevap verdi. Dean rahatlayarak “Sevindim.” Dedi. Sonra açıklık getirmeye çalışarak “Tüm gözler senin üzerindeydi. Kaldırmak için bazen kaçmak gerekiyor.” Diye hatırlattı. Duru yalnızca gülümseyip “Hepsi senin yüzünden!” dedi. Ceketini çıkarıp omuzlarına koyan Dean’e minnetle “Bana bu duyguyu yaşattığın için teşekkür ederim. Daha önce bu kadar yüceltilmemiştim!”dedi. Dean, Duru’nun ellerini tutarak “Ben bir şey yapmadım. İstedim ki bende uyandırdığın tüm duyguları insanlara gösterebileyim. Yansıttıklarımın hepsi sana ait, senin eserin!” dedi ciddiyetle. Duru biraz utanarak başını öne eğdi. Dean’in kendisini sevdiğini bilse de bu şekilde duymak bir parça yanaklarını kızartmıştı. Kollarını Dean’in belinde kavuşturarak ona sarıldı. Dean ise kendine sokulan Duru’yu kollarının arasına aldı, başına uzun bir öpücük bıraktı. Duru kollarını ondan çekerken hala çok yakınlardı. Dean, Duru’nu çenesini parmaklarıyla kavrayıp baş parmağını pembe dudaklarına hafifçe değdirdi. “Biraz önce yaşadığımız, gerçeğe almalı mıyım?” diye sordu. Duru anlamamış gözlerle bakınca “Anlık bir şey ya da şov olmadığını söyle Duru!” dedi Dean. Duru kendisine tutkuyla bakan adamdan oldukça etkileniyordu ancak Saruhan’ı görmek onu bocalatmıştı. Eğer hisleri küllenmemişse Dean’le olmak ona haksızlık olurdu. Bu yüzden ne diyeceğini bilemedi. “Ben.” Dedi sadece. Bakışlarını yere çevirip biraz düşündü. Sonra kesin bir bakışla Dean’e baktı. “Senden hoşlanıyorum Dean ama aklımda karmaşık düşünceler var. Kendimle ilgili. Hayatımda olacaksan tek bir kuşku olmadan yer almanı isterim.” Dean ilk duyduğuyla hissettiği mutluluk son duyduğuyla yok olmuştu. Yüzünde duygular anlık değişmişti. Duru durumu fark etse de konuşmasına devam etti. “Sakıncası yoksa senden zaman istiyorum.” Dedi. Dean gözlerini kapatıp biraz sesli nefesini dışarı verdi. Ardından Duru’ya bakıp ellerini tuttu. “Sen yeter ki gel!” Deyip ellerine öpücük kondurdu. Dean Duru’yu şaşırtmamıştı. Zaten bu tavırları Duru’yu etkileyen şey değil miydi? Duru gülümseyerek “İçeri girelim mi?” diye sordu. Dean başını sallayarak onu onaylarken koltuğunun altına aldığı Duru’yla içeri doğru adımladılar. Gece herkes için güzel ilerliyordu. Duru bazen etrafa meraklı bakışlarını atsa da bir daha Saruhan’ı görmemişti. Hayal görmediğinden emin olsa da bunu düşünmeden edemedi. Kendini tuhaf hissediyordu. 2 yıl önce neredeyse kimseyi tanımadığı bu şehre gelmişti. Güzel bir çevre ve arkadaşlıklar edinmişti. Okulunu iyi bir dereceyle tamamlamak üzereydi hatta akademik kariyer yapmayı bile düşünüyordu. Güneşsiz neşesini kaybetmiş bu şehre alışmıştı. Öyleyse neden damağında acı bir tat vardı, anlamıyordu. Kendisini küçük gören bir adamın tesiri hala yüreğinde hüküm sürüyor olamazdı değil mi? “Sana diyorum, Duru?” Neva koluna dokununca şaşkınca ona baktı. “N’oldu Neva?” “Beni duymuyor gibisin Duru! 2 saattir konuşuyorum ama kilitlenmiş gibisin!” Diye cevap veren Neva’ya şimdilik bir şey belli etmemeye çalıştı. “Üst üste bir çok  heyecan yaşadım. Yoruldum sanırım.” Dedi sakince. Neva ise arkadaşının halini beğenmeyince “İstersen gidelim.” Dedi Dean’in anlayışla karşılayacağını bilerek. “Yok, aslında olur!” Duru ne yapacağına karar veremeyince Neva ipleri eline aldı. “Anlaşıldı, gidiyoruz! Önce Dean’i görelim sonra çıkarız.” Dedi gözleriyle Dean’i arayarak. Sonunda bulduğunda yanına gidip Dean’e ayrılacaklarını söylediler. Dean daha sonra bunun kutlamasını yapacaklarının sözünü alarak onları serbest bıraktı. Galeriden ayrılan Duru bir an önce odasına gidip kendi içine dönmek için can atıyordu.                    

editor-pick
Dreame-Editörün seçtikleri

bc

HÜKÜM

read
224.1K
bc

Ne Olacak Halim (Türkçe)

read
14.3K
bc

ÇINAR AĞACI

read
5.7K
bc

AŞKLA BERDEL

read
79.1K
bc

MARDİN KIZILI [+18]

read
522.8K
bc

PERİ MASALI

read
9.5K
bc

Siyah Ve Beyaz

read
2.9K

Uygulamayı indirmek için tara

download_iosApp Store
google icon
Google Play
Facebook