"Acıktın değil mi?" "Evet hem de çok." dedi Reyhan başını ona çevirip. "Nereye gidiyoruz?" "Kahvaltı için çok güzel bir yere." "Uzak mı?" "Çok değil. En fazla kırk dakika." "Uzak sayılır. Kırk dakika... Kemer'de mi?" "Merkezin biraz dışında, kır bahçesi tarzı bir yer. Görünce çok beğeneceksin." "Tamam." Genç kızın kucağında duran ve birbirine kenetlenmiş ellerine baktı Fırat. Rahat görünse de tedirgin olduğunu hissediyordu. Nasıl olmasın? Nişanlısı bu durumdan haberdar olsa, canı sıkılırdı. Kendisinin de hala nişanlı bir adam olduğunu düşünürse, genç kızın tedirgin olması gayet doğaldı. "Bana ailenden biraz bahsetsene." diyerek onun gerginliğini üzerinden atması için sohbet konusu açtı Fırat. Ve aslında ailesini de merak ediyordu. "Daha önce biraz bahsetmiştim sanırım." "Bir ağa

