“Aç ulan aç” Ayten telefonu açmayınca sinirlerim tepeme çıkmıştı. “Onur’a ulaşmaya çalışın.” Onur, Ayten’in kardeşiydi. Tam bir kılkuyruktu. Baba parasıyla zar zor üniversite okutulmuş. Ailesinden başka övünecek hiçbir şeyi olmayan boş bir kümeydi. Ablası Ayten de babasının tüm imkanlarından yararlanmış olmasına rağmen zeki kızdı mesela, imkan verilmeyen bir ailede de olsa okurdu. Biz de zengin bir ailede büyümüş olmamıza rağmen şu an bulunduğumuz yerleri sonuna kadar haketmiştik. Babam bu konuda çok katıydı. İstediğimiz tüm eğitimleri aldırmış olmasına rağmen sınavlara girip başarılı olmayan çocuğuna asla boştan yere para harcamayacağını her seferinde dile getirmişti. O yüzden üniversite çağına gelip de üniversite okumayan tek çocuğu Fatma’ydı. Ayten’in babası gibi olsa Fatmayı da z

