Poyraz
Bir çok şey var yapacak ama şuan tüm tim yuva da medusa peşinde koşuyorduk.
Babamı ilk defa bu kadar telaşlı görüyordum.
Anladığım kadarı ile bu medusa her kimse geçmişte babam ve timinin çok gizli yürüttüğü bir operasyonun bilgilerini de çekmiş.
" eskileri dinlememenin bedelini ödüyoruz, arşivde saklayacaktık" diye atıfta bulundu Cenk amcama.
" başvurular başladı, ancak şuana dek bırakın siteme sızmayı, ilk 2 güvenlik duvarını bile çoğu geçemedi" diye ayrıntılı rapor vermeye başladı Demir.
2 Hafta oldu , neden hala saldırmıyor.
Cenk albayın öfke dolu sesi ile kendimizi toparladık.
" kendinize gelin lan, biz bu operasyon için canımızı ortaya koyduk, 2 dedeniz canını verdi! kaç kardeşimiz şehit oldu. ortaya asla çıkmaması gereken bir sır şimdi kim olduğumu bilmediğimiz birinin elinde hala sizde bir şey yok öyle mi?"
Cenk amcam amca iken dünya tatlısıdır ama eğer albay üniforması ile karşımızda ise.. işte o zaman bittiğinin resmidir.
Masal
O kadar sakin bir bahçe ki, keyfini çıkartmak gerek. Kendime güzel bir süt ve kurabiye aldım. Tüm kadınlar Nazlı hanımda toplanmıştı, ben işim var ders çalışacağım deyip gitmedim.
Evet, bakalım bakalım şu kendini bilmez güvenlik sistemi satıcıları nasıl bir yazılım yapmış!
Poyraz
Toplantı tüm yönü ile değerlendirilirken sıra belki de medusa birileri tarafından ele geçirildi senaryosu üzerinde dolanıyordu.
Babam" son hava saldırısında bize bir hediye bırakmış " deyip ekrana yansıttığı görselle brife başladı.
" casus bir sistem yüklenmiş programlara. askeri uçakları her türlü kontrol edebilecek çok özel bir sistem. bize nasıl kıracağımızı söyleyip göz kırpan emoji bırakmış" deyip gösterdiğinde bir an içime bir kurt düştü
" aradığımız, erkek olmayabilir"
İki emoji vardı ekranda birisi kalpli gözleri olan diğeri ise dil çıkartıp göz kırpan.
" bir kadın arıyor olabiliriz"
Bir ton itirazın ardından açıkladım ekranın önüne geçip
" yazım şekline bakın. Kullandığı dile. Bu emojiyi ömrü hayatınızda kaç sefer kullanmışsınızdır, saldırdığı noktalar...erkek egemen üstler... bizimle alay ediyor sadece zekamızla değil, cinsel olarak da bizi hedefe koymuş. Bir erkeğin en güçlü hissettiği yere en güçlü kalemize saldırıyor"
İçeri koşarak girdi Yasemin başkan
" Sanırım bir iz yakaladık"
Masal
Bu muymuş yani 20 milyonluk güvenlik tabanı! salak mı bunlar? ilk 19 sistemi hızla kırıp gülen kalpli gözlü bir emoji yolladım
Nasılsa paralarını almayacağım. 20. yi kendilerine bıraktım. Görünüşte 10 güvenlik duvarı deniyordu ama içinde iz süren gizli yazılımlar da vardı, elim değmişken onları da geliştirdiğim yapay zeka ile kırdım.
Elime yapışmadı ya... sonuncu kırma şeklini ise bir yazılı doküman haline getirip İnternete attım.
Evet kıran herkese bu ödülü vereceksiniz demek, o halde ödeyin de görelim!
Poyaz
" O mu?"
Deyip ekrandaki kargaşayı izleyince o olduğunu anlamıştık. 19 güvenlik duvarını kırmış, üstelik biz 10 demiş olmamıza rağmen bizim eklediğiniz takip duvarlarını da kırmış, şuan dünyanın 139 ülkesinde onlarca şehrinde girmiş görünüyor.
Ve evet ekranda kocaman imzası
Kalpli gözlü gülen emoji!
Seni bir yakalayayım, güldüreceğim ben!
Öfke ile bağırdı babam
" Harika artık tüm dünyaya ilan ettik onu "
Haklıydı, elime yüzüme bulaştırdım. Tüm okları ona döndürmüştük.
Kendimizi içinden daha da çıkılmaz bir hale sokmuştum,
Yol boyu düşündüm. 7 yıldır başıma gelenleri. Hayatımda tek bir iyi şey yoktu. En yakın dostumu kaybettim, sevdiğim kadını kaybettim, dostum ile aram bozulmasın diye hiç tanımadığım bir kızı hayatımıza soktum ve şimdi sevdiğim kadın bana gel beni kaçır diyor ve ben yarın onun düğününe katılacağım kolumda sahte karımla.
Bir insanın hayatı daha ne kadar kontrolden çıkabilir!
Masal
Banyoya girip güzel bir duş almak iyi geldi sinirlerime... Siber zekamı para kazanmak için hiç bir zaman kullanmadım.
Asla da kullanmam. Ben sadece öz anne babamı arıyorum. Yani onları arama serüvenimle başladı en azından bu süreç!
Bana söylenmeyen dosyadaki ayrıntılara erişene dek.
İlk kendi kayıtlarımı hackledim. Beni bir çöp kutusuna atmışlar. Belki de o yüzden her çaresiz hissettiğimde çöp kenarına gidiyorum.
Yeni doğmuş çöp kenarına atılmış birisi olunca demek ki anne kokusu sanıyorum çöp kokusunu!
Aynada kendime bakarken herkesin beni nasıl güzel gördüğüne şaşırdım. Eylül güzelsin deyip duruyor.
Oysa ben hep çöp kokuyorum. Geçmişimi öğrendiğim o günden sonra da her şey benim için anlamını yitirdi.
Sude kadar sevilmek... nasıl da onu istiyor. Bir erkek böyle arzuluyor demek ki sevdiği kadını
Zavallı Poyraz, eğer o kızın iyi bir kız olduğuna inansam elimden geleni yapardım kavuşunlar diye ama...
Düşüncelere dalıp banyodan havluya sarılıp çıktığında onu gördüm.. Üstünü çıkartmış, sinirle yatağa lacivert gömleğini atıyordu.
Kapı sesi ile dönüp bana baktı, göz gözeydik
Of,ne işi var ki bunun bu saatte evde, hayır!!! tam önünde bilgisayarım açık kalmış.Aptal Masal! salak Masal!
Gözümün dehşetle baktığı noktaya baktı, yüzünde pis bir sırıtma ile bilgisayara doğru yürüdü
" görmemi istemeyeceğin bir şey mi var, ne izliyordum bakalım sen?" diye giderken panikle ona doğru hamle yaptım!
O bilgisayara uzanırken ben de onun üstüne kolunu tutarak atladım ve yatağa altlı üstlü düştük ve o ses! çatırt
Gözleri kocaman açılmış bana bakarken " o ses kaburgamdan geldi, kafamdan geldi Masal de ama bana benim bilgisayarımdan geldiğini söyleme " diye bağırdım boğazını sıkarak ki teninin sıcaklığını tüm vücudumda hissettiğimi fark ettim
Nasıl bu kadar hissedebilirim ki, neden öyle bakıyor o? başımı gözlerinden aşağıya doğru kaydırdığımda adamın üstünde çırılçıplak uzandığımı anlamamla çığlık atarak kalkıp yatağın arkasına saklandım
Poyraz
Gözüm tavanda, nefes al nefes ver Poyraz! ard arda yutkundum... az önce ne yaşadık biz?
Üstüm çıplaktı ve üstümde duştan çıkmış nemli hali ile düşünce bıraktığı ıslaklığı tüylerimi ürpertti.
Evet kesin o yüzden ürperdim de ben neden konuşamıyorum. Kilitledim kaldım,
" Sen... manyak mısın lan?"
Evet keşke 2 yaşına dek beklemişsin konuşmak için şimdi kurduğun şu cümleye bakınca zahmet edip zamanında konuşmasaymışsın bari Poyraz! En azından daha az rezil olurdun.
" kapatsana gözünü aptal!" diye carladı yine.
Ha göz, evet kapat gözünü.... Ne kadar da sıcaktı lan o öyle?
Bir kıpırtılar oluyordu söylenip dururken tepemde, arada ferah şampuan kokusu, duş jeli kokusu mest ediyordu ve ben sanırım banyo yapmalıyım!
" Ne diye dalıyorsun odaya, kişisel eşya diye bir şey duymadın mı?
" giyindin mi?"
Kafama vurduğu yastıkla açtım gözümü, evet giymiş yine tişörtümü!
Altımdan çekerek aldı bilgisayarını, ağlıyor mu o?
" Al işte kırılmış"
İki elinde iki parçasını sallayarak gösterdi.
" tamam zırlama, alırım bir tane"
" ben bir tane bilgisayar istemiyorum ben kendi kazandığım param ile aldığım bilgisayarımı istiyorum" deyip kırık parçalara sarıldı yine.
Ne tuhaf kız? alacağız diyoruz ya!
Göğsü varmış... evet varmış yani baya varmış! hani yok sanıyordum ya, varmış! Ne alaka şimdi... ama var yani, aklına kazı Poyraz.
" O kadar panik yapacak ne vardı, ne izliyordun da panter gibi üstüme atladın öyle"
Ayağa kalkıp yerdeki havluyu alıp banyoya doğru yürümeye başladım sorgulayan çatık kaşları ve uzun kirpiklerinin ucunda biriken yaşlardan kendimi güçlükle ayırıp.
" Ayıp ayıp aile evindeyiz o tip şeyler izleyip izleyip duşa girme"
Ağzı kocaman açılmıştı tam laf yetiştirecekti ki banyonun kapısını kapattım suratına..
Tam kapanmadan önce
" Seniiii..." diye başlamıştı ki carlamaya kapının kapanması ile sessizlik oldu.
Oh missss!
Banyo aynasında kendime bakarak soyarken altımı , aletimin ilk defa bu kadar sert ve basınçla kabardığını fark etmiştim
Şaşkınlıkla bakarken " Saçmalama, çöplük gülüne mi? ciddi olamazsın?"
Küçük bir sitem edip kendisine duşa geçtim.