RAMON
Bana yaklaşıp kravatımı düzeltirken teninin o kokusunun tadını çıkardım. Yüzünde kravatımı düzgün yapmayı bilmediğim için benimle dalga geçer gibi bir ifade vardı.
Odadan çıktığımda annemin yanına gittim çünkü onunla son zamanlarda pek konuşmamıştım.
İçeri girdiğimde telefonla konuşuyordu. Beni gördü ve aramayı hemen sonlandırdı.
"Ramon... Oo Çok yakışıklı görünüyorsun... Sen benim oğlum musun?" dedi beni hayranlıkla incelerken.
"Teşekkürler madam. Sen de güzel görünüyorsun," dedim ve annem gülümsedi.
"Seni buraya ne getirdi acaba?" diye sordu tek kaşını kaldırarak.
Cevap vermek için biraz beklerken onu izledim.
"Seninle Hande hakkında konuşmak istiyorum," dedim.
"Hande? Ne oldu? Ne yaptı?" Diye sordu kaşlarını çatarak.
"Yok. Sence... Sen, onunla ne yapmam gerektiğini düşü
