Bir imparatorluk, susturulmuş duyguların üzerine kurulmuştu…” Adar Yaman — genç yaşta zirveye tırmanmış, karizması ve zekâsıyla iş dünyasında rakip tanımayan bir CEO. Soğukkanlılığı, disiplinli hayatı ve duvar gibi ördüğü duyguları, onun en güçlü silahı. Ama hiçbir başarı, geçmişin boşluğunu dolduramıyor. Çünkü Adar ne kadar yükseğe çıkarsa, kalbindeki sessizlik o kadar büyüyor. Onu bu hale getiren, yıllarını işine adamış bir baba: Ferhat Yaman. Katı kuralları ve “duygu zayıflıktır” inancıyla oğlunun her kararına yön veren bir güç. Ve içten içe oğlunun ruhundaki yalnızlığı hisseden, yumuşak sesiyle onun vicdanı olmaya çalışan bir anne: Belgin Hanım. Adar’ın etrafında her şey kontrol altında. Mükemmel bir ilişki, saygı duyulan bir soyadı, kusursuz bir kariyer… Ta ki bir gün, Şilan — elinde bir özgeçmişle kapısını çalana dek. Ve hayat, kuralları yeniden yazmaya başlar.

Zengin bir Diyarbakır ağasının oğlu olan başarılı avukat Demir Aslan ile, mesleğine aşık, prensip sahibi bir doktor olan Defne Yılmaz’ın yolları bir kazanın ardından kesişir. Bir hastane odasında başlayan tesadüf, iki farklı dünyanın iç içe geçtiği bir yazgıya dönüşür. Gelenekle modernliğin, kalp ile aklın, geçmişle geleceğin sınandığı bu hikâyede aşk, her defasında yeni bir sınavdan geçecektir.

Efnan ve boran nın tutkulu aşkı