“Beni büyümeden verdiler.Ama içimde bir kadın değil,bir yarım kalmışlık büyüdü…”Lavantaova…Ege’nin dağlarına yaslanmış, rüzgârı mor kokan sessiz bir köy.Ve o köyde küçük yaşta evlendirilen bir kız çocuğu: Zerda.Köyün en sessiz kızı, köyün en güçlü adamına verildi.Sözler söylendi, nikâh kıyıldı…Ama kimse, gözlerinin içindeki suskun çığlığı duymadı.Yiğit, güçlüydü, korkulan bir adamdı.Ama karşısındaki bu kızın çocuk olduğunu fark ettiğinde,kendi suskunluğuyla çarpıştı.“Bazı kızlar büyümeden evlendirilir…Ama bazıları büyüdükçe, sessizliğin içinden çiçek açar.”Zerda, kaderin yükünü taşıyan bir çocuk gelindi.Yiğit, onu bir bakışta reddeden bir adam.Ama Lavantaova’da her bahar bir şeyi yeniden yeşertir:Belki kırık bir baharı… belki de sessiz bir kızı.- Alin Mira

Kimse onların neden göz göze gelmediğini bilmiyor.Kimse aralarındaki o suskunluğun, yıllar boyunca taş gibi büyüyen bir duvar olduğunu fark etmiyor.Kimse o evliliğin, bir aşkın değil; gururun susturduğu kalplerin hikâyesi olduğunu anlamıyor.Ömer Alpsoy...Disiplinli, katı, herkesin saygı duyduğu bir adam. Aşiret liderinin tek varisi.Ve onun gözlerinde sadece dağların ağırlığı değil, bir zamanlar söyleyemediği cümlelerin gölgesi var. Sare Aksoy...Sessiz, boyun eğmiş gibi görünen bir kadın.Ama kimse onun yıllarca ailesinden gizli okuduğunu, içindeki sesi susturamadığını bilmiyor.En çok da, o sustuğu adamı hâlâ kalbinde taşıdığını.Bir zamanlar çocukluk oyunlarında birbirine bakan iki çift göz…Yıllar sonra, baskılarla, zorunluluklarla, suskunlukla bir araya gelen iki yetişkin...Bu bir aşk hikâyesi değil.Bu, aşkın hiç dile getirilemeden nasıl derinleştiğinin hikâyesi.Bu, "zorunda olmak" ile "istemek" arasındaki o ince çizgide yürüyen iki kalbin,geçmişle, gelenekle ve kendi içleriyle savaşı...Bazen kalbin bildiğini, dil söyleyemez.Ama kader bir yolunu bulur...Ve o yol, "Yüreğin Bildiği" yoldur.

Mina sıradan bir hayat yaşarken, yanlışlıkla aldığı bir kahve bardağı yüzünden ülkenin en ünlü romantik yazarlarından biriyle yolları kesişir.Baran Demir, görünüşte karizmatik ama iç dünyasında karmakarışık biridir. Mina onun sadece editörü olmaya çalışırken, kendini sahte sevgili gibi davranırken bulur.Yanlış kahveler, canlı yayın rezaletleri ve hiç hesapta olmayan bir... kayınvalide!Bu aşk, kurgudan gerçeğe dönüşürken, acaba gönüller de tesadüfen mi birleşir?Komik, tatlı, tam bir Türk romantik komedisi. Kahkahalara hazır olun!— Alin Mira