ELA KARAHAN
İki saattir valizimi topluyordum ve başında kız kardeşim, her sene olduğu gibi , nereye gideceğimi soruyordu . Ama ona bir şey demeyeceğimi bile bile soruyordu kardeşim .
"Abla , nereye gidiyorsun ?" dedi .
Sabahtan beri bu , otuzuncu olmuştu eminim . Kaşlarımı çattım ve sinirlenmeye başlamıştım . Her sene bu zamanda gittiğimi bilmesine rağmen , hatta nereye gittiğimi söylememe rağmen , her sene yaptığı gibi yine başımı şişirmeyi başarıyordu bu kız .
"Yasmin , sus artık ! " dedim .
Bu kız bugün papağana bağlamıştı , papağan gibi aynı şeyi tekrarlıyordu ama bir yerden sonra insanı sinir etmeye başlıyordu . Kardeşim kaşlarını çatarak bana cevap verdi :
"Benim adım Yasmin değil abla, İ-lay-da ! " dedi heceleyerek ve omuz silkerek .
"Hayır küçük hanım , senin adın İlayda Yasmin Karahan ," dedim kollarımı bağlayarak .
Kafası karıştığına yemin edebilirim . Kafasını kaşıyarak ,
"Ben ne söylüyordum acaba az önce ? " diye düşünüyordu .
Tahminimi yanlış çıkarmayıp :
"Of ! Abla , kafamı karıştırdın , " demesiyle gülümsedim .
O bana aldırmadan konuşmaya devam etti :
"Ben ne diyordum ? Hah , buldum ! Nereye gidiyorsun ? " dediğinde , kolundan tuttuğum gibi kapı dışarı ettim .
Bu kadarı fazlaydı , bana bunu hak etmişti ama. Yirmi bir yıllık hayatımda onun kadar çok konuşan bir insan görmedim . Nereden geliyor bu çene , anlamıyordum ki . Hayır , yani iki dakika sussa . . . Yarım saat hiç nefes almadan konuşan bir kız kardeşe sahiptim .
Valizimi hazırladıktan sonra valizin ağzını kapatıp elime aldım . İki ay yoktum ve bu benim için çok iyiydi . Bu sene bizim şirkette staj yapacaktım . Babamın isteğiyle mimarlık okuyordum ; bu sene son senemdi ve okulum bittiğinde hiç görmediğim sözlümle evlenecektim . Ne komikti ! Benim kaderim babam tarafından çizilmişti , özgür değildim . İstediğime âşık olmak isterdim ama elimden alınmıştı .
Eğer babam ve annem ölmeseydi , kesinlikle karşı çıkar, onlara inat kendi seçtiğim biriyle evlenirdim . Ama böyle bir şansım olmadığına göre yapacak bir şey yoktu . Kuzu kuzu boyun eğmiştim kaderime .
Demir Araslan ' ı ömrüm boyunca hiç görmemiştim . Evimizde onun adı anıldığını hiç duymamıştım ama babam bu adama çok güveniyor olmalıydı , ya da ailesine , böyle bir vasiyet bıraktığına göre . Aklıma gelen anıya buruk bir gülümsemeyle baktım .
GEÇMİŞ - 2020 - CENAZE SONRASI
Hep birlikte eve gelmiştik . Ben koltuğa bomboş bakıyordum ve gözlerimden yaş geliyordu . Benim yüzümden olmuştu bu kaza . Ben yapmıştım , ben öldürmüştüm annem ve babamı. Oturduğum yerden hızlıca kalkmamla başım döndü ve geriye doğru iki üç adım attım . Koluma birinin girmesiyle o kişiye döndüm ; kuzenimdi .
Daha sonra biri geldi ve :
"Merhabalar efendim , ben Melih Bey ' in avukatıyım ," dediğinde anlamaz bir şekilde adama baktım .
Adam onu anlamadığımı fark etmiş olacak ki devam etti :
"Ela Karahan,bu sizin efendim ," diyerek zarfı elime verdi ve devam etti :
"Babanızın vasiyetini açıklamak için buradayım ," diyerek koltuğa oturdu .
Ben kaşlarım çatık bir şekilde adama bakarken, Derya koluma girip beni koltuğa oturttu . Avukat evrak çantasını açıp babamın vasiyetini okumaya başladı :
"Babanızın vasiyeti şöyle efendim ; siz ve kardeşleriniz reşit ve meslek sahibi olana kadar hisselerinizi amcanız Mert Bey yönetecek ," deyip kalktı .
Bu kadar mıydı yani ?
"Bu kadar mı , avukat bey ?" dedim .
"Aslında bu kadar değil , Ela Hanım . Size verdiğim mektupta bütün cevapları bulacaksınız ," diyerek cümlesini sonlandırdı ve ayağa kalkıp evden ayrıldı .
Elimdeki mektupla odama çıktım ve yatağıma oturdum. Mektubu açıp okumaya başladım :
Canım kızım , Bu mektubu okuyorsan ölmüşüm demektir . Muhtemelen tek başına okuyor ve gözlerin kızarmıştır . Benim güzel kızım Ela ' m , ağlama ben yokum diye . Fındık burunlu kızım , sana çok şey yazmak isterdim ama senden isteğim ; dik dur olur mu ? Ne olursa olsun dik dur . Şimdi sadede gelmek gerek , değil mi ? Senden istediğim iki şey var. Bunu koşulsuz kabul edeceğini düşünüyorum . İlk olarak mimar olmanı istiyorum . Sen zaten listeni yapmıştın ama ben listeni değiştirdim kızım . Bana kızma olur mu ? İkincisi ise Demir Araslan ' la evlenmeni istiyorum . . .
Kaşlarım çatık şekilde mektuba bakıyordum . Benim listemi değiştirmiş ve hiç tanımadığım biriyle evlenmemi bekliyordu . Bunu bana nasıl yapmıştı babam ? Canım dediğim , en büyük destekçim beni arkamdan bıçaklamıştı .
O sırada telefonuma gelen mesaj , babamın ikinci isteğinin gerçek olduğunu söylüyordu :
Ne kadar istemiyorum desen de bu evlilik olacak . . . Demir Araslan
Böyle yazmıştı . Sonra hiçbir şekilde mesaj gelmemişti bana .
GÜNÜMÜZ . . .
Kafamı sağa sola sallayıp kötü bir anıya daha veda ettim . Odadan çıkıp aşağıya indim . Şükrü ağabey hızla valizimi alıp arabama koydu . Ben de bizimkilere dönüp :
"Eh, ayrılık vakti geldi çattı . Kendinize iyi bakın ,"
deyip Emir ' e sarıldım ve saçlarını karıştırdım .
Elleriyle saçlarını düzeltip :
"Abla , yine aynı şeyi yapıyorsun ," dediğinde , şakağına bir öpücük kondurup İlayda ve Emir ' e :
"Bir gün sizi de götüreceğim kuzum , o zamana kadar bana bir şey sormayın , olur mu ? " dedim hüzünlü bir sesle .
Her an ağlayabilirdim . Onlara söyleyememek içimi yakıyordu ama yapacak bir şey yoktu . Emir ' e tekrar sarıldım . Emir kollarımdayken :
"Tamam abla , sormayacağım ama beni her gün ara ," dedi .
"Tamam, arayacağım ," deyip Emir ' den ayrıldım ve İlayda'ya sarılıp :
"Bu sene üniversite tercihinde olamayacağım ama benim üniversitemi yazıyorsun ," dedim .
Onlardan uzak kalmazdım . Ben onlar , hep benimle olmalıydı ve ben de onlarla olmalıydım . Şu an bencillik gibi görülse de yapacak hiçbir şeyim yoktu. Kız kardeşim sitemli sesiyle :
"Oldu, başka emriniz var mı Ela Hanım ? Hem benim tercih dönemimde olmayın , hem de benim okulu yaz diyorsun . Abla , aşk olsun yani ! Hem ben senin okulunu yazacağım , bu puanla beni her okul alır—" dedi .
Elimi dudağına koyup :
"Bir sus kızım ya ! Bu puanla seni bütün okullar alır , merak etme ," deyip Meriç ' e dönüp :
"Sana emanet ,"deyip canım kuzenime sarıldım .
Amcama , sonra da yengeme sarıldım . Onlar benim ikinci ailemdi .
"Yengeciğim , kendinize iyi bakın ," deyip ayrıldım yengemden .
Arabama binip çalıştırdım ve evden bir kez daha ayrıldım . Dikiz aynasından eve bakıyordum , artık evi ve bizimkileri göremiyordum . Derin bir nefes aldım ve radyodan şarkı kanalını açtım . Bu beni bir süre oyalardı . Dile kolay , on iki saat yol gidecektim memlekete . . .
&&&&&
Saatlerdir yoldaydım ve bir saatlik yolum kalmıştı , Allah'a çok şükür . Arabayı kenara çekip tekrar bir nefes aldım . Gözlerim tekrar doldu . Yoruyordu bu yük beni . Ne yapmam gerektiğini bir kez daha bilmiyordum . Gözyaşlarımı sildim ve tekrar yola koyuldum .
Şehir merkezine yaklaştım , daha sonra arabamı şehir merkezinin içine sürdüm . Elim boş gidemezdim eve . Bir market görünce durdum . Arabayı park ettikten sonra markete girip bir güzel alışveriş yaptım . Kasaya geldiğimde genç bir bayan vardı. Kumral saçlı , yüzü toplu , boyu hemen hemen 1.65 ' ti . İdeal bir boydu . Gözleri ise elaya çalıyordu ve üstünde marketin verdiği tişört vardı . Bir de yaka kartı ; yaka kartında ‘ Büşra ’ yazıyordu . Kız bana gülümseyerek :
"Hoş geldiniz ," dedi .
Ben de baş selamıyla onu onayladım , kısacası ona hoş buldum demiş oldum . Genç kız aldığım bütün şeyleri geçirdi ve tutarı söyledi :
"700 lira , efendim ," dedi .
Ben hiçbir şey demeden cüzdanımdan kartımı çıkarmıştım ama sonra fark ettim ki amcam beni böyle bulabilirdi . Hemen nakit çektiğim parayı kasiyere verdim , gülümseyerek .
Kasiyer Büşra , gülümsememin samimi olduğuna inanıp :
" Galiba buralara yabancısınız ," dedi gülümseyerek .
Ben de ona : " Pek sayılmaz ," dedim .
Tanımadığım birine bir şey demek zorunda değildim ama gözlerimin içine bakmıştı kız . Paramın üstünü verdikten sonra elime aldığım poşetle marketten çıktım . Eşyaları arabaya yerleştirdikten sonra tekrar yola koyuldum . Az yolum kalmıştı . Huzur bulduğum ve özüme döndüğüm yere az kalmıştı .
Arabayı köyün girişine sürdüm . Kalbim boğazımdaydı. Hemen penceremi açıp o güzel köy kokusu burnuma doldu . Sonra o ırmağın sesi kulaklarıma geldi . Daha sonraysa anneannemin evine yaklaştığımda kalbim daha da hızlandı . Görmeyeli aylar olmuştu .
Arabamı evin önüne sürdüm . Bu sefer arabamı evin önünde durdurup kornaya bastım .
"Şemail Teyze ! " diye seslendim .
BÖLÜM SONU 🎬 . . .