AYNADAKİ KARANLIK

Ana Karakter Tasarımı Adı: Aras Demirhan Yaşı: 32 Doğum yeri: İstanbul Görünüm: Uzun boylu, bakımlı, karizmatik. Soğuk bakışları var. İlk izlenimde zarif, kibar ve zeki biri gibi görünüyor. Ama gözlerinde huzursuz eden bir karanlık saklı. Kökeni: Varlıklı bir ailenin tek oğlu. Çocukluğunda ilgisiz, baskıcı bir baba ve korumacı bir anne arasında büyümüş. Sevilmek için sürekli “oyunlar” oynamak zorunda kalmış. Kişilik: • Zeki, stratejik, olayları birkaç adım önceden görebilen. • Manipülatif, insanları kolayca kandırıp yönlendirebilen. • Karizmatik, yanında olduğunda güvenilir gibi görünen ama aslında tehlikeli biri. • Psikolojik olarak derin: hem narsist tarafı var hem de çocukluktan gelen bastırılmış travmalar. En Büyük Zayıflığı: Kontrol edemediği öfke anları. Özellikle reddedilmek ya da küçümsenmek onun “kırmızı çizgisi”. En Büyük Gücü: İnsanların zaaflarını görüp onları kendi planlarına alet edebilmesi. Hikâyedeki Rolü: Aras, dışarıdan bakıldığında başarılı bir iş insanı ve toplumda sevilen biri. Ama perde arkasında karanlık işlere bulaşmış, hem zekâsını hem de insanları manipüle etme yeteneğini kullanarak yükselen biri. Hikâye boyunca hem içindeki çocukluk yaralarıyla boğuşacak, hem de acımasız yüzüyle ön plana çıkacak CEYLAN AKSOY • Yaş: 27 • Doğum yeri: Eskişehir • Görünüm: 1.68 boyunda, uzun kestane rengi saçlı, ela gözlü. Sade ama zarif bir güzelliği vardır. Yüzünde hem masumiyet hem de kararlılık okunur. Sessiz bir güce sahiptir — o gücü fark ettikçe değişmeye başlar. • Kişilik: Merhametli ama inatçı, kırılgan ama pes etmeyen bir kadın. Hayatta kalmayı, sessizliğiyle öğrenmiştir. Gözlem gücü yüksektir; insanları bir bakışta okuyabilir. • Geçmişi: Ceylan çocuk yaşta annesini kaybetmiş, babası tarafından büyütülmüştür. Üniversitede psikoloji okumuş ama mesleğini yapmamıştır; çünkü babasının borçları yüzünden hayatının yönü değişmiştir. Babasının ölümünden sonra, istemeden Aras’ın dünyasına adım atar. • Aras’la ilişkisi: Aras’ın soğuk dünyasına girdiğinde, ilk başta ondan korkar. Fakat zamanla onun yalnızlığını fark eder. Aras’ta gördüğü karanlık, kendi içinde bastırdığı cesareti uyandırır. Aras’ı değiştirmeye değil, anlamaya çalışır — ve bu, Aras’ın hiç alışık olmadığı bir şeydir. • Korkusu: Sevilmemek değil, değiştiremeyeceği birine bağlanmak. • Alıntı (onu tanımlar): “İnsan bazen ışığa değil, karanlığa yakın hisseder kendini. Çünkü orada kalbi daha net duyar.”