Kağan , olan biteni hazmedememişti . Alina ’ yı İstanbul ’ un her yerinde aratıyor , onu bulmak için bütün kaynaklarını seferber ediyordu . Üstelik ortalıkta bir söylenti dolaşmaya başlamıştı . Ve emindi; bu söz çoktan Buzlar Kraliçesi ’ nin kulağına gitmişti bile .
“Güneş Kralı , Buzlar Kraliçesi ’ ni arıyor .”
Bu cümle Kağan ’ ın öfkesini körüklüyordu . En çok da onun izini hâlâ bulamamış olması sinirlerini bozuyordu. Fark edemediği şeyse , Alina ’ nın çoktan bir altyapı kurmuş ve hazırlıklı bir şekilde geldiğiydi .
Derin bir nefes aldı . İçindeki öfke midesini yeniden yakmaya başlamıştı . Terasa çıkıp hava almalıydı .
İstanbul, ayaklarının altındaydı . Bir süre gemileri ve kalkıp inen uçakları izledi . Ama içindeki huzursuzluk dinmiyordu . Tam tersine . . . midesindeki ağrı gittikçe şiddetleniyordu .
Cebinden sigarasını çıkardı , dudaklarına götürdü . Dumanı içine çektiğinde , gözleri uzaklara –sanki Alina ' nın adımlarının yankılandığı o karanlık ufka– dalmıştı .
Tam o sırada arkadan yaklaşan ayak seslerini duydu .
“Kağan Bey. .. Buzlar Kraliçesi’nden haber var ,” dedi Taylan , sesinde hem gerginlik hem de belli belirsiz bir heyecan vardı .
Kağan arkasını dönmeden konuştu .
“İptal edilen proje . . . Buğra ve Bora Soysal ’ ın yürüttüğü büyük sermayeli otel projesiymiş .”
Elini sıktı .
“Bu iki salak nasıl Buzlar Kraliçesi’yle el sıkışır ya ? Of . . ”
Taylan sessizce devam etti :
“Bir toplantı ayarlayın , biz de ortak olalım ,” dedi Kağan .
“Kağan Bey . . . Buzlar Kraliçesi projeyi iptal etmekten vazgeçmiş . Bir kaç gün sonra bir akşam yemeği düzenlenecek . Katılıp katılmayacağı bilinmiyor ama . . . Arya Karan bizzat orada olacak .”
Kağan kaşlarını çattı .
“Hazırlık yapın . Koruma sayısını artırın. Onun haberi olmadan izleyin ama . . . izlediğimizi anlamasın .”
“Emredersiniz ,” dedi Taylan .
Taylan için bu sabah oldukça zorluydu . Bilgisayar başından ayrılmadan sistemlerine sızmaya çalışmış, sonunda bir iz bulmuştu .
Arya Karan . . . Taylan, onun ikizi kadar zeki ve tehlikeli olduğunu biliyordu.
Öte yanda – Alina’nın tarafı ❄️
Arya , masanın başından kalkarken karşı uçta oturan adamı süzdü . Ona verdiği "bilginin" aslında sadece bir parça olduğunu biliyordu .
“Salak , her şeyi öğrendiğini sanıyor . Oysa daha başlangıç bu . . .”
dedi içinden ve Alina ’ nın çalışma odasına yöneldi .
❄️❄️❄️
Kapıyı tek tıklatıp içeri girdiğinde kimse yoktu . Kapıyı kapatıp alt kata indi . Evin dışına çıktığında, geniş arazinin ortasında süren çalışmaları izleyen Alina ’ yı gördü .
Kraliçe, müştemilat tarafında yapılan eklemeyi bizzat denetliyordu . Adamları birkaç metreden daha uzakta duruyor , gözlerini ondan ayırmıyordu . Onun başına bir şey gelirse . . . bu , affedilmezdi .
Alina çalışmalardan uzaklaştı . Geniş araziye doğru yürümeye başladı . O sırada bir yerlerden at sesleri geldi. Adamları hemen harekete geçti . Alina sessizce ilerleyip sesin geldiği yöne döndü . Karşısında , eve ait bir at çiftliği çıktı .
Yaklaştığında iki küçük ses duydu :
“Annem duyarsa çok kızar . . . ” dedi küçük kız .
“Napalım Masal? At alın diyoruz , almıyorlar ki ,” diye yanıtladı küçük çocuk .
İki çocuk , minik bir midillinin yanındaydılar . Ona havuç veriyor , usulca okşuyorlardı . Alina olduğu yerde kaldı . Bir süre onları sessizce izledi .
Uzaktan bir kadın ve bir erkek sesi yaklaştı . Alina , içgüdüsel bir refleksle saklandı . Arya ’ yı gördüğünde , çocukları işaret etti ve hızla oradan uzaklaştı .
Arya , işaret edilen yöne baktığında iki küçük çocuğu gördü . Tahminen 6-7 yaşlarındaydılar . O sırada gelen seslere döndü . Gözleri hemen tanıdı ;
Buğra Deniz Soysal . Yanındaki kadın da muhtemelen eşi olmalıydı .
Çocuklar, arkadaki ağıla doğru çoktan kaçıp saklanmışlardı .
“Merhabalar ,” dedi kadın .
“Sanırım çocukları arıyorsunuz ,” dedi Arya, mesafeli ve kısa .
“Evet ,” diye cevapladı Buğra .
Arya elini uzattı :
“Merhaba Buğra Bey . Bu şekilde tanışmak istemezdim. Ben Arya Karan . . . Alya Karan ’ ın ikiziyim . Tanıştığımıza memnun oldum .”
“Memnun oldum Arya Hanım ,” dedi Buğra , elini sıkarak .
Arya gözlerini kısmıştı .
“Bu karşılaşma iyi oldu. Buğra Bey , lütfen bu taraftan . . . ”
“Evet Arya hanım , iyi oldu toplantı maili gönderdik sizden dönüş bekliyoruz , ayrıca bir yatırımcımızda gelecek onunla da tanışmış olursunuz” dedi Buğra
Ahıra girdiklerinde Buğlem seslendi :
“Çocuklar . . . saklandığınız yerden çıkar mısınız ?”
İkisi de sessizce çıktılar . Üst baş çamur içindeydi . Görünüşe göre saklandıkları yerde tezeğe düşmüşlerdi .
Buğlem başını kaşıdı , aynısını Buğra da yaptı . Sonra ikisi birden gülmeye başladı .
“Ne yapacağız biz bunlarla . . . ”
Çocukları yanlarına alıp teşekkür ettiler , ardından oradan ayrıldılar .
Tanırhan Holding 🔥
Kağan , günler önce Bora’yı aramış ; otel projesine ortak olmak istediğini açıkça söylemişti . Üstelik projeyi yöneten diğer yatırımcıyla olan sözleşmelerin iptal edilmesini de istemişti . Ama işler sandığı kadar kolay ilerlememişti .
Yatırımcı tarafındaki bağlayıcı maddeler , projeye dışarıdan müdahaleye izin vermiyordu . Kağan sadece ortak olabilirdi .
Bu da işine gelmişti .
Çünkü böylece projeyi yakından izleyebilir , Buzlar Kraliçesi ’ ne açılan bu ticari kanal üzerinden onu çözebilirdi .
Ama hayat . . .
Hayat insanlar , planlarlar yaparken bambaşka bir hesapla gelir karşına .
Kağan bunun henüz farkında değildi .
Geniş, yüksek tavanlı ofisinden çıktı . Loş ışıklar koridorları kederli gösteriyordu .
Asansöre bindi, sessizdi . Metalin yankıladığı nefes sesleri dışında hiçbir şey duyulmuyordu .
Arabanın gösterge ışıkları uykusuzluğunun üstüne fazlalık gibi çaktı gözlerine
Tam o anda telefonu titredi . Gelen görselleri açtı .
Gözleri bir karede takılı kaldı .
O kişi . . .
Uzakta gibi duran ama aslında kalbine en yakın yerde duran kişiydi.
EV–GECE 🔥
Ev . . . Kağan’ın sığınağıydı . Ama bu gece daha da karanlıktı .
Duvarlar, sessizliğin içindeki yankıları içine çeker gibiydi .
Yalnızlık onun için bir alışkanlık değildi .
Bir ceza gibiydi .
Ve bu cezayı yıllardır kendi elleriyle taşıyordu .
Masada üç tabak vardı .
Atlas ve Taylan yerlerini aldılar . Yardımcıları klasik ama özenli bir menü hazırlamıştı :
Yayla çorbası , tane tane pilav ve bol domatesli patlıcanlı et sote .
Çatal bıçak sesleri , bir süre sadece yemekle meşgul olan insanların arasındaki mesafeyi çizdi .
Taylan sessizce başını kaldırdı .
“Kağan . . . ” dedi .
İsmini söyleme ayrıcalığı sadece bu anlara aitti .
“Evet ?” dedi Kağan , çatala yüklediği son parçayı ağzına atmadan önce durarak .
“Yarın akşam . Yemek netleşti . Sözleşme hazır .”
Kağan gözlerini kaçırmadı .
“Benim yerime sen gidiyorsun , Taylan .”
Taylan sadece başını eğdi .
“Emredersiniz .”
GİZLİ KONAK – AYNI GECE ❄️
Alina ve Arya konaktaki yemek masasında oturuyorlardı .
Bir süredir yemeklerin tadında bir tuhaflık vardı . Tuz fazla, kıvam eksikti .
Alina, kaşığını çorbanın içinde birkaç kez çevirdikten sonra yüzünü buruşturdu .
Diğer tabaklara da baktı . Bu yemeklerin, bu evin ruhuyla hiç bir alakası yoktu .
Sonunda dayanamadı :
“Seher Hanım ?”
Kadıncağız çekinerek kapıda belirdi .
Alina’nın sesi net ve soğuktu :
“Eşyalarınızı toplayın . Arkadaşlar sizi bırakacak .”
Kadın ürkmüş gözlerle başını sallayıp çıktı .
Bu eve girdiği ilk andan beri içindeki korku , şimdi dışarı sızmıştı .
Alina derin bir nefes aldı .
Mutfaktaki sessizlik içini kemiriyordu .
“Yarın ,” dedi Arya’ya dönerek ,
“Yeni biri olacak . Bu sefer bizim insanımız .”
İkisi birlikte mutfağa yürüdü . Dolabı açtılar. Ne varsa masaya koydular .
Savaşçılar gibi değil . . . hayatta kalmaya alışmışlar gibi .
TOPLANTI GÜNÜ
Arya aynanın karşısındaydı .
Gümüş çerçeve , yüzündeki keskinliği daha da vurguluyordu .
Bugün farklıydı .
Pantolon yerine siyah , kuğu gibi süzülen bir elbise giymişti .
Uzun kestane rengi saçlarını omzunun bir yanına toplamış, sade küpeleriyle tamamlamıştı .
Üzerindeki dosyayı kolunun altına aldı . Kapıyı kapattığında arkasında bıraktığı sessizlik , üstüne giydiği zırh gibiydi .
Alina çoktan bahçedeydi .
Türkiye’ye adım attığı ilk andan beri hep doğayı , geceyi ve gökyüzünü izliyordu .
Sanki her şeyin cevabını yıldızlar söyleyecekmiş gibi .
❄️🔥
ZAFİR OTEL / RESTORAN GİRİŞİ
Arya , mermer zemine vuran topuklarının sesine kulak kesilmeden yürüyordu .
Kulaklığını takmıştı ama dikkatini çevreden ayırmamıştı .
Restorana adım attığında hemen fark etti .
Masada iki tanıdık yüz vardı : Buğra ve Bora .
Yanlarında ise . . . bir adam .
Taylan Keskin .
Güneş Kralı ’ nın en sadık adamı . Onun hem sağ kolu , hem gölge izcisiydi .
Arya ' nın adımları bir an yavaşladı .
Damarlarında dolaşan soğukluk , akşamın havasına karıştı .
Karşılıklı bakıştılar .
Taylan hiç kıpırdamadı .
O da bu oyunda olduğunu biliyordu .
Ama tek fark şuydu :
İlk hamle . . . çoktan Buzlar Kraliçesi ’ nden gelmişti .
Sessiz , sarsıcı ve stratejik .
“Ve o gece . . . tahtadaki her taş yerindeydi . Ama hamle artık sıradan bir hamle değil , savaşın ilanıydı .”
🔥BÖLÜM SONU 💎