TYLER (Cherry 2)

Cennetteydim. Tanrım kadınların ağzı kadar iyi hissettiren başka bir şey yoktu. Ah tanrım hayır gevezeliklerinden kastetmiyordum. Ağızlarını doğru yerde doğru şekilde kullanmalarını kastediyorum. Şuan olduğu gibi… Kalçalarımı yukarı kaldırım derin, kaygan sıcaklığına sert bir giriş daha yaparken küfrettim. Daha fazla dayanamayacaktım. Kafamı eğip aletimi emen dudakların güzelliğini izlerken sesle inledim. Sesimi duyunca gözlerini kaldırıp bana gülümsedi. Aletimi sonuna kadar alıp emdiğinde “Ah lanet olsun geliyorum” diye inledim. Sözlerimle ağzı hızla aletim üstünde hareket etmeye başladı. saçlarının içindeki elim yumruk oldu. Orgazmın baş döndürücü etkisi bedenimi ele geçirdiğinde kalçalarım yataktan havalanıp aleti sertçe ağzının içine gömdüm. Nefes nefese yatağın üstüne kendimi bıraktığımda “Süpersin tatlım” diye mırıldandım. Dudakları kasıklarımdan yukarı doğru çıkarken gözlerim kapalı hazzın tadın çıkartıyordu. Elim saçlarını okşarken göğsümü öptü. Gözlerimi açtığımda bana bakan iri kahverengi gözlerle karşı karşıya geldim. “Hoşuna gitmesine sevindim” diyerek dudaklarıma doğru eğildiğinde kafamı yana çevirip belinden yakalayarak onu altıma aldım. Çığlık atarak kıkırdarken komodinin üstündeki prezervatifi aldım. Prezervatifi aletime geçirirken yüzünde memnun bir gülümseme vardı. Gülümseyerek kalçasını kavrayıp içine kaydığımda inledi. İki elimle kalçalarını kaldırıp sertçe içine girip çıkarken zevkle inliyordu. Ellerini bana doğru uzatıp beni kendine çekmeye çalıştığında içinden çıkıp hızla ters çevirdim. Kalçalarını kendime doğru çekip aletimi içine gömdüm. Sırtı daha güzel bir manzaraydı. İçine gömüldükçe vajinası aletimin etrafında kasılıp genişliyor, sırtı mükemmel bir yay çiziyordu. İlk seferden sonra ikinci seferde biraz zorlansam da zevk alması için elimden geleni yaptım. Buna mecburdum. Eğer orgazm efendisiyle yatıyorsanız bu yataktan memnun ayrılmanız gerekiyordu. Nefes alışları hızlandı. Ağzından çıkardığı sesler artarken içine sertçe yaptığım iki darbeden sonra çığlık atarak orgazma ulaştı. Nefes nefese kafasını yastığın üstüne bırakırken kalçalarını dik tutabilmek için sıktım. İçine gömülüp durdum. Hala serttim. Başımı arkaya atıp beklerken vajinası aletimi sağmaya devam ediyordu. kasılmaları yavaşladığında sessizleşti. Kafamı eğip öne baktığımda sızıp kaldığını görünce küfrettim. Lanet olsun hala serttim. Küfrederek içinden çıktım. Prezervatifi aletimden sıyırıp odanın bir köşesine attıktan sonra banyo olduğunu tahmin ettiğim yere yöneldim. Partide aldığım alkolden dolayı biraz çakır keyiftim. Yine de ayıkmıştım. Odaya çıkmadan önce fena halde sarhoştum. Kapıyı açtım ancak banyo sandığım kapı koridora açılıyordu. Siktir. Öğrenci evindeydim, tabi ki kapı koridora açılacaktı. Bu evlerin her odasında banyo yoktu. Gözlerimi kırpıştırıp koridora göz attım. Koridorda sızmış öğrenciler vardı. Üstlerinden atlayarak geçip koridorun sonundaki kapıya gittim. Tahminimce banyo burasıydı. Kapı koluna asılıp kapıyı ittim ancak açılmadı. Biraz zorladığımda içeriden ufak bir çığlık geldi ve kapı aralandı. İçeri girdiğimde kızıl saçlı bir afet yerde oturmuş bana bakıyordu. Makyajı akmıştı ama yeşil gözleri zümrüt gibi parlıyordu. Ah kızıl saç ve yeşil göz güzel bir birleşimdi. Gözlerini kırpıştırıp yüzüme dikkatle baktıktan sonra “Tyler” diye mırıldandı. Onu daha önce gördüğümü hatırlamıyordum ama gülümseyerek “Evet tatlım” dedim. Gözleri çıplak vücuduma kaydı. Hala sert olan aletimi gördüğünde dudaklarını yalayınca bu hareketi aletim coşkuyla karşıladı. Aletime bakıp gülümserken arkasındaki duvara tutunup dizlerinin üstüne kalktı. ne yapmak istediğini anladığında ona doğru döndüm. bacaklarıma tutunup dudaklarını aletimin üstünde gezdirdiğinde inledim. Siktir. Ne zaman bir ağza hayır diyebilmiştim ki… Kafasını tutup ağzının içine gömüldüğümde ilk başta öğürdü ancak kısa sürede uzunluğuma ve kalınlığıma alıştı. Ağzı aletimi zevkle emiyor dilini uzunluğum boyunca gezdiriyordu. Tanrım bu kız işini biliyordu. Kısa sürede orgazm olduğumda elimi duvara yaslayıp nefeslendim. O da yere oturup sırtını duvara yaslarken kafasını kaldırıp bana baktı. Kahretsin şimdi onu memnun etmem gerekiyordu. “Bana bir orgazm borcun var Tyler ama şimdi çok yorgunum” diyerek gözlerini kapattığında gülümsüyordu. Siktir. Ona borçlanmıştım. “İstediğini şimdi verebilirim tatlım” dediğimde sesi çıkmadı. Eğilip “Hey” diyerek omzunu dürttüğümde homurdanıp eliyle elimi iterek yere uzandı. Bu gece bütün hatunlar sızmak zorunda mıydı? Küfrederek duşu açıp kendimi temizledim. Banyodan çıkarken kızıl derin b ir uykudaydı. Odaya girip kıyafetlerimi giydikten sonra oradan çıktım. Aşağıya indiğimde kalan birkaç şişe birayı da alarak evden ayrıldım. Evime giden yol boyunca biraları bitirmiştim. Otoparkta pikabımdan aşağı inerken kafam fena halde iyiydi. Evet araba sürerken içki içememem gerekiyordu, biliyorum ama hayatta kalıp kalmamak çokta umurumda değildi. Apartmana geldiğimde lanet asansörler çalışmıyordu. Merdivenleri bir iki defa düşme tehlikesi atlatarak çıktıktan sonra evin anahtarını bulmakta şanslıydım. İlk denememde kapıyı açabilmiştim. Kapıyı arkamdan kapatıp odama doğru sarsak adımlarla ilerlerken burnuma dolan parfüm kokusu hoşuma gitmişti. Evimizin iğrenç kokusunu bile bastırmıştı. Biran önce uyumak istediğim için harika kokuyu arkamda bırakıp odama adım attım. Üstümdeki her şeyi çıkardıktan sonra kendimi yatağa attığım an sızmıştım. Lanet olası “Cherry, Cherry” diye bağıran bir ses yüzünden uykum bölündü. Kafamın altındaki yastığı alıp kulaklarıma bastırırken “Lanet olası şu sesi sustur Addy” diye homurdanıp uyumaya devam ettim. Kendimin bile zor duyduğum sesimi duymuş olması imkansızdı ama kısa süre sonra ses sustuğunda uykuya dalmam gecikmedi. Bugün bütün gün yataktan kalkmayı düşünmüyordum. Ama karnım benimle aynı düşünceleri paylaşmıyordu. Burnuma dolan enfes kokular beni ikinci defa uykumdan uyandırdı. Karnım gürültüyle guruldarken kafam anında yastıktan kalktı. aldığım jambon kukusunu içime çekerken gözlerimi kırpıştırıp “Troy” diye fısıldadım. Ama hayır onun burada olması imkansızdı. Yataktan kalkıp gözlerimi ovuşturdum. Addy’in kafasına bir şey düşmüş ve eve yiyecek almış olmalıydı. Ah sırf bu yüzden çok istediği şeyi yapıp onu dudaklarından öpebilirdim. Adam dudaklarıma takmıştı. Evet ev arkadaşım gay olabilir ama kesinlikle bana asılmıyordu. Adamın tek istediği kalın dudaklarımı öpmekti. Ayaklarımı sürükleyerek mutfağa gittiğimde henüz gözümü açamamıştım. “Ad sen harikasın bebeğim” dediğimde kısa süre sonra duyduğum çığlıkla gözlerim sonuna kadar açıldı.  Çığlığın sahibi “Lanet olsun bu da kim?” diye bağırırken Addy gülerek “Ti adamım git üstüne bir şey giy” dedi. Kaşlarım havaya kalkarak karşımdaki manzaraya baktım. Kız elleriyle gözlerini kapatmış bana arkasını dönmüştü. Addy yüzünde eğlenen bir ifadeyle sırıtıyordu. Ve gece aldığım o eşsiz koku jambon kokusunu bastırarak burnuma gelmişti. Kız hala ellerini gözlerine bastırmış duruyordu. Addy’e bakıp ukalaca sırıttım. Kıza yaklaşıp çıplak bedenimi vücuduma yasladığımda çığlık atınca  “Bebeğim böyle bir parçayı ilk defa görüyorsundur tabi çığlık atman normal” dedim. çıplak vücudumu görüp böyle tepki veren bir kızla ilk defa karşılaşıyordum. Genelde akşam ki kız gibi dudaklarını yalayıp üstüme atlarlardı. Ah karşımdaki tatlı bir bakireydi ve ben bakirelerle asla birlikte olmazdım.    Kız “Addy gönder şunu” dediğinde tüm vücudunu sırtıma yasladım. Sıçrayarak “Lanet olsun, lanet olsun” diye küfrederken kahkaha attım. O zıpladıkça kokusu burnuma doluyordu. Ona doğru eğilip kokuyu içime çekmek isteğiyle doldum. Üstüne eğilince kızarmış yanağını gördüğümde dokunmadan duramadım. Yanağını parmaklarımın arasına sıkıştırırken “Amanda aman burada utangaç bir bakiremiz varmış” dediğimde Addy kolunu aramıza uzatıp “Yeter bu kadar Tyler” dedi. Siktir onun varlığını bile unutmuştum. Kafamı kaldırıp yüzüne baktığımda uyarı dolu bakışlarını görünce geri çekildim. Beni kızdan uzaklaştırdığı için anlayamadığım bir öfkeye kapılmıştım.  “Aman be biraz eğlendirmiyorsun” diyerek sinirimi belli etmemeye çalışarak uzaklaştım. Arkamı dönüp kapıya giderken aletimin şahlanmış bir şekilde karnıma doğru kıvrıldığını fark ettim. Derin bir nefes aldığımda burnuma dolan kokusu kasıklarımdaki baskıyı arttırınca küfretmemek için dişlerimi sıktım. Kızarmış yanakları gözlerimin önüne gelirken bana sabah duyduğum şarkıyı hatırlattı. “Bundan sonra senin adın Cherry bebeğim, yanakların kiraz gibi” diyerek mutfaktan çıktım. Odama gitmek yerine acil banyoyu ziyaret etmem gerekiyordu. Banyoya girip soğuk suyu sonuna kadar açtım. Gözlerimi kapatıp suyun başımdan aşağı akmasına izin verirken her nefes aldığımda sanki kokusu burnumun dibindeydi. Küfrederek gözlerimi açıp hala dik olan aletime baktım. Başka çarem yok gibi görünüyordu. ergenliğimden beri ilk defa elimi aletime atma gereği duyuyordum. Hemen birkaç metre ileride güzel bir hatun vardı ama beni öylece ağzına alacağından şüpheliydim. Ah kesinlikle almazdı. Üstelik Addy’in bakışlarından anladığım kadarıyla kız onun için önemliydi. Siktir. Gay olduğunu bilmesem kızdan hoşlandığını söyleyebilirdim. Kısa sürede doruğa ulaştığımda temizlenip banyodan çıktım. Biran önce üstümü giyinip o kahvaltının tadını çıkartmak istiyordum.  Mutfağa geri döndüğümde Addy’in kızı öptüğünü görünce “Adamım bilmesem tercihlerini tekrar değiştirdiğini düşünürdüm” dedim. Sandalyenin birini çekip masadaki kahvaltılıklara atılırken  “Eğer bize her gün böyle kahvaltı hazırlayacaksa bence değiştirmelisin” dedim. Veya ben onun için bir istisna yapıp bakire olduğu halde onunla yatabilirdim. Bu enfes kahvaltıya karşılık ona istediği kadar orgazm yaşatabilirdim. Addy’in  “Lena açıklayacaktım” dediğini duyduğumda arkama baktım. Kız arkasını dönüp mutfaktan çıkarken Addy peşinden koştu. Tavadaki jambonları gördüğümde “Hey Cherry jambonları tavada unuttun” diye bağırdım ama kız çoktan evden çıkmıştı. ne olduğunu anlamasam da üstünde durmadım. O deli eden kokusu etrafımdan uzaklaştığı için memnundum. Ocağı kapatıp tavayı masaya koyarak yemeğime devam ettim. Kısa süre sonra Addy burnundan soluyarak mutfağa girdi. “Ne bok yediğini sanıyorsun sen dostum” diye bağırdığında kaşlarımı kaldırıp ona baktım. Ağzımdaki jambonu çiğneyip yutarken “Ne yaptım adamım” dediğimde “Li gay olduğumu bilmiyordu” dedi. Kaşlarım çatılırken bunun neden önemli olduğunu anlamaya çalıştım. Addy hiçbir zaman kendini saklama gereği duymazdı. Sırf bu yüzden ailesinin onu reddetmesini bile önemsememişti. Sonra kızın tavırlarını hatırlarken “Siktir senden mi hoşlanıyordu?” diye sordum. Sorumla yüzünü buruşturduğunda kahkaha atmaya başlamıştım. “Ah dostum bu gerçekten saf bir bakire ha” dediğimde Addy iç çekerek yanımdaki sandalyeyi çekip oturdu. “Li çok iyi bir kız Ti” dediğinde ayağa kalkarken “Evet dostum kesinlikle çok iyi, içini doldurmak istediğim sağlam kalçaları var” dedim. “Sen seksten başka bir şey düşünmez misin?” diyerek güldüğünde ona bakıp sırıtarak “Seksten başka ne var ki şu hayatta” dedim. Boş tabağı alıp lavaboya atarken “Li’ye neden o kadar yaklaştın?” diye sordu. “Ne demek istediğini anlamadım” diyerek ona döndüğümde ayağa kalkıp karşıma dikilirken “Hadi ama onu kışkırtmaya çalıştın. Senden utandığını fark ettiğin an üstüne gitmen senin yapacağın bir şey değildi. Sen üstüne atılan kadınlara karşılık verirsin Tyler, üstelik bakirelerden kaçarsın” dedi. Eh insan yıllarca aynı evi paylaştığında birini bu kadar yakıdan tanıyabiliyordu demek. Addy’in meraklı bakışları altında omuz silktim. “Bilemiyorum Ad, verdiği tepki komiğime gitti ve biraz eğlenmek istedim işte” derken umursamaz davrandım. Gerçekten de öyleydi. Kızın tepkisi bence çok komikti. Ağzını açıp aletimi yalamak yerine çığlık çığlığa kaçmıştı. Addy yüzüme bakıp güldükten sonra kafasını iki yana salladı. Elimle omzundan itip onu kendimden uzaklaştırarak kapıya yöneldim. “Ben gidiyorum bok çuvalı, biraz temizlik yap artık. Kızın kokusu bile evin iğrenç kokusunu bastıramamış” Evden çıkarken Addy “Li’nin kokusu mu vardı?” diye sorunca küfredip kapıyı arkamdan çarparak çıktım. Tamirhaneye giderken bundan sonra hayatımın boka saracağından habersizdim. Hoş zaten bok çamurunun içinde yüzen bir domuzdan farksızdım. Bok çukurunda doğmuştum ve asla çıkamamıştım. Debelendikçe daha çok batmış ve batmaya devam etmiştim. Şimdilik bok çukurum durgun olsa da kısa zaman sonra derinleşeceğini biliyordum. Tyler Carter’ın bok çukuru dünyasına hoş geldiniz.