7. Bölüm: İhanet

640 Words
Peru, Sessizlik Tapınağı (Tapınak Kapandıktan Hemen Sonra) ​Tapınağın içi şaşırtıcı derecede büyüktü. Kapanan taş kapı, dış dünyadaki Voran savaşının tüm sesini kesmişti. Elara, nefesi kesilerek kristal rezonans cihazının bulunduğu kubbeli odayı inceliyordu. Cihaz, devasa, prizmatik bir kuvars kristalinden yapılmıştı ve duvarlara yansıyan mor Krono-Silis ışıltısı altında ürkütücü bir güzelliğe sahipti. ​Ancak Elara'nın dikkati, cihazdan çok, Tapınağın duvarlarını kaplayan kadim fresklere ve yazılara odaklandı. Bu, bir savunma mekanizmasından çok, Voran ve Zemut ırklarının tarihini ve düşüşünü anlatan bir kayıt defteriydi. ​Elara, laptop'ı hızla kurdu ve tabletindeki çözümleri kullanarak yazıtları tercüme etmeye başladı. ​Yazıtlar, Yüksek Voran Kralı Zarkos hakkında çarpıcı detaylar içeriyordu. Zarkos, ırkının en büyük bilim insanıydı; teknolojiye, özellikle de enerjiye saplantılıydı. Yazıtlar şöyle diyordu: “Zarkos, Krono-Silis’in gücünü kendi zırhı ve silahları için kontrol etmek istedi. O, elementin dengeleyici gücünü görmezden geldi ve sadece sınırsız gücüne odaklandı. İşte bu, onu Yüce Perde’nin ardına hapseden kibir oldu.” ​Elara dehşetle o anı fark etti: Zarkos’un saplantısı, modern dünyanın en güçlü adamlarından birinin saplantısına çok benziyordu. ​New York, AetherCorp Genel Merkezi (Eş Zamanlı) ​Aynı anda, binlerce kilometre uzakta, New York’ta, AetherCorp’un camdan gökdeleninde, CEO Malcolm Brandt öfkeyle masasından fırladı. Brandt, gezegenin enerji kaynakları üzerindeki mutlak kontrolü hedefleyen, soğuk ve hesapçı bir iş adamıydı. Sondaj felaketi ve Zemut saldırıları, şirketi batırmıştı, ancak Brandt'ın zihninde tek bir düşünce vardı: Krono-Silis. ​Brandt, bir ay önce, Sibirya’daki keşif hakkında sadece birkaç mühendislik raporu görmüştü. Raporlar, Krono-Silis’in evrensel bir enerji kaynağı olabileceğini ima ediyordu. O andan itibaren Brandt, bu elementin peşine düşmüştü. ​"Onu bulmalısınız!" diye bağırdı, karşısındaki güvenlik şefine. "Vance ve Thorne, o kalıntıları Peru'ya götürdü. O bilim kadını, elementin sırrını çözmeden önce onu ele geçirmeliyiz!" ​Güvenlik şefi, endişeyle başını salladı. "Voranlar ve Zemutlar araya giriyor, Efendim. Bu elementin bizim için ne kadar tehlikeli olduğunu bilmiyoruz." ​"Tehlike mi?" diye güldü Brandt, alaycı bir şekilde. "Tehlike, kontrol edememektir. Zarkos'un teknolojisine ihtiyacımız var. Voranlar'ın bu kadar güçlü olmasının nedeni, elementin gücünü kullanmaları. Ve ben de kullanacağım." ​Brandt, tam olarak ne yaptığını biliyordu. Sondaj öncesinde, Voranlar’la gizli bir iletişim kanalı kurmuştu. Enerji dalgalanmalarını analiz etmiş ve onların teknolojisine hayran kalmıştı. Şimdi, Voranlar serbest kaldığına göre, Brandt onlara bilgi sağlamaya ve onlarla ittifak kurmaya çalışıyordu. ​Brandt, Voranlar'ın iletişim frekansına bir mesaj gönderdi. "Vance ve Thorne, sizin istediğiniz gücü taşıyorlar. Koordinatları size iletiyorum. Karşılığında, yeryüzünün enerji şebekeleri üzerindeki hakimiyetinizi ve teknoloji paylaşımınızı istiyorum." ​Brandt, Yüksek Voran Kralı Zarkos ile bir anlaşma yaptığını sanıyordu; oysa Zarkos, insanlığı kölelikten başka hiçbir şeye layık görmüyordu. Brandt, Zarkos’un elinde sadece bir piyondu. ​Peru, Sessizlik Tapınağı'na Geri Dönüş ​Tapınakta, Elara’nın tercümesi hızlanmıştı. Yazıtlar, Zarkos’un sadece Krono-Silis’i istemediğini, aynı zamanda elementin gücüyle kendi zırhının zayıf noktasını da yarattığını ortaya çıkardı. ​“Voran Zırhı, Krono-Silis tarafından stabilize edilmiştir. Ancak, elementin saf rezonans frekansı zırhın koruyucu alanını geçici olarak çökertebilir. Bu frekans, sadece Sessizlik Tapınakları’ndan elde edilebilir.” ​Elara'nın yüzünde bir umut ışığı parladı. Thorne'un geleneksel silahları etkisizdi, ama Tapınağın rezonans frekansını doğru ayarlarsa, Voranlar'ın zırhını geçici olarak devre dışı bırakabilirdi! ​Tam bu sırada, Elara'nın laptop'u aniden bir uyarı sinyali verdi. Bilgisayar, yetkisiz bir küresel veri sızıntısı tespit etmişti. Sinyalin kaynağı: AetherCorp'un sunucularıydı. Sinyalin hedefi: Peru'daki kanyonun tam koordinatları. ​"İhanet," diye fısıldadı Elara, sesi yankılanırken. "Brandt. Kendi ırkına ihanet ediyor." ​Elara, hemen dışarıdaki Thorne'a telsizle ulaşmaya çalıştı, ama Tapınağın mühürlü duvarları iletişimi engelliyordu. Brandt, Voranlar'a Tapınağın yerini verdiğine göre, Thorne'un tehlikesi katlanarak artmıştı. ​Elara'nın şimdi iki görevi vardı: Birincisi, rezonans cihazını aktive ederek Thorne'a savaşta bir şans vermek. İkincisi, Tapınaktaki yazıtları çözmeye devam etmek, çünkü Zarkos'un saplantısının bir sonucu olan ihanet, Zemutlar'ın planının sadece bir parçasıydı. ​Elara, Krono-Silis konteynerini açtı ve elementi kristal cihaza yerleştirmeye başladı. Cihaz, gürültülü, yüksek frekanslı bir ses çıkarmaya başladı. ​Dışarıda, Thorne'un savaşının sesi aniden yükseldi. Bu, daha önce duyulandan çok daha fazla Voran birliğinin yaklaştığı anlamına geliyordu. Brandt'ın ihaneti işe yaramıştı.
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD