"Biz bence arada değil hep yapalım bunu." Kerem'in sesi arabanın içinde yankılanırken ona gülümseyerek baktım. "Yaparız aşkım." dedim koltuğa yerleşmeye çalışırken. İki günlük Bursa tatilimizin dönüş yolundaydık. İki gün bile olsa işi, aşı düşünmeden güne uyanma hissi çok güzelmiş. Bütün sahil koylarını sabahtan akşama kadar gezip, girilmedik dükkan bırakmadığımız için ayak tabanlarım patlayacak gibiydi. Ama ağrının bile tatlı bir mutluluğu vardı. Kerem'le ilk gelişimizi hatırladığımda, bu kadar mutlu ve yorgun ayrılmadığımı fark etmiştim. Aşk insanı gerçekten yoruyormuş. Yorulmaktan bile mutlu olurmuş insan. Yüzümde bir gülümseme peyda olurken Kerem vitesteki elini havaya kaldırıp yanağımdan bir makas aldı. Daha çok gülümsedim. "Sen sinirliyken seni hiç çekemiyorum, biliyor musun?"

