Herkesin bir sus payı vardı. Bazılarının sus payı ucuzken bazılarının ki maliyetli oluyordu. Bazılarının ki yıkım getirirken, bazılarının ki aydınlığa kapı açıyordu. Benim sus payım felaketi getirecekti, bunlara sebebiyet veren herkesin felaketi ben olacaktım. Durup karşımda duran kadına baktım. İster polis isterse bilgisayar programcısı asla onların kılıflarına uymuyordum. Ben Gece'ydim, herkesin kıskandığı gıbta ettiği kişiydim. Çoğu kişinin sadece kendini bende rahat hissedip huzur bulduğuydum. Ama bir o kadar da kirliydim. Gündüzün tüm kirini bana atarlardı. Tüm gözlerin gördüğü gündüzde, geceleri o gözler kör olurdu. Ben buydum işte, herkesin nefret ettiği ama bir o kadar da imrendiği kişiydim. Karşımda duran kırık camdan yansıyan kadına baktım. Şeytani bir gülümsememi takını

