Hayat sanki beni ordan oraya savuruyordu. İçimde bir boşluk vardı ve o hiç dolmamist. Ben ise kendime aldırış etmeden o boşluğu doldurmak için cabaliyordum. Hep ve herzaman yanlış kararlar vererek tabikide. İçimdeki boşluğun sessiz sesini duymamak için herşeyi yapardım. Ki yapıyordum da. Düzinelerce yanlış kararlar yanlış insanlar. Yapmamam gereken hatalar. Beni hiçbir şey durduramiyordu. Farklı hayatlar, farklı anılar istiyordu beynim. Benim için hayat sanki yoktu. İçimdeki sessiz sesin beni içine çektiğini hissedince. Ondan kaçmak için heyecanlar arıyordum galiba......
Belki bir şair değilim ama kalbim sana şiirler yazıyordu.
Dışarıdan kimsenin anlayamayacağı,belkide bana deli diyecekleri şiirler....
Kalbimin ellerinde titredigini kime nasıl anlatabilirdim?
Bana berduş diyeceklerdi belki de....
Oysa ben bir tek şunu biliyordum kalemime hükmeden ellerim değil kalbim, o sözcükleri ortaya döken beynim değil kalbim di......
Sen sevgilim,
Dudaklarımdan dökülen en güzel sözcüktün,
Her bir harfine ayrı ozendigim,
Öyle içten dökülüyordun ki dudaklarımdan, kalbim akıyordu sanki cumlelerime,
Ben, en güzel senin için dökülen kelimelerle konuştum,
En güzel onları telaffuz ettim.
Neden mi sevgilim,
Çünkü içinde sen yaşıyordun cümlelerin,
Çünkü tek sana o kadar güzel çıkıyordu sesim,
Çünkü tek senin yanında o kadar içten gülüyordum,
Ben senin için yaptığım herşeyi seviyordum aslında,
Sen gidince kesik nefesler, ruhsuz cümleler, hüzünlü gülücükler kaldı bana, sen giderken ruhumuda götürdün........