İçimde yükselen öfkeye zor hakim oluyordum. Ben ne hayaller kurmuştum, bugün için. Ama hiç istediğim gibi olmamıştı. Hızla Mehmet'in yanından ayrıldım. Ablamın oturduğu masaya gelip çantamı aldım. "Gidelim, abla." ablam kolumdan tuttu. "Ne oldu, Elis?" başıyla Mehmet'in olduğu tarafı gösterdi. "Senin için nasıl çaba harcıyor. Saçma sapan bir kıskançlık yüzünden bırakıp gidecek misin? Mehmet için bu kadar çabuk pes mi edeceksin? Oysa o, senin için nasıl çaba harcadı ve hala da devam ediyor." ablamın yanına oturdum. Sinirlendiğim zaman aklım çok fazla karışıyordu. Ani kararlar verip sonra pişman oluyordum. Ablamda beni iyi tanıdığı için beni durdurdu. Bugünün kötü bitmesini istemezdim. "Haklısın. Aklıma gelen ilk şeyi yapıyorum." ablam beni kendine çekti. Başımı omzuna koydum. "Seni çok

