"Hayatım hadi ama yapacaksan yap vallahi şiştim. Böyle bir gerdek hayal etmemiştim."
"Ama aşkım canını yakmak istemiyorum."
"Yak canımı yakk ısır em öp yeter ki yap vallahi sabrım kalmadı."
"Tamam sakin ol yapıcam şimdi yapıcam."
"Bak Ayhan eğer korkuyorsan ben üstüne çıkayım?"
"Yok artık Gökşen canın iyice yanar. Ben sana kıyamam."
"Ama böyle daha çok yanıyorr. İçim alev alev Ayhan gir artık sabrım kalmadı."
"Tamam canım tamam giricem şimdi." 3 yıllık sevgilim ve 3 saat önce kocam olan adam yatak odamızda bacaklarımın arasında bana girse mi? girmese mi ? bunun muhakemesini yapıyor. Şimdi çıldıracağım. Biraz daha girmezse ben üstüne çıkacağım çünkü sabrım kalmadı. Bacak aram resmen zonkluyor ve yoksunluk sendromu yaşıyor. O kadar öpüşüp sevişmeden sonra beni sert ve haşin becermesi gerekiren "Canını yakıcam acıyacak diyor" delirmemek elde değil. Bırakta tüm bunları ben düşüneyim be adam . Belki ben canımın acımasından keyif alıyorum alla alla ya. Gerçi daha önce böyle bir tecrübem olmadı ama nedense onu içimde hissetmek istiyorum
"Hazır mısın Canım?" şimdi düşüp bayılacağım.
"Hazırım dedim ya Ayhan daha neyi bekliyorsun? Gir artık yoksa kalkıp gideceğim yataktan çok sıkıldım."
"Tamam canım giriyorum." Üzerime doğru hafif eğildi bacak aramda hissetiğim sertlikle heyecanlanmıştım. Tam dudaklarına gelip sürtmeye başladı ve benim arzum arşa çıktı kalçalarımı kaldırdım bir umut. Ama sevgili kocam kendini geri çekti. Kan beynime sıçradı. Ayhanı üzerimden itip sinirden delirmiş ve gözlerim ıslak kalktım yataktan ve doğru banyoya girdim. Kapıyı kapayıp kilitledim ve ağlamaya başladım. Beni öyle güzel öpüp sevmişti ki arzum beklentim şaha kalkmıştı ama 1 saattir bacak aram da gireyim yok girmeyim diye beni delirtip banyoya gelmeme sebep oldu.
"Gökşen canım karıcım hadi aç kapıyı bak özür dilerim. Ben senin canını yakacağım diye korkumdan vallahi bak."
"............................."
"Lütfen açar mısın korkuyorum lütfen bana kız bağır ama kendini benden uzaklaştırma Gökşen hadi canım karım lütfen aç kapıyı."
".............................."
"Karıcım çok özür dilerim ben bilemedim canın yanacak diye gerildim. Hadi açta birbirimizin olalım hadi karıcım." Başına karıcın kadar taş düşsün Ayhan hevesimi arzumu kursağımda bıraktın. Canımdan bezdim bu ne ya bir insan bu kadar mı salak olur? Sinirle çıplak ayağa kalkıp duşa girdim ve suyu açıp buz gibi suyla uzun uzun duş aldım. İçimdeki yangın biraz söner gibi olsa da yine de hazırda bekliyordu. Üzerimi bornozumu geçirip saçlarımı kuruladım ve hafif ıslak bırakıp kapıyı açtım kapının eşiğinde Ayhanı yere oturmuş halde beklemiyordum pantolonunu giymiş üstü çıplaktı.Yüzüne bile bakmadan hemen dolaba gidip pijama takımı çıkarttım. Önce iç çamaşırlarımı elime aldım sonra da tekrar banyoya girip kapıyı kilitledim. Ayağa kalkmış ama beni süzmekten konuşamamış içeri tekrar girmeme de engel olamamıştı. Üzerimi giyip tam bir hayal kırıklığıyla kapıyı tekrar açıp mutfağa girdim. Buzdolabını açıp soğuk su şişesini alıp bir bardak doldurdum ve sandalyeye oturup içtim. Ağustos sıcağında iyi gitmişti. Hem belki içimdeki yangında sönerdi yoksa şehri yakacak gibiydi içim. Ayhan etrafımda dolanıyor ama ne konuşuyor nede yaptığım şeylere engel oluyordu.Kalbim sanki boğazımda gibi atıyor ellerim sinirden titriyordu. Neden böyle oldum bilmiyorum ama zoruma gitmişti işte.
"Gökşen bana bakmayacak mısın?" hiç yüzüne bakmadan yatak odasına gidip yatağın üzerindeki terli yatak çarşafımızı çekip çıkarttım ve dolaptan yenisini serdim. O sinirle yastık kılıflarını bile değiştirmiştim. Hava alsın diye klimayı kapayıp camı açtım ve tül perdeleri çekip yatağa uzandım cama doğru dönmüştüm gözlerim kapalı ağlamamak için kendimi sıkıyordum. Kendi tarafımdaki abajuru kapamış Ayhanın tarafındaki açık kalmıştı. Yatağın benden tarafına geldiğini üzerime düşen gölgeden anladım. Yatağın yanına diz çökmüş elleri saçlarımdaydı. Bir sinirle arkamı döndüm bana dokunsun istememiştim. Ben arzuyla onun olmak için beklerken beni bekletip durmuş sinirimi tepeme çıkartmıştı. Artık dokunmasını istemiyordum. Ayak ucuma oturup omzumu sırtımı okşamaya başladı. Lanet hormonlar onun dokunuşunu istiyordum. Bana dokunsun sevip sarsın istiyordum bir olalım birbirimize ait olalım istiyordum ama dünyadaki en düşünceli adamı bulup seçmiş yetmez gibi birde kocam yapmıştım iyi mi?
"Gökşen güzel karım canım karımm seni çok seviyorum . Sen altımda melek gibi yatarken ben ne yapacağımı şaşırdım. Öyle tutkuluydun ki alev alevdin karıcım. Canını yakarda beni yine istemezsin diye kıyamadım be gülüm. Bir bilsen nasıl zor sen altımda öyle aşkla bana bakarken sana kıyamamak kötü durumdayım." Durumuna sıçıcam şimdi senin ben ne haldeyim acaba? Hiç sesimi çıkarmadım ama derin büyük bir soluk almıştım içim darlanmıştı.
"Hadi aç o güzel gözlerini de bak bana bir gecem güzelleşsin karıcım. Güzel gözlüm hayatımın anlamı karım hadi güzelim bana bak." haline üzülüyordum ama bende sinirlenmiştim ve ne yazık ki sinirlenince sakinleşmem biraz zaman alıyordu. Belki de en kötü huyumdu bu. Sinirlenip kızınca kolay kolay sakinleşemiyordum ve bana yapılan bir şeyi de asla unutmazdım. Mesela kaynanamın "Benim oğlumu baştan çıkardın kendine mecbur bıraktın sen olmasan bacımın kızını alacaktım sen gibisini değil" dediğini ölsem unutmayacak hayatım boyunca da burnundan fitil fitil getirecektim. Sadece Hikmet babamı sevecektim canım kayınbabam bir tek o seviyordu beni. Hoş bu akşamdan sonra Ayhanın sevgisinden bile şüpheliyim ya neyse. Kocacım bu gece bana yaptıklarını burnundan getirmezsen bana da Gökşen demesinler seni meletmezsem insan değilim. Düz duvara tırmanda aklın başına gelsin Ayhan.
"Ayhan uyumak istiyorum lütfen çok yorgunum ." Aslında sabaha kadar kocamla sevişmek deli gibi beni becersin ve yorgunluktan bayılıp sızayım istiyorum ama dilim gönlüme inat başka şeyler söylüyor.
"Tamam karıcım sen nasıl istersen ama bana küsme . Evliliğimizin ilk gecesinde yatağımıza küs girmeyelim." Sinirle ardımı dönüp öyle bir baktım ki Ayhan lafını yalayıp yuttu. Az daha konuşsa camdan aşağı sallandıracaktım o derece ayar olmuştum. Hemen sustu ve kalkıp banyoya girdi. Sanırım o da duş alacak sanki ne yaptıksa boş boşuna duş aldık. AY DELİRECEĞİMMM İÇ SESİMLE KONUŞMAKTAN AKLIMI KAÇIRACAĞIMMMMMM.
Sabaha kadar uyuyamamış ama yataktan da kalkmamıştım. Ayhan yatağa gelince ona sırtımı döndüm çünkü yüzünü görürsem dayanamaz ağlardım ve bunun olmasını istemiyordum. Hiç sesini çıkartmadı tek kelime etmedi ama belime sarılıp beni kendine çekip sarıldı. Sanırım buna ihtiyacım vardı bende ses çıkarmadım ve bir süre sonra derin nefes alışından uyuduğunu anladım.
Ayhan vicdanlıydı adil çok sakin efendi iyi biriydi.Bir gıda firması vardı bende kimya mühendisi olduğum için onun şirketinde çalışmaya başlamıştım. Bir süre patron çalışan olmuştuk ama bir gün seninle konuşmak istiyorum demiş ve bir akşam yemeğinde benden hoşlandığını söylemesiyle ilişkimiz başlamıştı.
İlk önce biraz düşünmek istemiş onu tanımaya başladıkça bay doğru gibi gelmiş ve sevgili olmuştuk. 3 yıl sevgili olmuştuk çok keyifliydi beni resmen prenses gibi hissettirmişti. Tek sorun gerçek manada yakınlaşamıyorduk. Yani Ayhan onu öpmek istediğimde öpüyor ama kendisi hiç bir adım atmıyordu. Ben ileri gitmek için adım atsam" seni telinle duvağınla almadan sana sahip olmayacağım" der beni mest ederdi. Sabrına ve bana olan saygısına hayran kalıyordum o zamanlar. Şimdi düşününce acaba bir sorunu mu vardı? diye düşünmeden edemiyorum. Gerçi çok normaldi öpüşmeye başladığımız da hemen sertleşmişti. Ama neden benimle beraber olmaktan korkuyordu? Onu bir türlü anlam veremiyordum. Beynimin içinde sonsuz gibi sorularla sabaha karşı uykuya dalmışım.