KURŞUNLARIN DANSI

9. Bölüm ( Yeni Tim )

Hızlıca odadan çıkıp mühimmat odasına geldiğimizde herkes hazırlanıyor bir şekilde bulduk . Bizde hızlıca geçip hazırlanmaya başladık . Ben belime bir tabancamı yerleştirdim . Ayrıca iki bacağımdaki kılıflarına da tabancalarımı yerleştirdim . Alt bacağımda olan çakı kılıflarına çakılarımı son çakıyı ne olur ne olmaz diye sütyenimin kopçasına taktım . Önüme dönüp normal silahımı aldığımda herkesin şokla bana baktığını gördüm . Onlara anlamaz bakarken hâla kendilerine gelmemeleriyle boğazımı temizledim . Hepsi utançla gözlerini kaçırıp hazırlanmaya geri döndüler .

Helikopter pistine geldiğimizde helikopter gelmişti bizi bekliyordu . Bizde Süleyman albayı . Süleyman albay görüldüğünde direk hazır ola geçtik . Süleyman albay önümüze geçip " Allah yar ve yardımcınız olsun Yıldız timi . Helikoptere bin " dediğinde hızla helikoptere bindik .

Helikopter havalandığında herkes muhabbet ediyordu . Ben ise gülümseyerek onları izliyordum . Sonra gelmiştim time . Onlar gibi kolay kolay olamayacaktım . Hepsini teker teker incelemeye başladım .

Kenan yüzbaşı 1.90 boylarında esmer yakışıklısı sayabileceğim biriydi yüzbaşı . Kahverengi gözleri saçlarıyla aynı renk olması çok uyumluydu . 35 yaşlarında olmalıydı . Zaten geçen gün onunla Alperen ile beni kurtarmaya geldiğinde tanışmıştık . Timin hafif silah uzmanıydı . Sert biriydi ama merhametli olduğunu düşünüyordum time karşı olan tavrından .

Asele baktığımda 24 yaşlarında duruyordu . Teğmendi . Timin keskin nişancısıydı . Kızıl saçları mavi gözleriyle çok güzeldi . Sempatik biri gibi duruyordu .

Kafamı yanında oturan Çağlar a çevirdim . Beni kurtaran oymuş . Sıhhıyeci olduğun için ona biraz zorluk çıkartmışım . Mesleğinde iyi olduğu belliydi . O kadar ağır yaralıyken beni hayatta tutmasından anlayabilirdim . Kumral saçlarıyla yeşil gözleri çok güzel duruyordu . 1.87 boylarında olmalıydı anladığım kadarıyla . Benimle yaşıt duruyordu . En fazla 30 yaşındadır . Benim gibi kıdemli üsteğmendi . Ondan komutan yardımcılığını almıştım . Normalde aynı rütbede olduğumuz için onun kalması gerekiyordu . Ama ben bordo bereli olduğumdan bana verilmişti .

Çetin abiye baktığımda gülümsedim . Çok tanışmasak bile abiliğini hissettirmişti . Ne ara hissettirdiğini ben bile bilmiyordum . O da yüzbaşıyla yaşıt olmalıydı . 35 yaşlarında duruyordu . Astsubay çavuştu . Timin haritacısıydı . Siyah saçları ve siyah gözleri vardı . Sakallarıyla daha karizmatik gözükeceğine emindim . Ama askeri tıraş erkeklerde mecburen şarttı . Yazık onlara .

Cihan da benimle yaşıt gibiydi . Uzman çavuştu . Timin ağır silah uzmanı . Siyah gözleri , kahve gözleri ile yakışıklıydı . Çenesindeki bence tatlı kılıyordu bence .

En son olarak Mert e baktığımda gülümsemem arttı . Timde şüphesiz en sevdiğim kişiydi . Eğlenceli bir o kadar da sempatikti . Yeni mezun olmuş bir teğmendi . 24 yaşlarında olmalıydı . İlerde çok iyi yerlere geleceğine emindim . Kahve saçları ela gözleriyle baya yakışıklı hatta taş diyebilirdim . Anladığım kadarıyla çapkın biriydi . Timin bomba imhacısıydı .

Onları incelerken iniceğimiz yere gelmiştik . Hepimiz yüzümüze maskemizi takıp balistik kasklarımızı da taktık . Son olarak gözlüğümüzü takıp hazırlandık . Helikopter iniş yapmadan havada kalınca hızla aşağı ip attı Çetin abi . İple sırayla ineceğimiz zaman Kenan yüzbaşı en öne geçti .

Hızla onun önüne geçip " Komutanım sizin ilk atlamanız doğru değil bırakın ben ilk atlayayım " dediğimde bana kaşlarını çatarak bakıp sert sesiyle " Senden emir almam asker . Şimdi çekil önümden " demişti . Bir anlığına timden bir başkası yapsa bunu onada aynı tepkiyi verip vermeyeceğini düşünmüştüm .

Ama aklımdaki düşünceyi atıp haklı olduğumu bildiğimden ayrıca duruşumdan ödün vermeden " Komutanım ben komutanını koruyamadı dedirtmem kendime . Vicdanım en başta izin vermez . Ayrıca küçücük bir kızınız var o yüzden öncelik bende " diyip ipe tutunarak direk atladım hızla kayarak aşşağı indiğimde çevre güvenliğini aldım . Kızı olduğunu konuşurlarken duymuştum . Diğerleri de arkamdan gelirken bütün tim indiğinde helikopter uzaklaştı .

Kenan komutan yanıma gelip " Emre itaatsizliğini tugayda konuşucaz . Şimdi önceliğimiz plan . İçeri kim sızacak kampların " dediğinde hızla ortaya atlayarak " Komutanım ben yaparım " dedim . Beni görmezden gelerek timin geri kalanına baktığında sinirlendim . Sert sesimi kullanarak " Komutanım istihbaharatçıyım ya hani . Daha kolay sızarım " dediğinde şüpheli bir şekilde baksada onayladı . Planın geri kalanını anlatıktan sonra hızla ilk kampa yürümeye başladık .

Timde Asel hariç herkes bana sert davranıyordu . Sanki nefes alsam onlara batıyordu . Yürümeye devam ederken Asel yanıma geldi . " Timdekileri yanlış anlama timimizin 7 aylık senden önceki üyesi hain çıktı . Ondan bu ön yargıları . Bir de yaşına göre rütben " derken hızla lafını kesip " Milli savunma üniversitesi nden üstün başarımla mezun oldum o yüzden " dediğimde " Hayır hayır ben yanlış anlamadım . Onlar için dedim " dediğinde kafamı salladım . Acaba Gölge olduğumu bilselerdi ne yaparlardı . Bunu düşünmek keyfimi yerine getirirken sırıttım .

Yola devam ederken mağaralardan birine gelmiştik . Herkes yerini aldığında yüzbaşının emriyle silahımı bırakıp elime çakımı alarak temkinli adımlarla ilerlemeye başladım .

Köşedeki nöbet tutan iki şerefsizi görünce hızla birinin boynunu kesip diğerine bıçağımı fırlattım . İkisinide hızla görünmecekleri bir kayanın arkasına çekip birinin üstündeki giysi demeye bin şahit isteyen şeyi çıkarttım . Kendi üstüne geçirirken hızla adamın silahını alıp içeri ilerlemeye başladım .

Liderlerinin odasını ararken kulaklıktan timin muhabbeti geliyordu . Bir odaya girdiğimde içeride masa filan vardı . Hızla çekmeceleri karıştırırken bir flash disk ve bir kaç tane belge buldum . Belgeyi ve flash diski hızlıca kıyafetime sıkıştırıp odadan çıkmak için girişe adımladım .

Kulaklıktan Cihan çavuşun sesi geldi . " Komutanım sizin oraya gelen bir şerefsiz var " dediğinde sessizce " Tamamdır " dedim .

Hızla girişe gidip saklandım . İçeri bir şerefsiz girdiğinde hızla onu kenara çekip bıçağımı boynuna dayadım . " Sessiz olursan ölmezsin . Burada önemli biri var mı ? " dediğimde ağzını açmadı .

Sinirle dişlerimi sıkarak tıslarken " Ölmek istemiyorsan konuş " dediğimde sessizce " Y-Yok " dediğinde duygusuz bir sesle " İyi " diyip boynunu kestim . Ceset gibi yere yığılan adama baktım . Aklıma gibisinin fazla olduğu geldi . Sırıtırken sessizce mağaradan çıktım .

Silahımın olduğu yere geçerken " Komutanım alacağımı aldım " dediğimde Yüzbaşı beni onayladı . " Tamam asker . Tim susturucularınızı takın sessizce içeri giriyoruz . Asel sen burada kal . Bir araba filan yaklaşırsa haber ver " dediğinde silahıma susturucu taktım . Yüzbaşının diğerlerine ismiyle veya rütbeyle hitap ederken bana bir tek asker demesi koymuştu . Yani benim ne suçum günahım var dimi . Yüzbaşını emriyle yavaş adımlarla yerimden çıktım . Timle koordineli bir şekilde sessizce adamları öldürerek içeri girdik . İçerisi temizlendiğinde de temkinli adımlarla Asel in olduğu yere gittik .

Kamptan uzaklaşıp kendimize dinleneceğimiz yer bulduğumuzda yarımız çevre güvenliği alırken diğer yarımız yemek yiyerek dinleniyordu . Konserve yemeklerini hiç sevmezdim ama zamanla alışmıştım . İlk başta midem bulanıyordu . Ama operasyon için yiyordum . Yine yarıya ayrıldığımızda Kenan yüzbaşı , Asel , Çetin , cihan abiler ilk uyuyacak gruptu . Ben çevre güvenliği alırken Çağlar ve Mete konuşuyordu . Benim de bir yerden başlamam gerektiğini düşünerek konuşmaya başladım . " Üsteğmenim ve Mete bana niye sert davrandığınızın Asel biraz bahsetti . Ne yaşadığınızı bilemem ama benim de bu vatanın bir evladı olduğuma inanabilirsiniz . Sizde gördünüz en son operasyonda neredeyse ölüyordum . 5 dakika geç kalsaydınız cenazemi çıkarırdınız oradan . Ve size bu yüzden çok minnettarım . Ayrıca belki aklınızda rütbemle ilgili soru işareti olmuş olabilir . O da Milli savunma üniversitesi nde üstün başarı yaptım . Onun nedeni ile teğmen olarak değil üsteğmen olaak mezun oldum . Yani farklı bişey geçmesin aklınızdan " dediğimde timin şaklabanı Çağlar bile ciddileşmişti .

Mete konuşmayı başladığında ona döndüm " Komutanım ben kendi adıma sizden özür dilerim . Şahsen ben öyle davrandığımın farkında değildim . Burak eskiden sizin yerinizde olan istihbaharatçı aslında hainmiş . Timden 2 kişiyi şehit etmiş . Ben ikisinide görmedim tanımadım . Time zaten en son gelen benim . Burak tutuklanmadan 2 hafta önce time gelmiştim . Ama o 2 haftada alışmıştım . Diğerleri de yıkılmış gibiydi . Hatta bir süre banada size davrandıkları gibi davranmışlardı . İlk 1 ay . Ama 2 aydir timle aramız çok iyi " dediğinde kafamı anladım anlamında sallamıştım . 4 aydır filan timde olmalıydı .

Çağlar konuşmayı başladığında bu sefer ona dönmüştüm . " Burakla birlikte tim 8 kişiydi . 7 aydır Burakla aynı timdeydik . Hepimize kendini sevdirmişti . 5 ay önce bir operasyona gittiğimizde Mert ve Necmi yi şehit verdik . Durup dururken kimse etrafta yokken vurulmaları dikkatimizi çekmişti . Albaya söylediğimizde araştırmaya başladı . 1 ay kadar sonra da Burak ın hain olduğu ve onları şehit edenin Burak olduğunu öğrendik . Haklısın senden şüphe etmemeliydik ama Buraktan sonra dağıldık . Necmi den sonra karısı fenalaştı ve erken doğum için hastaneye kaldırıldı . Şuan ikiside çok iyi ama küçük Ateş babasız büyüyecek. . Mert aşıktı . 5 aya düğünleri vardı . İkisinin de hayatı yarım kaldı . Ve bu dost dediğimiz kişi tarafından olması bize çok koydu . Ben davranışlarıma dikkat edicem Aysima ama diğerleriylede konuş istersen . " dediğinde kafamı sallamıştım .

Kenan Yüzbaşılar bu sefer güvenlik için kaldığında biz üçümüz yatmıştık bu sefer . Gözlerim kapanırken diğerleriyle nasıl ve nerde konuşsam diye düşünüyordum .