Utançla gözlerini yumdu Lavinya. Keşke yerin dibine girseydi de Poyraz bu olanlara şahit olmasaydı. Babası yeri geldiğinde ' sen benim kızımsın, ona göre hareket et ' demeyi biliyordu. Ama bir müdürün kendisine olan, küstahça, çirkin konuşmasına müsade ediyordu. Gerçi ne zaman ağzından çıkanlarla, avranışları bir olmuştu ki ? Yıldırım, duyduğu küfürle kaskatı kesilmiş bir halde hala Lavinya'ya bakıyordu. Kızın gözlerini yumuşunu, titreyen kipriklerini, düşen omuzarını zevkle izlemişti. Utanmıştı demek. Bunlar daha iyi günleriydi. Yıldırım, arkasına dönmüş ve Poyraz'a öldürecek gözlerle baktı. Orospu evladının kim olduğunu zevkle gösterecekti. Belli başlı kelimeler vardı, ağızdan çıkmaması gereken. Eğer yanıla yazıla bu yanlışa düşen, kim olursa olsun bedelini öderdi. Yıldırım çarpık bir

