İki tahta çaktılar Arasından baktılar Ondokuzuma girmeden Elime kına yaktılar *** Süheyla, hala anlayamıyordu. Necati Bey'in Saliha'yı kaçırması öyle hızlı olmuştu ki, şimdi de düğünü bir o kadar hızlı oluyordu. Saliha ile hayalleri vardı. Çamaşır yıkarken, çeşmeden su keşiğinde beklerken, hep hayaller kurarlardı. Ama hiç bir hayali Saliha'nın bu başına gelenlere çıkmıyordu. Saliha'ya üzülmeden edemedi. Daha o gün kız muallimin hayalini kuruyordu. Bugün ise beyin dayıoğluna yar ediliyordu. Yada kurban... Sahi neydi o muallim? Yüzünde bir gülümseme, çarpıştıklarında o tapılası gözleri aklına düştü. Yüreğinin gümbürtüsü sanki odada yankılanıyordu. Yok yok kulaklarında yankılanıyordu. Adını anması nasıl da heyecanlandırmıştı Süheyla'yı, nasıl da yüreği şiddetle çarpar olmuştu...

