Kendini sev

Güncelleme

Ne zaman karar vermiştim. Sahi hangi ara bu kadar değişti. Hayalini kuruyordum en son hatırladığım

insan hayalini yaşarken inanamıyor...

"Ben Eylül 35 yaşında iki çocuk annesi bir kadın. 30 yaşında ani aldığım bir karar neticesinde 12 senelik evliliğime son verdim. Aslında çokta ani değildi. Bitirebilmek için çabalamam gerekti, hayatımın her anında olduğu gibi ama bu sefer iyi geldi.15 yaşındaki kızım ve 8 yaşındaki oğlumla birlikte 5 senedir zorlansakta mutlu bir şekilde yaşıyoruz. Mutluluk aslında o kadar da zor değilmiş onu fark ettim.

5 YIL ÖNCE

"Ben artık boşanmak istiyorum" dedim.

"Ne boşanması saçma saçma konuşma rahat mı battı" diyor. He rahat battı biraz haratsız olayım.

" Olmuyor Yusuf! kaç kere dedim sana olmuyor senden hiçbir şey istemiyorum. Sözleşme hazır malın mülkün, ev, arsa, araba ne varsa sana kalsın. Çocuklarını asla sakınmam istediğin vakit istediğin kadar gör, vakit geçir ama artık paylaşmadığımız bu evliliği yürütmek istemiyorum" diyip önüne koydum sözleşmeyi...

Gayet makuldü sadece evdeki onun özel eşyaları hariç bütün eşyalar ve dini nikâhta biçilen mehir atmış gram altın, tabiki çocuklara bunca senedir hiçbir şekilde ilgilenmediği için çocuklar benim olacaktı o çok sevdiği malı mülkü de onun.

"saçma saçma konuşma lan bide sözleşmeyi yazmış kafasına göre yok boşanmak felan" diye bağırdı

O zaman son kozumuzu oynayalım

"Ya bu sözleşmeyi imzalarsın yada çekişmeli boşanır nafaka yetmez manevi tazminat ile birlikte donuna kadar alırım, isterse senelerce sürsün anladın mı beni" dedim rengi değişti. Düşünüyor ben senin ciğerini bilirim be adam.

"Şuan karar ver ya imza atarsın yada çekişerek boşanırız ama benim seninle evli kalmaya tahammülüm yok artık " dedim.

ŞİMDİKİ ZAMAN

Arkadaşım can yoldaşım bacım ne kadar neden her şeyi bıraktın diye kızsada istemiyordum. Hiçbir şeyini, sadece sakin bir hayat istedim. Tabi hem çalışıp hem çocuklara bakmak yormadı desem yalan olur ama zihin yorgunluğundan iyidir beden yorgunluğu....

YAZARIN ANLATIMIYLA

GEÇMİŞTEN BİR ANI

"Hayatım Bu geldiğim beşinci gözlükçü, miyop olduğu için özel bir cam kullanmak gerekiyormuş oda pahalı ne yapayım. Bak reçetenin günü dolmak üzere almamız lazım çocuk tahtayı göremiyorum diyor"

" Bin tl ne la çok para biraz daha düşsün söylede" dedi adam

Derin bir iç çekti Eylül, diğer optikçiler 1800 TL'den aşağı fiyat vermezken burada 1200 e buldu ama eşinin bunu kabul etmeyeceğini bildiğin için eşine bin tl dedi. Üzerini kendi tamamlayacaktı.

Çocukları babasının evinden getirmişti ya! üvey babaya mahçup olmasın gibi duruyordu bakınca. Adam o miktara da itiraz etti onuda kabul etmedi. Gözlükçü şaşkın gözlerle telefon görüşmesi yapan kadını izledi.

"Pazarlık ederim fiyatı düşer diyordu."

adam pazralık lafı duydukça daha şaşkın baktı son fiyat demişti.

Dükkan sahibi içinden

"madem bakmayacaktı çocuklu kadınla niye evlenmiş" diye geçirdi...

" Abi sen gözlüğü hazırla ama karttan 900 çekelim, ben üstünü sana nakit vereyim olur mu?"

"Tabiki sıkıntı olmaz" dedi ama anlamda veremedi.

Eylül'ün hatırladığı bu anı gözlerini sulandırdı. Bunun gibi o kadar çok şey yaşamıştı ki? O adamdan bir kuruş bile isteyecek değildi, çalışır kazanırdı. Öylede yaptı.

" arkadaşım sen biliyorsun olanları bitti yeni güncellemede kimseye eyvallah yok" dedi

Eylül'e göre 30 yaşında kendine güncelleme gelmişti. Artık kimsenin onu sevmesi için uğraşmayacak kendini sevip el üstünde tutacaktı bu geçen 5 yılda da,

"neden beni hiç seven, kol kanat gerip koruyan olamdı ki" diyip içlendiği olsada mutluydu. Çocuklarına bağırmadığını bile fark etmişti çünkü onu darlayan yoktu. Maddiyata hiçbir zaman önem vememişti, her zaman elindeki ile yetinmeyi bilmişti. Kazandığını çocuklarına harcamak mutlu ediyordu ve kimse onun hesabını da sormuyordu. Rahattı kafası, yorulsa da bedeni, takımıyordu.

Boşanmak hemen öyle kolay olmamıştı. Eylül,annesi erkek kardeşi ve abilerinden de yardım istemedi babasıda iki sene evvel vefat etmişti zaten kötü değillerdi ama Eylül'ün anlam veremediği şeyler vardı. Annesi tek kız çocuğu olamsına rağmen hiç sevgisini göstermemişti en azından Eylül'ün bakış açısıyla hiç sarılmamıştı.

Doğumlarında bile yanında olmamıştı hep kocası Yusuf'u öne sürmüştü 'yok çok hesapcı onlar ben onların evine gelip yemek yemem diyerek' gelmemişti. Anlam veremiyordu, annesi kaç yaşındaydı 2 gelin almıştı anlamamıştı ama Eylül'e kesmişti hesabı... Nişanlıyken anlayıp neden ayrılmadı diye. Halbuki annesi evlenmesi için baskı yapmıştı 18 yaşında bir kere başı okşanamamış sevgiye aç Eylül, bir erkek tarafında gördüğü ilgiyi sevgi sanıp kapıldı. Sonrada evlendi diye suçlu olmuştu o yüzdendir onlardan da yardım istememişti...