"Ablanı kaçırdıktan sonra, o gitti yerine beni bıraktı demek kolaydı Sahra hanım. Şimdi onun yerine beni sen tatmin edeceksin. Verdiğim paraya değmezsin ama, paramın boşa gitmesini istemiyorum."
Sahra boğazı acıyacak şekilde yutkundu.
"Neden ablası kaçtı nasıl olsa kardeşini mi düzeyim diyorsun?" dedi sinirle.
Atahan önünde ki paspal kıza bakıp tükürürcesine
"Onu bulup cezasını keseceğim elbette ama madem onun yerine kendini feda ediyorsun seni kırmak istemem. Altıma aldığım en çirkin kadın olacaksın belki ama buna değer. Bana çektirdiklerinin bedelini ödeyeceksin"
Sahra boğazına takılan yumru ile acıyan boğazını temizleyip
"Senin altından bilmem kaç tane kadın geçmiş olsa da benim üstümden kimse geçmedi. Evleneceğim adama kendimi sakladım bugüne kadar o yüzden evlenmeden olmaz" dedi son kozunu kullanarak.
Atahan'ın tek kaşı ilgiyle havalandı.
"Demek evlenmek istiyorsun benimle?" dedi dalga geçerek.
"Evet" dedi Sahra kararlı bir şekilde. Çünkü Sahra ile evlenmek istemezdi büyük ihtimalle ve bu onun kurtuluşu olabilirdi. Yani belki.
"Peki bu isteğini bakire olmanın hatırına kabul ediyorum ama sadece imam nikahı kıyacağım sana" dedi son seçeneği önünde ki kıza sunarak.
Sahra kuru boğazının inadına yine yutkundu. Şimdi ne yapacaktı?...
"Ciddi misin?"
"Evet. Ne oldu? Kabul etmeyeceğimi düşündün değil mi?"
Yan sırıtışla gülen yüzüne yumruğunu geçirmek için can atsa da gücü yoktu.
"Abla mı sevmiyor muydun sen?"
Atahan sesli bir şekilde gülerek
"Güzelliğinden dolayı onu seçtim. Babana para teklif edince hiç düşünmeden onu bana sattı ama o küçük sürtük benden kaçtı" dedi.
"Ablama sürtük deme" diye tısladı Sahra. Onun gibi şerefsiz biri sevdiği adamla kaçan ablasına sürtük diyemezdi. Atahan sinirle soluyup
"Kapat çeneni ve yarın akşam ki nikah için ayarla kendini. Seni hamama yollayıp ordan güzellik merkezine yollayacağım umarım bir şeye benzersin. Yoksa seni altıma alırken başına çuval geçirmek zorunda kalmak istemem" dedi önünde ki genç kızın hislerini umursamadan.
Sahra karşısında ki adama nefretle bakarken, karşısında ki adamın bakışları boş ve küçümseyiciydi...