DUBAİ Kısa kestirdiğim saçlarımın bir kısmını arkadan toplayıp, dudaklarımın üzerinden silinen kırmızı ruju çantamdan çıkarıp, ısırmaktan tahriş ettiğim dudaklarıma sürdüm. Beş dakikadır lavaboda olduğum için masada beni bekleyen Adnan Bey ve diğerlerine daha fazla ayıp etmemek adına ruju çantaya koyup lavabodan çıktım. Boydan boya cam olan koridoru yürürken gözlerim az önce yaptığım gibi Dubai’nin ışıldayan şehrinin üzerinde dolaştı. Her şey ben pahalıyım diye bağırıyordu. Burası cennet diyen Adnan Bey nedense bir ya da iki sene sonra buraya yerleşecek gibi bir havası vardı. Normalde dışarıdan bakıldığı zaman pek lükse önem vermiyor gibi gözükse de onunla geçirdiğim iki günde lüksü sevdiğini gördüm. Uzun zamandır çalışıyorduk ama tam anlamıyla nasıl bir kişiliğe sahip olduğunu çözemiyo

