Mağazadan içeri girmek üzereyken çalan telefonunun sesiyle duraksadı Efe. Dilem’in elini bırakmadan boştaki eliyle telefonu cebinden çıkardı ve “Affedersin…” diyerek ekrana baktı. Elbette ki annesi arıyordu! Telaşlanma konusunda tüm dünyayla yarışabilecek bir kadındı Zehra Karaman. “Bu kadar kısa sürede her şeyi nasıl yetiştireceğiz?” şu sıralar söylediği tek şeydi sanki. Efe yine neyin yetişmeyeceğini merak etmiyor olsa da telefonu açıp kulağına götürdü. “Efendim anne?” “Neredesiniz Efe? Nikah gününü hallettiniz mi?” “Hayır, ama benim kararım pazar günü olması yönünde. Dilem için de sakıncası olmayacağını düşünüyorum.” Bunu söylerken genç kadına çevirmişti yüzünü. Onun başını sallayarak onay vermesi üstüne sözlerine devam etti. “Neden?” “Nikah tarihi belirlemenin kolay bir şey olduğu

