8.BÖLÜM(Gölgelerin İçinde Bir Işık)

338 Words
Kasım, İzmir’in sokaklarına griyi giydirmişti. Ağaçların dalları artık neredeyse çıplaktı. Deniz pusluydu, gökyüzü sessiz. Ama Murat ve Leyla’nın kalplerinde yeni açmış bir bahar vardı: Adını koydukları, fısıltılarla büyüttükleri bir aşk. Artık sevgiliydiler. Ama bu sevginin önü düz değildi. Aileler, geçmiş yaralar, hastalıklar, uzaklıklar… Hepsi birer sınavdı. --- Murat, Beste’nin adını duyduğunda artık farklı bir ağırlık hissediyordu. Geçmişin gölgesi, Leyla’nın ışığıyla silikleşse de tamamen kaybolmuyordu. Leyla ise Murat’ın karanlıklarına yürümeye hazırdı ama onun babasından gelen haberler yüreğini sıkıştırıyordu. O gün kampüste birlikte yürürken Leyla, bir an durdu. > “Hani geçen gün kütüphanede konuşmuştuk ya… Babanla ilgili söylediklerin… Aklımdan çıkmıyor.” Murat başını eğdi. Rüzgar saçlarını dağıttı. > “Hâlâ tam olarak neyle karşı karşıya olduğumuzu bilmiyorum. Ama doktorlar artık bazı şeyleri dolandırmadan söylemeye başladı.” Leyla elini onun avucuna yerleştirdi. Sıkıca. > “Yanındayım. Ama lütfen beni dışında bırakma, olur mu?” Murat, onun gözlerine baktı. Orada ne acı vardı ne korku. Sadece sevgi. > “Ben ilk kez biriyle böyle bir şeyi paylaşıyorum. Ve sanırım… ilk kez bu kadar korkuyorum.” > “Kork ama kaçma,” dedi Leyla. “Beraber yürürüz, olur mu?” --- Ertesi gün Murat hastaneye gittiğinde babası, yatakta biraz daha solgun görünüyordu. Elinde tuttuğu tespihi yavaşça çeviriyor, zamanla yarışan bir adam gibi bakıyordu oğluna. > “Murat… Ben yokken güçlü duracaksın, tamam mı?” > “Baba, böyle konuşma.” > “Konuşmam lazım. Çünkü zaman bize her şeyi söylemeden geçip gidiyor.” Murat gözlerini kaçırdı. İçinde büyüyen kırgınlığı Leyla bile söndüremiyordu o an. --- Evine gelip odasına çekildi telefonunu eline aldı. Leyla’dan gelen mesajı açtı: Leyla: > “Bugün gözlerin çok uzak bakıyordu. Sana sarılmak istedim. Ama kalbine daha çok sarılmam gerektiğini anladım.” Murat sadece bir cümle yazdı: > “Senin varlığın, benim nefesim.” --- Ama o gece başka bir yerde, başka bir hikâye kıpırdanıyordu. Beste, odasında pencerenin önüne koyduğu koltuğa oturmuş Murat'ı ve geleceğini düşünüyordu , Beste ilk başta hissettiklerini beğeni veya hoşlantı olarak adlandıryordu ama şuan hissettiklerinin aşk olduğuna emindi. Peki ya Murat aşkına karşılık verecek mi?
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD