“Bir hanedanı yıkmak için bazen bir ordu gerekmez; tek bir mektup, tek bir ölüm ve iyi hesaplanmış bir sessizlik yeterlidir.” -Şehzade Destan *** Delgirmaa’nın emrettiklerini harfiyen yerine getiren Öyke Sultan, birkaç cariyesiyle oturduğu divanda, sahte bir içtenlikle konuşuyordu. Kadehindeki şurubu yudumlarken, gözlerini yarı kapalı tutmuş, sesini derin bir sitemle titreterek konuşuyordu. “Şehzade Destan…” dedi ağır ağır. “Kendi öz bacısının kaderini satılığa çıkardı. Begüm’üm, henüz bir çocuk... Onu, bir barış uğruna yabancı bir adama verdiler. Destan... Şehzade olmuş ama vicdanı un ufak. Derbet’e gelince...” Bir an durdu, içinden bir korku geçti ama cariyelerin gözlerinde yanan merak ateşi cesaret verdi ona. Sesini biraz daha alçaltarak devam etti: “ŞehinşahDerbet! Gücüne sarhoş olm

