Bölüm 22—Fırtınayı Çağıranlar—

2233 Words

“Söz bitmişti; şimdi konuşacak olan yalnızca kılıçlardı.”-Şah Ulubek *** Şhaabani sarayının yüksek duvarları, sabahın erken saatlerinde Sencer’in gelişiyle yankılandı. Altın yaldızlı kemerlerin altından geçerken, yüzü günler süren yolculuğun yorgunluğunu taşıyordu ama gözlerinde taşıdığı haberin ağırlığı çok daha derindi. Sencer, sadece bir vezir değil, aynı zamanda Şhaabani’nin en keskin zekâlarından biriydi. Ve bu sabah, saraya savaşın gölgesini getiriyordu. Avludan geçip Ulubek’in huzuruna vardığında, sarayın taş zeminine serilmiş ince halılar adımlarını sessizce yutuyordu. Güneş ışığı, renkli camlardan içeri süzülüyor, duvarlara rengârenk desenler çiziyordu. Ulubek, tahtının önünde, ellerini arkasında birleştirmiş halde pencereden dışarı bakıyordu. Ardında duran iki saray görevlisi

Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD