' Yoksa okul işini unut ' ' yoksa okul işini unut ' Öfke ve nefret damarlarında kan gibi dolaşırken Batur'un söyledikleri defalarca tekrarlandı kulaklarında. Bu sefer kendini tutmak, sabırlı davranmak gibi bir niyeti yoktu. Yorulmuştu... Bıkmıştı...Usanmıştı... Elinde olsa eline bir silah olur ya kendine sıkardı ya da karşısında ki mide bulandırıcı adama kendisini mecbur bırakan babasına. Deniz bu adamla empati yapmaya kendini zorlamış hakkını vermişti. Sevdiği kadınla aynı evde yaşamaya bile razı olmuştu. Bunun karşılığında ise tek bir şey istemişti. Şimdi en ufak beğenmediği tavrında bununla tehdit ediliyordu. Delirmek hakkıydı. Başka bir kadın olsa asla susmaz en başından bu nişanı atardı. Deniz mecburiyetlerini farkındaydı ama Batur'un onu bu denli yormasına ve ayaklarının altınd

