Dışarıdan gelen uğultulu bir ses... Nereden geliyordu? Kulağımın derinliklerinde yankılanan, boğuk ve bir türlü ayırt edemediğim bir ses… Önce bir uğultu, sonra kısık bir şekilde yükselen konuşmalar, ama kim olduklarını anlamak zordu. Zihnim, bu sesleri tanımak için uğraşıyordu ancak tüm çabalarım sisin içinde kayboluyordu.
Göz kapaklarım ağır, inanılmaz ağır... Onları açmak için küçük bir çaba bile bana dağları yerinden oynatmak gibi geldi. Neden bu kadar yorgundum? Bir anlık bir hatırlama çabası... Nerede olduğumu bilmiyordum. Her şey bulanık, parçalanmış gibiydi. Kafamda hiçbir şey yerli yerine oturmuyordu.
Sonra... yavaşça, çok hafif bir dokunuş hissettim. Elime, parmak uçlarıma dokunan sıcak bir his. Sanki birisi oradaydı, birisi yanımda duruyordu. "Kim?" demek istedim, ama dilim bi
