Asya ders çalışırken abisi Doruk'un araması üzerine elindeki kalemini yorgun bir nefesle masaya bıraktı. Son günlerde başını ders kitaplarından kaldırdığı yoktu; adeta kendi isteğiyle kurduğu küçük bir hücreye kapanmıştı. Ya odasında sessizce ders çalışıyor ya da penceresiz, kalın ciltli kitapların dünyasına dalıyordu. Tek kaçamağı, hemen yandaki ihtişamlı malikanede oturan arkadaşı Gökçe'nin yanına gitmekti. Aynı sınıftalardı, ancak Gökçe bir sene sınıfta kaldığı için Asya'dan bir yaş büyüktü. Buna rağmen, paylaştıkları sırların ağırlığı ve mizah anlayışları sayesinde araları tahmin edilenden çok daha iyiydi. Gökçe'nin annesi sürekli Londra, Paris veya Milano gibi şehirlerde iş seyahatlerinde, babası ise ne zaman eve geldiği belli olmayan, tam bir işkolikti. Bu durum, onların evini lüks

