Kabul

737 Words

( ZÜBEYDE'NİN AĞZINDAN ) Annemin sessizliği, ciğerlerime birer iğne gibi batıyordu. O kocaman oda, nefesimi kesen bir tabut gibi üzerime kapanıyordu; kendimi yırtıcı çığlıklarla bu hapishaneden dışarı atmak istiyordum. Kocam olacak o adam, bana atılabilecek en kahpece, en afilli kazığı atmıştı. Yapmak istediği şeyin, bende ne bir mantığı ne de bir izahı vardı. Beni istediği kadar kötü bilseydi. Bu odada istediği eziyeti etseydi, her şeyi yapsaydı... Katlanırdım. Ama bu kadarını, namusuma atılan o kirli iftirayı hak etmemiştim. Keşke bu lekenin getireceği sonuçları sadece bana ödeteydi. Neden annemi karıştırmıştı? Neden onu bu utancın ortasına çekmişti? Evlilik hükmünü veren ben değildim ki. Beni bu adama mecbur kılanlar, kanunları kendi koyan ağalardı. Neden o bedeli en acı, en ağır ş

Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD