Francesco ile göz göze geldim o anda. Demek istediğini beynim kendi istediğince yorumlayıp inci gibi işliyordu. Bırakıyor muydu beni? Matteo'ya baş işareti yaptığında o yanımdan kalkmadan önce gülümseyerek alnımdan öptü ve odadan ayrıldı. Kapıda dikilen Francesco ile bakışıyorduk şimdi. -"Hala bu odada kalmaya devam edeceksin." dediğinde daldığım o hayal dünyasından çıktım. İzin vermeyecekti gitmeme çok kararlıydı. Ve o kararlılığını her defasında yüzüme tokat gibi vurmaktan geri kalmıyordu. Umursamazca cam tarafına döndüm. Onu ciddiye almıyorum ve onun gözüne sokmak istiyordum bunu ki anlasın. Verdiği sıkıntılı koca bir nefesle bunu anladım.Ve ardından kapı kapanıp tekrar kilitlendi. Yattığım yerden yavaşça kalktım. Kolundaki serum sanki zamana meydan okumak istercesine ağır ağır damlıyo

