Jungkook: İyi misin ?
Helena: İyi olmamam mı gerekiyor?
Jungkook: Bilmem, dün olanlardan sonra bir sıkıntı var mı diye merak ettim.
Helena: He? Bir sıkıntı yok! İyiyim,merak edilecek de bir şey yok.
Jungkook: Rahatsız etmedi mi daha ?
Helena: Hayır.Sıkıntı yok! Dedim ya.
Jungkook: İyi madem. Bu arada iddiayı kazanmama yardımcı olduğun için de teşekkürler sayende havamdan geçilmiyor. :)
Helena: Umarım yanlış bir şey yapmamışımdır. Hak ederek kazanmadın. O yüzden fazla şımarma!
Jungkook: Sonuçta kazandım ya. Suga Hyung, hâlâ söyleniyor. Onu böyle görmek ne kadar keyifli bilemezsin. :)
Helena: Sen yine de çok zorlama bence. Yoksa seni ispiyonlayabilirim. :)
Jungkook: Sen yüce Helenasın. Yüce Zeus'un kızı Helena. Asla böyle bir şey yapmaz :)
Helena: Tamam şımarma :)
Jungkook: İddianın ne üzerine olduğunu gerçekten hiç merak etmedin mi? Ne tuhaf kızsın???
Helena: Ne üzerine?
Jungkook: Rolex marka bir saat :)
Ve sana onu birine verecegime söz verdim. Ama kimin saate ihtiyacı olsun ki ne yapmam lazım?
Helena: O kadar ucuza mı gittim yani ?
Sana üzerine konma dedim. O zaman parasını ihtiyacı olan birine ver!
Jungkook: Saat iddianın değeri senin değil. Saçmalama!
Söylersem dikkat çeker ve iş birliğini anlayabilir zeki bir adam maalesef.
Helena: Sadece şaka yaptım. Ne çin iddiaya girdiğiniz pek umrumda değil.
Sen saati bana getir! Ben yararlı bir şey için kullanırım.
Jungkook: Benimle tekrar görüşmek için bahane mı arıyorsun Helena? :)
Helena: Vazgeçtim.Jungkook, sen saati bana getirme! Kimseye de verme! Kendin kullan!
Jungkook: Heey !!! Tamam, sadece şaka yaptım sana getireceğim. Sonuçta söz verdim.
Helena: Sen bilirsin. Kendinde kullanabilirsin.
Jungkook: Ne zaman getireyim? Hemen getireyim mi :)
Helena: Saati aldı mı ?
Jungkook: hayır. :(
Helena: İyi geceler Jungkook.
Jungkook: O zaman alınca hemen getiriyim mi ? :)
Helena: Jungkook.
Jungkook: ?
Helena: Sen hani beni rahatsız etmeyecektin?
Jungkook: Ben de ne zaman bunu söyleyeceksin diye bekliyordum. Bir saattir konuşuyoruz yeni mi aklına geldi?
Helena: O zaman sen de yavşamadan konuş!
Bir de var ya bir tuhafsın sen.
Jungkook: Hangi konuda?
Helena: Mesajlarda ağzın durmuyor, buluşunca doğru düzgün konusmadın bile.
Jungkook: Konuşma mı isterdin Helena? :)
✓✓
Tamam tamam. Şaka görüldü atma hemen! Sadece bu konu da biraz sıkıntılı biriyim. Karşı cinsle ilk tanışmada rahat olamıyorum.
Helena: Mesajlarda yardırıyorsun ama.
Jungkook: Böyle yüzüne bakmıyorum rahat oluyor :)
Helena: Gerçekten tuhafsın.
Jungkook: Mesajlardaki gibi konuşkan olmamı tercih ediyorsun sanırım?
Helena: Hayır. Aksine az konuşan insanları daha çok severim.
Jungkook: Kesinlikle daha az konuşacağım Helena :)
Helena: Al bir de buradan yak! Sen,bana kendini mi sevdirmeye çalışacaksın yani ?
Jungkook: Neden olmasın? benden etkilenmeyen bir kız görünce sinirlerim bozuluyor.
Helena: Üzgünüm. Jungkook, egonu tatmin edemeyeceğim.
Jungkook: Ya! Sadece egomu tatmin etmek istemiyorsam.
Helena: İçinde egonu tatmin edecek bir durum varsa, diğer nedenler pek ilgimi çekmez.
Jungkook: Anlıyorum. Sert kaya ama bu daha eğlenceli.
Helena: Jungkook, eğer ciddiysen bu sefer gerçekten engelleyeceğim.
Jungkook: Beni engelleyen ilk kadın olursun.
Helena: Ne büyük bir şeref... Kendimle gurur duymam gerek.
Jungkook: Tamam. Şaka yapıyorum. Saati alınca yazarım.
Helena: İyi geceler.