Nasil? Sebep?

1026 Words
Tuna Yarbay Dinçer, Sedef'i babasi ile konusturduktan sonra revire yollayıp bizi brifing odasında toplamisti. Su kaybetmiş, belli ki düzgün beslenememis de. Gitsin bir igne yesin de kendine gelsin. E tabi ömrümü yemek daha cazip gelirdi hanıma ama neyse. Misafir umduğunu değil bulduğunu ... Ulan bu adam da ne konuştu arkadaş, söyle söyleyeceğini de ben de revire gidecem. Sahi niye gideceğim ben revire? Serçe parmağıma baktım. Burkulmus mu bu? Çizik de var sanki. et yiyen bakterisi var , tetanozu var... açıkta köpek siki gibi gezmesin gideyim de bir sardirayim " size diyorum yuzbasim" " pardon ne vardı?" Tüm gözler şaşkınlıkla bana dönmüş , masa başındaki yarbay ayakta ellerini masaya koymuş , öfke kusarak kıstı gözünü " duyamadim?" Oğlum Tuna artık revire parmak saldırmaya değil kafa kırığına müdahaleye gidersin. " Komtanim " Hızla toparlandım " Sırf merakımdan soruyorum Tuna, en son ne dedim?" Sictin Tuna, aklını kullan Tuna... " duyamadım dediniz komtanim" Senin kullandığın aklını sikeyim Tuna. Aslinda teknik olarak haklıyım, neyse ki uzatmadı da başka konuya geçti Ulan şaka maka kizi az kalsın bekle diye diye üç beş çakala yem edecektik iyi mi? .... Al işte yine başladı bu yarbay bır bır konuşmaya... bir susmadı arkadaş? Ulan dinlesene salak Tuna, dinle şu adamı. " Evleneceksiniz" deyip Güney picine bakiyordu. Hah evlensin pic, evlensin de görsün ebesinin.... neyse. " Sedef hanıma da soracagim" diye devam etti Sedef ne alaka... düğün şahidi mi olacak? istemem ,ben onunla yan yana oturmam şahit sandalyesinde. Hele aynı deftere imza ölsem atmam " Eğer onun da itirazi yoksa ikinizin yildirim nikahını kiyacagiz" Gözüm yavaş yavaş Güney'e donerkem pic koltukta küçülerek cekine cekime bana baktı " Olmaz" dedim desibelimi sıktığım sesimle " Neden olmazmis" Guzel soru neden olmaz. Çünküü, çünkü gay bu yavşak! yok o hiç olmaz. Geçen pavyonda kavga çıkarttık , götümüzü zor topladi yarbay. Ne diyeceğim ' işin inceliklerini öğrenmeye gitmişti ' mi diyeceğim " nişanlı bu, evelencek " Ne saçmalıyorsun abi der gibi bakiyordu " oyle mi evladim?" diye sordu. Bak bak koskoca yüzbaşı yalan mi soyleyecek? bu yarbayin da yani ... Gözümü gözüne dikip dişimi sıkarak "konuşsana yavrum, nişanlıyim desene! " Güney bana cekine cekine bakıp " nişanlıyim komtanim, evleneceğim" dedi Ha şöyle.. " o zaman olmazsın sen, kizi kurtaralım derken yuva yiklamayalim " Göz gezdirmeye başladı tek tek. Tek tek göz gezdiriyor da herkesin üstünde dakikalarca oyalayıp suzerken beni niye es geçiyor bu yarbay ? Astegmene mi bakıyor lan o? yarbayin gözünün iliştiği herkese ben de tek tek bakıyordum Sira ile masada eritip biliyorlardı bakisimla. Ulan masada Yüzbaşı var Yüzbaşı aloooo... siktir dışımdan mi dedim onu ben? " alo mu ?" Alo, hadi bul, buna da bir şey bul da göreyim seni Tuna " Alo diye bir reklam vardı bir zamanlar, neydi o ? ne markasiydi hatirlayan varmı?" Yarbay dişlerini sıkarak " Ne saçmalıyorsun lan sen?" Ben mi, pardon da masada aslan gibi Yüzbaşı dururken astegmene görev vermek ne demek yarbay yarbay? Yarbay olmuşsun ama ... herkes öyle bir bakıyordu ki, inşallah onu da dışımdan dememişimdir " Yuzbasim sen gidip bir kan versene revirde, idrar da ver" Beni de düşünüyor canım yarbayim " Bu kafa normal değil" Pardon? napsam yıldızlarını gözüne sokuyorum daha anlamıyor bu adam? Bu kafa normal mi acaba? " astegmenim siz ?" " hamile" Herkes bana baktı. " Komutanim deniz atı miyim ben kurban olayım " diye kulağıma söyleniyordu fisildayarak astek " Nişanlısı hamile, duyarsa düşer. çocuk duser...evleniyor o da" Allaha Allah... adam yakını mi görmüyor nedir. Simdi de daha dünki mezun teğmene dikti gozunu. " yaşı tutmuyor " Daha ağzını açmadan konuştum, en son sinirle bagiri " sizin bir öneriniz var mı yüzbaşım?" Oksurdum, koltukta dikeldim... sagimi solumu düzelttim. Ulan bir neon yanıp sönen lambalı tabela ile " Burada" yazıp oku götüme sokarak kendimi işaret etmedigim kaldi " komtanim hepsinin ilişkisi var , tabi kimse benim gibi sap değil. Misal ben kimse ile ilişkisi olmayan, bekar, kendi halimde bir yuzbasiyim" Çiz çiz yuzbasinin altını çiz Tuna. Ne demek asteke görev yıkmak, üstelik o yıkılacak görev Sedef. 47 kilo kız, taşıyamaz bu öküz zaten onu. Sen yık en iyisi bana, ben kendimi feda ederim Cok şükür sonunda beni süzmeye basladi. Oldu bu iş Tuna, ne sıritiyotiyor lan bu tim yine kendi aralarında kas göz yaparak " sizin bir gönül ilişkiniz yok mu yuzbasim" Ne demek gönül ilişkisi, pardon ? gönül neydi? şarkıcı ismi degil mi? " Bizim tek sevdamız bayrağımız ,vazifemiz ve verilen gorevlerdir komtanim" E ver artık, Gokhan amca bile bu kadar uğraştırmmisti beni " Peki o halde, siz bu göreve ne diyorsunuz" Olur diyorum, ne diyeceğim. Allah diyorum... yani Allah diyorsam amannnn Of kim çekecek o 47 kilo 170 santim dilliyi ama iste vatan söz konusu ise napalim diyorum " Yüzbaşı Erdem'e haber gönderin karargaha gelsin" Kime, ulan o kadar gözüne yuzbasi rütbesi soktuk şimdi de yuzbasiyi tutturup isimde mi kaydırma yaptın? " emredersiniz komtanim" Gitti ya la... Nerede lan benim telefonum ? 5 Dakika Sonra " Erdem seni sikrim" Telefona da boyle bağlanmaz ama... direk niyetimi belli edeyim dedim " hoşt hayvan herif ağır ol, derdin ne senin?" Derdim sensin pic, ulan dişi sineğin peşinde koşan adama kız mı emanet edilir. Herkes benim gibi namuslu ,dürüst ,caliskan Türk subayı değil ki ! " Evlenemezsin" " Manyak mısın lan, tabi ki evlenmem de kimle evlenmiyorum?" Ha doğru ya konuyu anlatmadım "Bir isim cisim var mı, spesifik bir durum mu. Genel olarak mı evlenmiyorum ? Kıskanıyor musun beni şekerim, bana hislerin mi var lan yoksa?" Var var seni bir elime geçireyim gömeceğim yavşak! Yarbay Dinçer " Dediğiniz gibi yaptım, kendisi hariç tüm subayları sıraladım görev icin" Koltuğa kendimi bırakıp kaykilarak. Yüzümdeki siritma ile konuştum " Ne yapti peki yavsak?" Ne yapmadi ki... Tek tek anlattım. Telefonun ucundaki daire başkanı kahkaha atarak karşılık veriyordu her anlattığıma Gorusmeyi sonlandirip telefonu kapatmıştım ki kapı caldi. Gelen elbette Yüzbaşı Tuna Askeri selamı hizica geçip " Geldi mi Erdem ?" dediğimde " O da evleniyormus" diye cevaplayinca sert bir ifade ile baktım yüzüne Serefsiz kıza talip olmak için karargahta bekar subay bırakmayacak " Elimizde bir sen kaldın yani?" Sırıtıyor mu o? Hey allahim, bu daire başkanlarınin namıni duymuştum ama bu kadar olduklarını hiç bilmiyordum. "Peki, o halde hazırlanın yuzbasim. Evleniyorsunuz" " emredersiniz komtanim" Koşarak çıktı koca adam... Ah lan aşk...
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD