1 AY SONRA Mutfakta sabah kahvaltısı hazırlıkları devam ederken Güneş mutfakta çalışan kadına “Sucuklar çok ince olmasın. Mirza tıkır tıkır sevmiyor” dedi “Yumurtalarda çok fazla pişmesin lütfen” Güneş sosladığı zeytinleri tabaklara koyarken kapının eşiğinde Zelal belirdi. “Günaydın!” Güneş, ellerini silip Zelal’e dönerek “Sana da günaydın” dedi. Bu sırada onun her zamankinden daha farklı göründüğünü fark etti. Üzerindeki şık ve özenle seçilmiş kıyafetleri, yüzüne yerleşmiş hafif makyajı ve bakımlı hali dikkat çekiciydi. Zelal, Güneş'e yaklaşarak meraklı bir ifadeyle sordu: “Yazgı hâlâ uyuyor mu?” Güneş, hafifçe gülümseyerek başını iki yana salladı. “Hayır, uyanık. En son yatak odasında babasının ayaklarında sallanıyordu. Mirza, onu uyutmak için epey uğraşıyor,” dedi, Zelal, eltisin

