Aslında sana sarılmaya ihtiyacım var. Emre doğruyu söylememi beklemiyormuş gibi bir an şaşkınca yüzüme bakıyor, ardından iç çekerek banka oturuyor. Gidip yanına yerleştiğimde bir süre sessizce oturup bekliyoruz. Ben göğe bakıyorum, o da sanırım beni izliyor. Yüzümü çevirsem kolaylıkla bundan emin olabilirim ama kıpırdamıyorum. Saniyeler geçip giderken kendimi çok tuhaf hissetsem de bir parça da olsa rahatladığımı hissedebiliyorum. Yıllarca bunu itiraf etmekten itinayla kaçındım. Aynadaki yansımam, Meltem ve dolaylı olarak da Mehmet dışında kimseye Emre’yi sevdiğimi söylememiştim daha önce. Annesine karşı bile hislerimi daima gizleyerek beni aşağılayan bakışlarının hedefi olmaktan kaçınmaya çalışmıştım. Bu yüzden aniden gerçeği dile getirmek omzumdaki yükten kurtulmamı sağlamış olmalı k

