Savcı....

1642 Words

Umay'dan Gergin geçen yemeğin ardından nihayet eve adım attık. İçimde biriken öfke daha fazla susmama izin vermedi. “Defne, sen ne yaptığını zannediyorsun? Oyun oynamak da ne demek ha?” diye bağırdım, sesim evin duvarlarında yankılandı. Ama o... yüzüme bile bakmadı. “Ay ne var abla ya? Fazla kasma, akışına bırak,” deyip omzunu silkerek içeri yürüdü. İşte tam olarak delirme sebebim buydu. Umursamazlığı, vurdumduymaz tavırları… Hele bir de o Gökhan'ın yaptığı… beni o şekilde sıkıştırması neydi? Gecenin karanlığında, o anı defalarca yeniden yaşadım. Gözümü her kapattığımda sahne başa sarıyor, kalbim boğazıma düğümleniyordu. Bu hiç iyi değildi. Sabaha adeta sürünerek kalktım. Ne Defne’ye laf söyledim ne kahvaltıya baktım. Sessizce hazırlandım, elim çantamda, gözüm kapıda. Havanın serinliğ

Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD