3.BÖLÜM

1716 Words
Donato'yu sessizce takip ediyordum.Beni en alt kata götürüp, " Burası çalışanların kaldığı kat burda kalacaksın " deyip odanın birinin önünde durdu kapıyı açıp içeri girmemi bekledi. "Sana yapacaklarını anlatacağım şimdi.Sabah altıda Bay Alex koşuya çıkar o çıkar çıkmaz odasına girip etrafı toplayacak çarşafları değiştireceksin bunun için bir saatin var bir saat sonra Bay Alex koşudan gelir.O geldiği zaman kesinlikle odasında olmayacaksın. Saat yedide kahvaltısını çalışma odasına götüreceksin genelde kahve ve kruvasan tercih eder ama bazı günlerde özel ürünler de ister bunu sana evin aşçısı verecek zaten sen sadece odaya getireceksin. O seni çağırmadığı sürece ona gözükmeyeceksin en nefret ettiği şey etrafında hizmetlilerin dolaşmasıdır. Bunun dışında önemli bir şey olursa bilgilendiririm seni şimdilik bunları yapsan yeterli" dedi bir solukta sonra odaya göz atıp, " Bir şeye ihtiyacın var mı?" ona kafamı hayır anlamında salladım ama sonra bir anda ," Şey... Aslında var?" söylememi bekleyerek bana baktı, " Kitaplık alabilir miyiz? ama sorun olacaksa sıkıntı değil" dedim. Yüzümü inceledikten sonra ," Kitaplarla aran iyi galiba Bay Alex'in odasında da gözlerini kitaplardan alamamıştın" O anı hatırlatmak zorunda mıydı! Utanarak ," Evet" dedim. "Sorun olmaz. İstediğin ölçüleri yaz üç güne hazır olur" dedi ve devam etti," Başka bir şey var mı?" "Hayır. Teşekkürler" "O zaman yeni işin hayırlı olsun.Sen yerleş " diyip odadan çıktı. Gittikten sonra odayı incelemeye başladım. Yukarıdaki odalar gibi değildi daha basit ve sıradandı çokta büyük değildi tabi kaldığım evdeki odaya göre daha büyüktü orası ayrı. Duvarları beyaz boya ile kaplı tek kişilik bir yatak yanlarında komodin ve bir de gardrop vardı.En alt katta olduğu için pencere yoktu bu kötüydü..İnsan burda havasızlıktan hasta olurdu ki ben camı açıp evi havalandırmayı seven biriydim. Neyse Azra alacağın paraya bak.Normalde yedi gün çalışıp iki ayda kazandığım parayı burda bir ayda alacaktım. Bunu düşünerek yüzümde kocaman bir gülümseme oluştu. Çok fazla eşyam olmadığı için tek bavul kıyafetle gelmiştim. Tek sıkıntı kitaplarımın fazla olmasıydı. Buraya geldiğimde kapıdaki korumalar her şeyi getirmiş olmalıydı bütün kutuların ağzı açılmıştı belli ki içlerine bakıp arama yapmışlardı. Kıyafetlerimi yerleştirdikten sonra kitapların bulunduğu kutuları da düzgün bir şekilde duvar dibine ittim şimdilik işim bitmişti. İki saat sonra odamın kapısı çalındı kalkıp kapıyı açtığımda benim boylarımda sarışın yeşil gözlü bir kız bana bakıyordu. "Merhaba. Bay Donato sana evi dolaştırmamı söyledi" "Bu arada ben Sara evin hizmetçisi" dedi samimi şekilde gülümseyerek. "Merhaba ben de Azra" dedim aynı samimiyetle. "Aa yabancı mısın? " yabancı birini beklemiyormuş gibi gerçekten şaşkınlıkla bana bakıyordu. "Evet.Türküm " dedim. "Güzel. Yalnız adını düzgün telaffuz edemeyebilirim şimdiden kusura bakma" "Hiç sorun değil " sonuçta yabancı birinin Türk ismini düzgün söylemesini beklemiyorum bende yeri geliyor onların isimlerini tam söyleyemiyordum. Onu takip etmemi belirterek yürümeye başladık bir üst kata çıktığımızda kocaman iki kapılı bir yere soktu beni ," Burası o güzel yemeklerin piştiği mutfak" güzel kelimesini söylerken bilerek bastıra bastıra söylemişti.Sara fırının yanında yemekle uğraşan kadının yanına gelip," Bu Emma. Kendileri bu malikanenin aşçısıdır" deyip bana döndü, " Bu da Azra yeni hizmetçi " dedi pür dikkat bana bakıyordu karşımdaki, ona gülümseyerek," Merhaba" dedim benim gülmemi bekliyormuş gibi anında yüzüne kocaman gülümseme yayıldı. "Merhaba tatlım.Aç mısın?" dedi Emma, aslında çok açtım sabahtan beri bir şey yememiştim ama söylemeye de çekiniyordum. Açlığımı unutmaya çalışarak ,"Hayır " dediğim an karnımın guruldaması bir oldu utançla yüzümü çevirdiğimde Emma'nın gülerek, " Sara ben Azra için bir şeyler hazırlarken sen diğer yerleri göster " deyip bana göz kırptı. Guruldayacak zamanı bulmuştu karnım. Mahcup şekilde gülüp Sara'nın peşine düştüm yine. Sara bana bakıp, " Şu yüzünün haline bak! Bu kadar utanılacak bir şey yok" dedi ufak bir kahkaha atarak. Demesi kolay onun karnı guruldamadı sonuçta. Bahçeyi vs her yeri gösterdikten sonra bana dönüp, " Bay Alex'in çalışma odasını biliyorsun zaten. En üst katta ise Bay Alex'in yatak odası var tek bir oda olduğu için orayı kolaylıkla bulursun bizim oraya çıkmamız kesinlikle yasak sadece sen ve Donato çıkabilir " deyince şaşkınlıkla ona baktım. "Neden?" "Görev dağılımlarımız bu şekilde. Emma yatılı değil zaten her gün yemekleri yapıp evine gidiyor. Burda sadece sen ben ve Donato yatılı olarak kalacağız " "Benden önce peki kim Bay Alex'in odasını topluyordu mutlaka birisi vardı" dedim Sara soruyu sormamla doğrulup etrafına bakındı ve kısık sesle ," Senden önce biri vardı zaten ama kovuldu" dedi devam etmesini beklediğim için doğrudan yüzüne bakıyordum. Bana söyleyip söylememe arasında gelip gidiyordu sonunda derin bir nefes alarak devam etti. "Salak kız Bay Alex' e aşık oldu. " iyice bana yaklaşıp ," Aramızda kalsın ama bir gece Bay Alex'in odasına gidip onunla seks yapmaya çalışmış o gece kıyamet koptu işte. Bay Alex kızı yaka paça üzerinde transparan geceliği ile kapı dışarı attı. Şu an o kızın yerine sen varsın "dedi ağzım açık kalakaldım dedikleri nasıl şeylerdi öyle.Ellerini gözümün önünde şıklatarak, "Azra, kendine gel " deyince toparlandım. "Kıza üzüldüm" dedim "Üzülme sürtüğün tekiydi " diyince tek kaşımı kaldırıp Sara'ya, " Pek sevmiyordun galiba". "Sevilecek biri değildi inan bana." diyip omuz silkti. "Bu arada büyük bir olasılıkla sen şuradaki gizli binada da çalışacaksın. " parmağıyla gösterdiği yere doğru baktığımda bu bina ile bağlantısı olan başka bir yapıyı gösterdi bana. Bina iki katlıydı bir de üstte kapalı terası vardı buranın aksine orda hiç balkon yoktu. Pencerelerin çoğu kapalıydı sadece birkaç tanesi açıktı. Dışarıdan biri baktığında binada kimsenin kalmadığını düşünürdü. Saray'a ," Gizli derken?" dedim korku içinde bu kadar gizli saklı şeylerin olması iyi değildi. "Orda ne olduğunu bilmiyorum oraya gitmemizde yasak. Orda da odan olacak haftanın belli günlerinde orda kalacaksın belli günlerinde burda." sıkıntılı bir nefes aldıktan sonra devam etti.; "Azra kim olursa olsun asla gizli yerler halkında kimseye bir şey söyleme bana ,Emma'ya vs anlayacağın kimseye.Yoksa Bay Alex bunu en ağır şekilde sana ödetir" Bu son cümleyi korku içinde söylemişti. Bu kadar gizli ne olabilirdi ki.Sert bir şekilde yutkunarak kafamı aşağı yukarı salladım. Canıma kastım yoktu kesinlikle kimseye tek bir kelime bile söylemeyecektim. Mutfağa gidip guruldayan karnımın icabına baktıktan sonra Emma'ya teşekkür edip odama döndüm yarın erken kalkacağım için erkenden uyumaya çalıştım.Kim ilk iş gününde geç kalıp azar işitmek isterdi ki? Yarım saat yatakta döndükten sonra göz kapaklarım ağırlaşarak kapandı.. ..... Sabah beşte telefonun alarm sesiyle uyandım. Banyoya gidip hızlı bir şekilde duş aldıktan sonra üstümü giyinmek için odaya gittiğimde yatağımın üstündeki kıyafetleri incelemeye başladım. Dün Sara giymem için hizmetçi üniformalarını getirmişti.Tipik hizmetçi kıyafetleri gibi değildi iki çeşitti. Kıyafetlerden biri siyah renkte bol paça olan rahat bir kumaş pantolon yine rahat düz beyaz ve siyah tişörtten oluşuyordu. Diğer kıyafet ise siyah renk olan dizin bir karış üstünde kalan şort etekti ayakkabı olarakta siyah ve beyaz olmak üzere iki çeşit düz bir spor ayakkabı.Kıyafetleri ilk gördüğümde yüzümdeki şaşkınlığı Sara fark edince gülerek, " Bay Alex çalışırken rahat olmamızı ister.Yani kim etek ile temizlik yapmak ister ki" demişti. Bu konuda gerçekten zorluk çekmeyecektim. Hemen bol paça olan pantolonu siyah tişörtü giyip altına da düz beyaz spor ayakkabılarımı giydim. Saçımı kuruttuktan sonra at kuyruğu yapıp odadan çıktım. Donato'nun dediklerini tek tek yapmaya başladım. Saat altı olduğunda temizlik yapmak için Bay Alex'in odasına girdim. Bu odada diğer odalar gibi devasa boyuttaydı oda içinde birkaç oda daha vardı büyük bir olasılıkla kıyafet odasıydı.Duvar ve mobilyalar koyu kahverengi ve bej rengine sahipti. Çift kişilik yatağının duvar kısmı ahşap koyu tahtalar ile modernize edilmişti. Hemen koltuğun üstündeki kirli kıyafetleri alıp sepete attım. Daha sonra da yatak örtüsünü değiştirdim kirli olanı da hızlıca sepete attıp ortalığı toparladıktan sonra odadan çıktım. Saate baktığımda yediye geldiğini görünce " Tam vaktinde " deyip mutfağa indim.Emma mutfakta Bay Alex'in kahvaltısını hazıyordu. "Günaydın Emma" dedim gülümseyerek bana bakıp aynı şekilde o da gülümsedi. "Günaydın Azra, ilk gecen nasıl geçti?" "Gayet güzeldi" dedim gerçekten de yabancılık çekmemiştim ona yaklaşıp tepsiyi işaret ederek," Bunlar Bay Alex için değil mi?" kafasını evet dercesine sallayıp elime verdi. "Al bakalım " elinden hemen tepsiyi alıp çalışma odasına doğru yürümeye başladım.Bugün ki kahvaltısında filtre kahve ve kruvasan vardı. Bu ikiliyi görünce midem kalktı yine kahvaltı da yenilecek şey mi bunlar?! odasının önüne geldiğimde kapısını tıklatıp bekledim birkaç saniye sonra ," Gel" diyen Bay Alex'in sesi ile kapıyı açıp içeri girdim. "Günaydın Efendim kahvaltınızı getirdim" Hiç yüzüne bakmadan hızlıca tepsiyi masaya bıraktım sonra ona bakıp, " Başka bir isteğiniz var mı Bay Alex?" diye sordum. Bana hiç bakma tenezzülünde bile bulunmadan sertçe, " Hayır gidebilirsin" dedi. Hemen kapıya yönelip odadan çıktım sonra da evin diğer işleri ile ilgilenmek için aşağı indim. Sara ile oturma odasının temizliğini yaparken ," Azra bu bölge bana ait bana yardım etmek zorunda değilsin " dedi. "Sorun değil Sara sana yardım etmek istediğim için yapıyorum " "Sen gerçekten iyi birisin" dedi şaşkınca. Odayı temizlerken Bay Donato içeri girip ," Ne oluyor burda! "diye bağırınca Sara da bende olduğumuz yerde sıçradık. "Azra senin burda ne işin var!" diye sertçe konuştu. "Şey..Sara'ya yardım ediyordum sadece" dedim tedirgince. "Senin işin mi bu?! " "Burda herkesin sorumlu olduğu bir alan var zaten. Daha ilk günden neden yapmaman gereken şeyler yapıyorsun. Sana ben bir şey demeden kafana göre iş yapamazsın" dedi. "Ona kızmayın Bay Donato. Sadece bana yard-..." Sara beni savunmaya çalışırken Donato sertçe elini kaldırıp, " Sen sus Sara! Kuralları biliyorsun" dedi sinirle bana dönüp senin şimdilik işin bitti odana git" arkasını dönüp yürümeye başladığında bir an durup omzunun üstünden," Bu arada kitaplığın odana monte edildi" dedi ve gitti. "Azra çok özür dilerim. Benim yüzümden sana bağırdı " üzgün bir şekilde dedi.Ona umursamazca omuzlarımı silkip, " Senin suçun değil. Boşver " dedim. "Ültimatom yediğime göre dediğini yapıp odama gidiyorum " dedim gülerek ve Sara'yı odada yalnız bırakarak yanından ayrıldım. Kitaplığı görmek için can atıyordum. Odama vardığımda gözlerime inanamadım benim verdiğim ölçülerde yapılmamıştı daha büyük bir kitaplık duruyordu şu an karşımda. İki duvarı boydan boya kaplıyordu.Sevinçten çığlık atmak istiyordum. Ben yerimde mutluluktan duramazken kapım çaldı. Gidip açtığımda Donato'nun geldiğini görünce şaşırdım. "Bir şey mi oldu Bay Donato? " dedim telaşla neden odama kadar geldi ki? "Kitaplığın ile ilgili bir sorun olup olmadığını sormak için geldim." "Hayır efendim çok güzel bir kitaplık yapılmış.Teşekkürler." deyip devam ettim ," Yalnız bu benim verdiğim ölçülerde değil daha büyük " Donato ciddi yüz ifadesi ile " Onca kitabın senin verdiğin ölçülerdeki kitaplığa sığacağını mı sandın hem bunlar var olan kitapların sonradan okuyacağın kitapları nereye koymayı düşünüyorsun? O yüzden ölçüleri biraz değiştirdim " dedi.Ağzım açık ona bakıyordum bu adam iyi mi kötü mü ilk defa anlayamamıştım. Bu şekilde düşünüp müdahale etmesine çok sevinmiştim ilk defa birileri beni düşünerek bir şeyler yapmıştı. Gözlerimin dolduğunu fark edince bakışlarımı yere indirip," Çok teşekkürler efendim" diyebildim zorla o ise umursamaz bir tavırla, " Önemli değil " dedi ve gitti ardından bakakalmıştım...
Free reading for new users
Scan code to download app
Facebookexpand_more
  • author-avatar
    Writer
  • chap_listContents
  • likeADD