Gözlerimi açtığımda, tavandaki gölgelere takıldım ilk. Işık usulca süzülüyordu perdenin arasından. Başımın arkasında hafif bir zonklama vardı. Gözlerim yanıyordu. Yavaşça doğrulmak istedim ama bedenim izin vermedi. Kaslarım yorgun, başım sersem gibiydi. Sonradan fark etmiştim. Burası benim odam değildi. Gözlerimle odayı taradım. Tanıdık ama yabancı bir yerdi. Gri duvarlar, sade bir kitaplık, köşede katlanmış askeri bir ceket, odanın Atahan’a ait olduğunu fısıldıyordu. Gözlerim irkildi. Yataktaydım. Ama… yalnızdım. Yataktan doğrulmak istedim. Ayağa kalkamadım hemen. Birkaç saniye sadece bedenimi dinledim. Sonra içimdeki panik yükselmeye başladı. “Ne oldu?” dedim kendi kendime. “Neden buradayım?” Hatırlamaya çalıştım ama zihnim bulanıktı. Son gördüğüm şey, elinde bir kadehle gülümseyen A

