Korkuyla etrafa bakarak koridor gibi bir yerden, yaralıları tedavi ettiğim yerin aksi yönde, sola doğru hızla ilerlemeye başladım. Gittikçe daha bir mağara havası alıyordu koşmakta olduğum yer. Üstte tahtadan tentelerle toprak kaymasın diye örtülmüş topraktan oluşan karanlık bir ine giriyordum. Sanki git gide bir çukura iniyordum ve tek umudum buranın beni Hol kampının dışına çıkarmasıydı. Burasının fazlasıyla karanlık olsa da oldukça da ıssız ve kimsesiz olduğunu anladığımda, hızla koşmaya başladım. Sandalyeyi elimden fırlatmış ağlayarak ve hıçkırıklarla sarsılarak koşuyordum. Arkamdan dışarıdan olduğu bariz art arda silah sesleri geliyordu. Muhtemelen kaçtığımı anlamışlardı. Bu cehennem çukurunu andıran karanlıkta nefes nefese dakikalarca koştum, koştum. Ayaklarım birbirine dolana do

