Kabustu.
Yaşadığım son birkaç saat sanırım bir kabustu.
Hayatımın geri kalanında onunla bir daha yüz yüze gelemeyeceğimize nerdeyse emindim.
Bu yüzden onunla bir gün,bir yolda karşılaşırsak nasıl davranmam gerektiği üzerine hiç düşünmemiştim.
Ama onu adliyede görünce afallamıştım.
Ne yapacaktım şimdi.
Gelen başsavcı oydu.
Aynı adliyenin içimde yüz yüze gelmememiz nerdeyse imkansızdı.Onu tekrar görmeye dayanabilecek miydim.
Neden gelip yine hayatıma bodoslama dalmıştı.
Benim orada çalıştığımı biliyor muydu yoksa tesadüfen mi görev yapmaya başlamıştı.
Olmazdı.
Onunla aynı yerde duramazdım.
Nasıl olacaktı peki?
Kafamın içinde onlarca soru vardı ve hiçbirine cevap bulamamıştım.
İçinden çıkamadığım bir çaresizlikle,önünde durduğum pencereden yağan karı izliyordum.
Ne yapacaktım
