48. Bölüm Bejna Ve Ertuğrul Gazi Hastanenin girişinde elimdeki simitten küçük parçalar koparıyor, yanımda duran kediye veriyordum. Banu yanımda, Cihan karşımdaydı. Gönlümün en derin köşesinde ise Ertuğrul vardı. Hepimiz, sabırsızlıkla ambulansın gelmesini bekliyorduk. Derken siren sesi duyuldu. Hepimiz birden irkilip doğrulduk. Ambulans kapıya yanaştığında koşar adım yanına gittik. Arkasından zırhlı araçlar da geldi; Umut, Baran, Onur ve diğer askerler… Hepsi, binbaşılarını yalnız bırakmamak için oradaydı. Ambulansın kapısı açıldığında kalbim sıkıştı. Görevliler Ertuğrul’u sedyeyle indirdi. Her yanı yara bere içindeydi; yüzü gözü şişmiş, tanınmaz hâle gelmişti. “Elleri kırılsın, soyları kurusun!” diye haykırdı Banu gözyaşlarını tutamayarak. Cihan yumruklarını sıktı. “Bunu yapanlar ce

